BIST 9.627
DOLAR 35,25
EURO 36,78
ALTIN 2.961,35
HABER /  GÜNCEL

Çevik Bir Paşa'ya ağır ithamlar

Vural Savaş, açtığı davalar, iddianamelerinde kullandığı üslup ve sert çıkışlarıyla dikkat çekmişti. Şimdi ise Çevik Bir hakkında söylediği sözlerle gündeme oturdu.

Abone ol

Yargıtay’dan emekli olduktan sonra Anayasa Mahkemesi eski Başkanı Yekta Güngör Özden’le kısa bir politika deneyimi geçirdi. Umduğunu bulamayınca kendini kitaplara verdi. Şimdilerde fuarlarda okuyucularına imza dağıtan Vural Savaş, 28 Şubat sürecinden Çakıcı-MİT-Yargıtay tartışmasına kadar birçok konuda Zaman’a ilginç açıklamalar yaptı. Eski Başsavcı’nın veryansın ettiği isimlerin başında emekli Orgeneral Çevik Bir geliyor. Savaş, tarihe postmodern darbe olarak geçen 28 Şubat’ın en önemli aktörlerinden Çevik Bir için, “O ne Atatürkçü ne de vatansever.” diyor. Bir’in 28 Şubat’tan sonra ABD yanlısı bir politika izlemesini kıyasıya eleştirirken, sanıldığının aksine o dönemde hiçbir zaman yan yana gelip görüşmediklerini belirtiyor. Dönemin Genelkurmay Başkanı İsmail Hakkı Karadayı’ya ise ‘Saygı duyduğum nadir paşalardan biridir.’ sözleriyle övgü gönderiyor. En son 2001’de Bodrum’da görüşmüşler. Karadayı’nın Atatürkçülüğünden ve samimiyetinden emekli Başsavcı’nın hiç şüphesi yok. Vural Savaş, 28 Şubat sürecinde birlikte hareket ettiği Anayasa Mahkemesi eski Başkanı Yekta Güngör Özden ile artık aynı safta durmadığının altını çizerken, “Merhabamız var; ama onunla aynı platformda hareket etmem.” diyor. Alınan kararların hayata geçirilmesi bakımından ‘postmodern darbe’nin son derece başarısız olduğunu düşünen eski Başsavcı, söz konusu kararları askerlerin almadığı görüşünde de ısrarlı. 28 Şubat’tan sonra DYP, ANAP, DSP gibi partilerin erimesini ise ‘IMF’ye teslim olmalarına’ bağlıyor. Yargıtay eski Başsavcısı Vural Savaş’ın akıllarda kalan en önemli davalarından birisini Refah Partisi’nin kapatılması oluşturuyor. Hazırladığı iddianamede partinin lideri Necmettin Erbakan için yaptığı ‘vampir, habis ur’ gibi benzetmeler hukuk çevrelerinden bile tepki görmüştü. Şimdilerde ‘Başbakan, Tayyip Erdoğan değil de keşke Erbakan olsaydı.’ diyecek kadar hocaya olumlu bakıyor. Vural Savaş’ın bu sözlerinin altında yatan ise ‘ulusalcılık’. Erbakan’ın ‘hem ulusalcı hem de antiemperyalist’ olduğunu düşünüyor. RP’yi kapattığı için pişmanlık duymadığını vurgularken konuyu HADEP’in kapatılması davasına getiriyor: “RP ile ilgili davayı açtığım gün bunu Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi onaylar dedim. Ama HADEP’i onaylamaz. Çünkü Türkiye’yi bölmek Avrupa siyasetidir.” Solcuların birleşmesini istemiyorum Vural Savaş, siyasi, sosyal ve ekonomik tüm olaylara ‘ulusalcılık’ çerçevesinden bakıyor. Hatta solcuların birleşmesine bile bu yüzden karşı çıkıyor: “Solcuların hepsi emperyalizm ve AB ayaklarına çok takılmış kişiler. Mühim olan Atatürkçülerin birleşmesidir.” diyen emekli Başsavcı, Türkiye’deki bütün sağcı, solcu, ülkücü ve liberal insanların milli konularda aynı platformda bulunması gerektiğini savunuyor: “Ulusalcılar seçimlerde ittifak etsin. Mümkün olduğu kadar geniş cephe oluştursunlar. Başka türlü emperyalizmle mücadele başarıya ulaşmaz.” Leyna Zana ve arkadaşlarının kuracağı partiyi ‘dış güçlerin bir planı’ olarak gören Vural Savaş, bu tezini, “Başbakanlık İnsan Hakları Danışma Kurulu’nun raporu ile Zana’nın parti kurmasının aynı günlere denk gelmesi tesadüf değil.” sözleriyle ispatlıyor. ‘Çakıcı isteseydi görüşürdüm’ TÜYAP fuarında kitaplarını imzalayan Vural Savaş, Yargıtay Başkanı Eraslan Özkaya’ya da sahip çıktı. Yargıtay’ın ‘mafya ve MİT’le birlikte üçlü bir sacayağı oluşturduğu’ iddialarını değerlendiren Savaş, “Eraslan Özkaya ve yargı, Çakıcı olayında sınavdan geçmiştir.” dedi. Kendisinin de başsavcı iken davalarla ilgili görüşmeler yaptığını hatırlatarak ekledi: “Çakıcı benimle görüşmek isteseydi ve vaktim müsait olsaydı onunla görüşürdüm. Ne olacak efendim. Belki bir bilgi verecek, kimseye anlatmadığı bir şeyi anlatacak. Dedikodulardan ve birilerine merhaba demekten korkan insanlar cesur kararlar veremez.” Dünyanın her tarafında yargı mensuplarını etkilemeye çalışan insanların olduğunu ifade eden eski Başsavcı, Yargıtay Büyük Genel Kurulu’nun Özkaya hakkında ceza ve disiplin soruşturması açmamasını doğru buldu. Vural Savaş, çıkan sonucu, “Bu durum yargının ne kadar sağlam çalıştığının delilidir.” sözleriyle yorumladı. Kaynak: Zaman Gazetesi