Cenazeye katılanlara ağır eleştiri

Yılmaz Özdil, Necmettin Erbakan'ın cenazesinde Türk bayrağının olmamasını eleştirdi.

Necmettin Erbakan'ın cenaze töreninin yankıları sürüyor. Basında genelde övgü dolu sözler yer alırken Hürriyet yazarı Yılmaz Özdil, madalyonun öteki yüzüne baktı. Sert ve bir o kadar tepki alacak yazısında, cenazede saf tutan siyasetçileri, askerleri, gazetecileri iki yüzlü, dolandırıcı, yalaka ve cahillikle suçladı.

Cenazede bir tane bile Türk bayrağının olmamasını gündeme getirdiği yazısı polemik konusu olacak. Özdil, Fatih Camii avlusunun hemen yanında yatan Osmanlı Padişahı Fatih Sultan Mehmet'in hayatından kesitler sundu.

FATİH SULTAN MEHMET'E ÖVGÜ

Padişahın entelektüel yönüne dikkat çektiği köşesinde Özdil, sultan için "Balıkçılık üzerine yazılmış belki de en eski kitap, Halieutika'yı okurdu. Hipokrat'ı, lir sanatını, hayvanların özelliklerini, değerli taşlar üzerine derlemeleri elinden düşünmezdi. Kültür adamıydı. Sanatçı hamişiydi. Edebiyatçılara kol kanat gererdi, ödüllendirirdi. Şairdi. Takma isimle şiirler yazardı. Mimariyi önemserdi. Evlerini Alla Turchesca, İran, Karaman, Alla Greca tarzında inşa ettirmişti. Din, millet ayırmazdı. Galata'daki San Pietro kilisesine gidip, ayin bile izlerdi. Yahudi, Rum fark etmez, ustalıklarıyla dostluk kurardı. İtalyan ekolünü beğenirdi. Portresini de İtalyan ressama yaptırdı zaten... " ifadelerini kullandı.

CUKKACILAR, PEŞKEŞCİLER

Sözü daha sonra cenazeye katılanlara getirdi ve demediğini bırakmadı. Özdil, Fatih Sultan'ın onlar hakkında ne düşündüğünü sorarak yazısını noktalıyor:

"Binbir dolap çeviren, insanlan senden-benden diye ayıran politikacıları, tarih kültür cahillerini, bilim-sanat düşmanlarını, cukkacıları, peşkeşçileri, bi yandan höt-zöt yapıp, beri, yandan saf tutan askerleri, toplumunu din-iman'la dolandıran bezirğanları, yüz kere ders almayıp bezirganlara kananları, ikiyüzlülüğü, yalaka gazetecileri görünce... Devlet denilen kavram en üst düzeyde oradayken, bi tane bile Türk bayrağı görmeyince, ne düşünmüştür acaba? "