Ankara'da 4 yıldır kayıp olan emekli otobüs şoförünün cesedi bir ağacın üzerinde bulundu.
Abone olAnkara'da inanılmaz bir olay ortaya çıktı. 4 yıldır kayıp olan emekli şoförün cesedi ağaç üzerinde bulundu. Ormanda yürüyüş yapanların bulduğu cesetin ardından güvnelik görevlilerinin yaptığı incelemede şoförün kendini astığı, bedeni çürüdükten sonra başının koptuğu belirlendi.
Ailesi tarafından 4 yıl önce polise kayıp ihbarı yapılan emekli Ankara Büyükşehir Belediyesi otobüs şoförünün cesedi, ODTÜ ormanının içlerindeki bir çam ağacının üzerinde, çürümüş halde bulundu.
Ankara Konya Yolu üzerindeki ODTÜ ormanlarında spor yapan ikisi kadın 3 kişi, iç taraflarda yürüyüş yaparken bir çam ağacının üzerinde ceset gördü. Şahısların polise haber vermesiyle olay yerine çok sayıda polis ekibi gönderildi.
Mevlana Bulvarı üzerindeki Çeşme durağına gelen polis ekipleri, buradaki reklam panolarının arkasından ormana girdi. Yaklaşık 15 polis, görgü şahitlerinin tarifi üzerine, olay yerini aramaya başladı. Ormanın içlerine kadar giren sivil ve resmi polisler, yaklaşık 45 dakikalık aramanın ardından, üzerinde ceset bulunan çam ağacına ulaştı.
Bir çam ağacının üzerinde yerden yaklaşık 7-8 metre yüksekte dalların üzerinde asılı halde duran başsız cesedi gören Olay Yeri İnceleme ekipleri cesedi yere indirdi.
Cesedin üzerinde yapılan aramada, İbrahim Kandemir adına bir nüfus cüzdanı ve EGO emekli kartı çıktı. Polisler yaptıkları araştırmada, 2006 yılında İbrahim Kandemir'in eşinin kayıp başvurusu yaptığı belirlendi. Aynı zamanda, İbrahim Kandemir'in 2004 yılında silahla adam yaralama suçundan kaydının bulunduğu tespit edildi.
İlk yapılan incelemede, İbrahim Kandemir'in ağacın dallarına bağlı olan iplere kendini astığı, belli bir süre sonra çürümeye başladığı için kafasının kopup düştüğü, iplerden kurtulduğu içinde alt dallara takılıp asılı kaldığı tespit edildi.
Polisin çalışmasını tamamlamasından sonra, nöbetçi cumhuriyet savcısı olay yerine geldi. Savcının incelemesini tamamlamasından sonra, İbrahim Kandemir'in cesedi Adli Tıp Kurumu'na gönderildi. Olayla ilgili soruşturma başlatıldı.
ŞOK OLAY! 15 YAŞINDA ANNE OLDU...
Diğer sayfada...
15 YAŞINDA ANNE OLDU
Şanlıurfa'nın Viranşehir ilçesinde, 15 yaşındaki kız çocuğu anne oldu.
Alınan bilgiye göre, Viranşehir Devlet Hastanesine getirilen N.D. (15) doğum yaptı.
N.D'nin yaşının küçük olması nedeniyle durum, hastane yetkilileri tarafından güvenlik güçlerine bildirildi.
Olayla ilgili başlatılan soruşturmada, doğum yapan N.D'nin M.Ş. ile ''kendi rızası ve imam nikahı''yla birlikte yaşadığını ifade ettiği belirtildi.
İfadeleri alınan N.D'nin anne ve babasının da kızlarının yaşının gerçekte büyük olduğunu ancak nüfusa geç kaydedildiğini söyledikleri öğrenildi.
KİMLİĞİNİ KAYBETTİ BAŞINA GELMEYEN KALMADI
Bir diğer sayfada
KİMLİĞİNİ KAYBETTİ
BAŞINA GELMEYEN KALMADI
Hatay'ın Samandağ ilçesinde yaklaşık 5 yıl önce kimliğini kaybeden inşaat işcisi Mehmet Kurkmaz'ın (36), başına gelmeyen kalmadı.
Bu süre içerisinde adına hayali tekstil şirketi kurulan ve dört gün cezaevinde yatan Kurkmaz, hakkında 250 bin lira tutarında karşılık çek vermekten 4 ayrı kentte dava açıldı.
Kurkmaz, AA muhabirine yaptığı açıklamada, evli ve 4 çocuk babası olduğunu, ailesinin geçimini inşaatlarda çalışarak sağlamaya çalıştığını söyledi.
5 yıl önce Samandağ'dan Antakya'ya gelirken dolmuşta cüzdanını çaldırdığını belirten Kurkmaz, hemen gazeteye zayi ilanı verip, İlçe Jandarma Komutanlığı'ndan aldığı belge ile yeni kimlik çıkarttığını söyledi.
Yeni kimlik çıkartmasına karşın geçen 5 yıllık süreçte başına gelmeyenin kalmadığını belirten Kurkmaz, şöyle konuştu:
''Kimliğimi alan kişi, benim adıma İstanbul Bakırköy'de hayali bir tekstil şirketi kurmuş. Ayrıca, bankadan aldığı çeklerle başta İstanbul olmak üzere, Gaziantep, Kayseri ve Bursa'dan büyük kuruluşlardan 250 bin lira tutarında alışveriş yapmış. Oysaki ben bugüne kadar hiç Hatay dışına çıkmadım. İlk haciz geldiğinde ailece şok olduk. Komşulara durumu izah etmekte zorlandık. Ben inşaatlarda gündelik yevmiye ile çalışan biriyim. Nasıl tekstil şirketim olur? Derdimi bir türlü anlatamadım. Uykularım kaçtı, ailece perişan olduk. Hayatımda karakol, adliye binasına gitmemiştim. Bu olaydan tamamen temizlenmeden bana rahatlık yok.''
''GÖREVLİLER BİLE BANA ACIDI''
İlk haciz geldiğinde durumu görevlilere anlattığını, onların bile kendisine acıyarak geri döndüklerini belirten Kurkmaz, şunları kaydetti:
''İlk olarak gelen 9 bin 500 lira tutarındaki borç için 94 gün hapis cezam onaylandı. 4 gün cezaevinde yattım. Bana orada bir mahkum akıl verdi. 'Borcunu ödeyeceğini taahhüt et, cezaevinden çıkınca da çek karnesi veren bankaya ve karşı tarafa dava aç' dedi. İmza örneğinin bana ait olmadığı belirlendi. Kimlik bilgileri bana ait ama fotoğraf değiştirilmiş. Savcılığa suç duyurusunda bulundum. Ama yine de bu işten kurtulamadım.''
Çocuklarını okula göndermek için kaymakamlıktan ''Çocuk ve Kömür Yardımı'' aldığını belirten Kurkmaz, ''Kimliğimi kaybettiğimden bu yana sağlımdan oldum, her an evime haciz memurları geleceği endişesiyle uyuyamıyorum'' dedi.
Yaşadığı kötü günleri unutamadığını ifade eden Kurkmaz, herkesin suçsuz olduğuna inandığını ancak, köklü çözüm bulunamadığını, son duruşmasının 29 Ekim 2010 tarihinde yapılacağını, ücretsiz avukat için baroya başvuracağını vurguladı.
Kurkmaz, kendisinin yaşadığı bu olaydan herkesin ders çıkarmasını isteyerek, vatandaşlara ''kimliklerinize sahip çıkın'' çağrısında bulundu.