BIST 9.725
DOLAR 35,20
EURO 36,75
ALTIN 2.968,40
HABER /  SPOR

Cenk Tosun'dan Quaresma ve Caner itirafı!

İngiltere Premier Lig takımlarından Everton'a rekor bir ücretle transfer olan Cenk Tosun, Beşiktaş'ta oynarken Ricardo Quaresma'ya top geldiğinde hemen ceza sahasına koştuğunu; bugüne kadar kendisine en iyi pasları da Portekizli yıldızın ve Caner Erkin'in attığını söyledi.

Abone ol

Siyamend Kaçmaz'ın sunduğu ve yurt dışında spor hayatlarını sürdüren; Türkiye'yi temsil eden futbolcular ve teknik adamların oradaki yaşamlarını konu alan ve sıra dışı görüntülerle anlatan TRT Spor'da yayın hayatına yeni başlayan spor-aktüel programı "Sporcu Vizesi"ne konuk olan milli futbolcu Cenk Tosun samimi itiraflarda bulundu.

Hayatında iki "Şenol" olduğunu söyleyen Cenk Tosun, "Şenol Güneş ve Şenol Tosun. İkisinin de İngiltere'ye gelmemde çok büyük payı var. Cenk Tosun olmamda babamın çok büyük bir payı bulunuyor" dedi.

"Bildiğin dört mevsimi o maçta yaşadım"
İngiltere'de yaşadığı şehir olan Liverpool'da hava değişikliğinin çok ani gerçekleştiğini de belirten Cenk Tosun, yaşadığı bir anıyı da şöyle paylaştı:

"Geçen sene bir Stoke City maçımız vardı 2 gol atmıştım. Orada ben dört mevsimi yaşadım. Hava önce güneşliydi, sonra bir rüzgar çıktı ve kar yağmaya başladı. Daha sonra ise kar durdu ve güneş açtı. Güneşten sonra da yağmur yağdı. Bildiğin dört mevsimi o maçta yaşadım. O maçı da 2-1 kazanmıştık ve 2 gol atmıştım. Benim için güzel bir maçtı. Buranın (hava durumunda) sağı solu hiç belli olmuyor."

Quaresma ve Caner itirafı
Siyamend Kaçmaz'ın, "Sana en iyi orta yapan kim, özlüyor musun onu?" sorusuna ise samimi itirafta bulunarak cevap veren Cenk Tosun, "Quaresma'yı söyleyebilirim. O'nun sayesinde çok gol attım. Yani top ona geldiğinde ben hemen direkt ceza sahası içerisine koşuyordum. Çok bir şey yapmana gerek yoktu, kafana kesiyordu. Onun haricinde Caner Erkin'i söyleyebilirim. Gerçekten sol ayağı inanılmaz yetenekli biri. Riskli oynar, 3 tane pas atar, 2 tanesi rakibe gider ama bir tanesi kesin kaleci ile karşı karşıya bırakır seni" dedi.

En beğendiği taraftarla ilgili yöneltilen soruya da, "Beşiktaş ağabey, hiç düşünmeden. Çarşı, Beşiktaş..." yanıtını veren milli oyuncu, kendisine İngiltere'de de "Tosun Paşa" denmeye başlanmasının hikayesini şöyle anlattı:

"Tosun Paşa'yı biliyorlar. Bizim Türkler sosyal medyadan yaza yaza onu görmüşler. "Tosun Paşa ne?" diye sordular bana, ben de "Osmanlı dönemine ait bir hitap" dedim. Onlar da bana Tosun Paşa demeye başladı. Biliyorlar yani..."

İlk defa bir futbolcunun milli takıma çağrılmasından itibaren tüm yolculuğunu da ekrana yansıtan "Sporcu Vizesi"nin sunucusu Siyamend Kaçmaz, milli futbolcu Cenk Tosun ile Liverpool'dan Londra'ya önce hızlı tren ile ardından da İstanbul'a uçak yolculuğu yaptı. Program içinde Cenk Tosun araç kullanırken yaptığı sohbet ve şehirden görüntüler beğeni topladı.

Milli takıma giderken çok sevinçli ve gururlu olduğunu da anlatan Cenk Tosun, Şenol Güneş ile yine birlikte çalışacağı için mutlu olduğunu söyledi. Cenk Tosun, milli takıma gidişinde yaşadığı duyguları ise şöyle anlattı: 

"Milli takımda heyecan her zaman var. Çünkü severek gidiyorsun, ülkeni temsil ediyorsun orada. Hem milli takımdaki arkadaşlarını, hem de ülkeni özlemiş oluyorsun. Dediğim gibi oraya sevinerek ve severek gidiyoruz.

Beşiktaş'tan arkadaşlarım olsun, milli takımdan arkadaşlarım olsun, hepsini özlüyorum. Onları orada göreceğim için çok seviniyorum. Tabii Şenol Hoca ile yine birlikte çalışacağım için de çok sevinçliyim."

Babasının geldiği noktada çok büyük bir emeği olduğunu da vurgulayan milli futbolcu şunları söyledi:

"Tabii buraya gelmemde babamın çok büyük bir payı var. Bana çok şey öğreti, her zaman yanımda oldu. Destek oldu, arkamda durdu. Mesela biz 40 km uzakta kalıyorduk ve ben Frankfurt'un altyapısında oynarken, hep o getirir götürürdü beni. Oruçlu olduğu zamanlar vardı, işten gelip yorgun olduğu zamanlar... Sağ olsun her zaman babam beni taşımıştır. Bu yüzden O'na ne kadar teşekkür etsem azdır yani..."

"Benim oğlum Paşa bile şimdi 5 aylık, ona bile top almış"
Babam zaten futbol hastası. Her deplasman ve evdeki maçıma gelir. Yani oğlu için hiç fark etmiyor ne kadar uzak olduğu. Benim oğlum Paşa bile şimdi 5 aylık, ona bile top almış. Tutuyor kollarından, "Vur oğlum, vur oğlum" diyor. Şimdiden idmanlara başladı düşün. 'Yaz gelsin sana krampon alacağım' diyor. Daha 5 aylık çocuk. Benimle futbol bittikten sonra boşluğa düşmesin diye şimdiden Paşa'yı yetiştiriyor herhalde."