BIST 9.916
DOLAR 35,05
EURO 36,44
ALTIN 2.942,04
HABER /  GÜNCEL

Çetenin aracısı Danıştay başkanıyla

Son yılların en büyük hayali ihracat soruşturması olarak nitelenen soruşturmaya Danıştay Başkanı Karakullukçu'nun adı karıştı.

Abone ol

Savcılık soruşturmasında hayali ihracat tutuklusunun daha önce çeşitli firmalara verilen cezalarla ilgili olarak Danıştay Başkanı Karakullukçu ile görüştüğü saptandı

İstanbul Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı’nca yürütülün hayali ihracat soruşturmasında, suç örgütü üyesi olarak dosyada yeralan Yalçın Bayrak’ın, örgütün lideri olarak tutuklanan Barbaros Hayrettin Aksoy’un çeşitli firmalarının cezaları ile ilgili olarak Danıştay’da temaslarda bulunduğu iddiasına ilişkin yapılan araştırmada, Bayrak’ın Danıştay Başkanı Hüseyin Karakullukçu’yla görüştüğü saptandı.

Milliyet'ten Tolga Şardan imzalı habere göre Bayrak’ın değişik tarihlerde Karakullukçu ile görüşmeler yapmak üzere sekreterinden randevu aldığı ve bu randevuların bir bölümünde görüşmelerin gerçekleştiği saptandı. Bu saptamalar, soruşturma dosyasında yer aldı.

İstanbul Emniyeti Mali Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü’ne 16 Haziran 2011 günü gelen bir telefon ihbarı sonrasında başlatılan ve yaklaşık 100 milyon liralık usulsüzlük gerçekleştirildiği iddiasıyla düğmeye basılan soruşturma çerçevesinde hayali ihracat gerçekleştirmek amacıyla kurulan organize suç örgütünün tüm faaliyetleri, yaklaşık bir yıl boyunca adım adım izlendi.

KONTAK NOKTASI YALÇIN BAYRAK

Polisin, iki ayrı lideri olduğu belirlediği suç örgütünün yöneticilerinden olan ve halen soruşturma çerçevesinde tutuklu bulunan Barbaros Hayrettin Aksoy adlı işadamının faaliyetlerinin izlenmesi sırasında, Aksoy’un, yine suç örgütünün üyesi olarak dosyada adı bulunan Yalçın Bayrak aracılığıyla Danıştay Başkanı Hüseyin Karakullukçu’dan destek istediği iddasını araştırdığı anlaşıldı.
Dahilde işleme rejimi uygulaması çerçevesinde Çin’den ithal edilen kumaşların Almanya üzerinden Türkiye’ye getirilerek ticari mala dönüştürülerek ihraç edilmesi gerekirken, bunun yerine iç piyasaya sunulması, buna karşın ticari malların ihraç edilmiş gibi gösterilerek KDV iadesi alınması yoluyla gerçekleştirilen hayali ihracata ilişkin  soruşturmada adı yeralan Yalçın Bayrak’ın önemli çalışmaları saptandı.

POLİS BAYRAK'I ADIM ADIM İZLEDİ

Resmi yazışmayla yapılan bu talep doğrultusunda Ankara polisi, Bayrak’ı adım adım izledi. 15 Şubat günü Ankara’ya gelen Bayrak, Çankaya’da bir otelde buluştuğu bir kişiyle birlikte aynı gün saat 16.30’da Danıştay’ın Sıhhıye’deki eski binasına geldi. Ellerinde dosya olduğu anlaşılan evraklarla birlikte binaya giren Bayrak ve yanındaki kişinin saat 17.40’ta Danıştay’dan çıkarak bina önünde park halinde bekleyen 20 H 5948 plakalı aracın önüne telefon görüşmesi yaptığı belirlendi. Bayrak, beraberindeki kişinin aracına binerek ayrıldı. Bayrak’ın 15 Şubat’ta yaptığı bu ziyaretle ilgili Aksoy’u arayıp, görüşmeyle ilgili bilgi verdiği de saptandı. Bayrak’ı izleyemeye devam eden polis, iş takipçiliği yapan şüphelinin 26 Şubat’ta yeniden Ankara’ya gittiğini ve Danıştay Başkanı Karakullukçu ile görüşme yaptığını ve buluşma istediğinde bulunduğunu belirledi. Takibe devam eden polis, Bayrak ile Karakullukçu’nun 12 Mart 2012 günü “bir araçta görüştüklerini” saptadı.

Kamuoyuna Milliyet’in duyurduğu, son yılların en ilginç hayali ithalat olayı, Halkalı Gümrüğü’nde iş takibi yapan bir gümrük müşavirinin ihbarı ile ortaya çıkarıldı. Adı gizli tutulan müşavir, takip ettiği bazı ithalat ve ihracat işlemlerinde usulsüzlük yapıldığı gerekçesiyle, üç firmayla ilgili olarak Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı’na dilekçeyle şikayette bulundu. Bunun üzerine devreye giren Halkalı Gümrük Müdürlüğü, iddialarla ilgili olarak ithalat ve ihracat işlemlerinde işadamlarına yardımcı olan bir bankayla yazışma yaptı.

HAYALİ BANKA GENEL MERKEZİ

Söz konusu banka, işlemlerden birinin kendilerince yapıldığını, üçünün ise kendilerine ait olmadığını bildirdi. Bu gelişme üzerine Halkalı Gümrük Müdürlüğü kayıtlarında geriye doğru yapılan incelemede, yine işadamlarına geniş olanaklarla finans sağlayan başka bir bankanın adı kullanılarak sahte adreslerde faaliyette bulunulduğu saptandı. Yapılan incelemede, İzmir’de ticari faaliyetler yürüten C.D. adlı işadamının organizasyonunda, söz konusu bankanın merkezi ve şubesi gibi gösterilerek İstanbul Ataşehir’de iki daire tutulduğu saptandı. Dairelerden birinin söz konusu bankanın hayali genel merkezi, diğerinin de hayali şubesi yapıldığı belirlendi.
Soruşturmanın ilerleyen aşamalarında, zanlıların Ekonomi Bakanlığı ile Gümrük ve Ticaret Bakanlığı’nda görevli bazı üst düzey görevlileri devreye soktuğu belirlendi. Bu tespitler üzerine savcılık, aralarında müsteşar ve müsteşar yardımcısı düzeyindeki bürokratların da yeraldığı bakanlık görevlilerinin ifadelerini aldı.