Çiçek'in "Asgari ücret 226 milyon lira, ama 348 bin kamu işçisi 1,5 milyar alıyor" açıklaması tartışma başlattı.
Abone olHükümet, IMF'nin dayatmaları sonrası işçi ücretlerini önceki gün Bakanlar Kurulu?nda masaya yatırdı. Toplu iş sözleşmeleri arifesinde iktidarın niyetini ise Hükümet Sözcüsü Adalet Bakanı Cemil Çiçek açıkladı: "Bu yıl içerisinde 147 toplu sözleşme yapılacak. Bu kapsam içerisine 394 bin 316 işçi giriyor. 348 bin işçi daimi, 46 bin işçinin ise geçici. İkramiye ve sosyal yardımlar hariç 348 bin işçinin aldığı ücretin ortalaması 990 milyon lira. Giydirilmiş şekliyle ise bu rakam 1 milyar 648 milyon lira." Bu rakamları verdikten sonra toplu sözleşme yapılırken kamuoyunun bu işçilerin ne kadar ücret aldığını açıklayacaklarını söyleyen Çiçek, bu yılın kamu kesimi toplu sözleşmelerinin biteceği yıl olduğunu söyledi. Bin 400 asgari ücret IMF'ye verilen Niyet Mektubu?nda işçiye sıfıra yakın oranda zam yapmayı planlayan hükümet, Bakanlar Kurulu toplantısında ücret adaletsizliğine yoğunlaştı. Çiçek, 394 bin işçiden sadece bin 400'ünün asgari ücretle çalıştığını kaydetti. Çiçek, "Tabiatıyla hükümetimiz yeni toplu sözleşme döneminde, yeni ücret artışlarının bütçeye getirebileceği ek yük üzerinde bir değerlendirme yapmıştır" dedi. Çiçek, 2002 yılından kalan yaklaşık 400 trilyon liralık işçi alacaklarının da Temmuz ayı içerisinde ödeneceğini ifade etti. Toplu iş sözleşmelerinin bütçeye ne kadar yük getireceğine ilişkin bir soruya Çiçek, konu üzerinde genel bir değerlendirme yaptıklarını ve bundan sonra toplu iş sözleşmesinde tarafların oturup anlaşmaya çalışacaklarını söyledi. IMF hükümeti Çiçek'in açıklamalarını sert bir şekilde eleştiren Hak-İş Genel Başkanı Salim Uslu, "Hükümetin amacı IMF'nin öngörülerini dile getirmek değildir. Toplumun ihtiyaç ve beklentileri de bilinmeli" dedi. Ücretlerin toplam üretim ve gelir payı içindeki payına bakılması gerektiğini söyleyen Uslu, "Geçim standartlarını dikkate alırsanız, o zaman ücretlerin yüksek olmadığını görürsünüz. Asgari ücret alan ya da düşük maaş alan birisiyle yüksek ücret alan birisini kıyaslamak hatalı. 450-500 milyon kamu işçileri de var. Bir kısım sosyal ödemeleri katarsanız o zaman ortaya çıkan rakamı savunmak ya da eleştirmek zorlaşır" diye konuştu. Toplu sözleşme olmazsa gelir adaletsizliğinin artacağını altını çizen Salim Uslu açıklamalarına şöyle devam etti: "Ekonomik amaçlar sosyal amaçla örtüşmeli. Asgari ücreti düşük tutarsanız. Kayıt dışını kayıt altına almazsanız. Ücretlerde uçurum ortaya çıkar. Hükümetin amacı bu çarpıklığı gidermektir. Bunun da yolu yüksük ücret alanlara zam yapmamak değil. Düşük ücret alanların maaşlarını artırmaktır. Eşit işe eşit ücret politikası benimsenmeli." AB'ye böyle girilmez AB'ye girmek için çabalayan hükümetin işçilerin haklarının elinden almak istemisini hatalı bir uygulama olarak değerlendiren Uslu sert eleştirilerini şöyle sürdürdü: "Hükümetin bu kararı genel grevlere neden olur. Hükümet gerçekten ekonomik sorunları aşmak istiyorsa faiz gelirlerine vergi koysun. Dünyada servet vergisi diye bir sistem var. Bir defaya mahsus bunu uygulasın. Belli bir sınıfın nemalandığı Hazine borçların yeniden yapılandırılmayı ağzına bile almayın hükümet, işçinin gözünü işçinin maaşına dikti." Sıfır zam Gelişmeleri endişeyle izlediklerini söyleyen Disk Genel Sekreteri Musa Çam ise IMF ile yapılan stand-by kapsamında atılan imzalarda işçiye sıfır zammın yıllar önce öngörüldüğünü söyledi. Hükümet bu taahhütlerini yerine getirmek için çabaladığın ifade eden Çam, "O zaman temel ihtiyaçlarımızdaki fiyat artışları da dondurulsun. Hayat pahalılığı da artmasın" dedi. "Kamu çalışanları ile asgari ücretli işçiler arasında bir uçurum olduğu doğrudur, ancak bunun çözümü yüksek ücret alanların maaşlarını dondurmak değildir" diye konuşan Çam konuşmasına şöyle devam etti: "Hükümet tasarruflarını çalışanların ücretlerinden değil. Adaletli bir şekilde vergi vermeyen ve devletten para kaçıranlar üzerinde yapsın. Diğer sendikaların grev kararını destekliyoruz." Çiçek neden değişti? Toplu sözleşmeler öncesi hükümet cephesinden gelen açıklamalardan çok Bakan Cemil Çiçek'in tutumunu eleştiren Hak İş Genel Başkanı Salim Uslu, "Cemil Çiçek ne çabuk değişti. Birkaç gün öncesine kadar sürekli IMF ve uyguladığı politikaları eleştiriyordu. Şimdi IMF'nin sözcüsü mü oldu" diye sordu. IMF ile yaptığı görüşmeleri kamuoyuna aktarmaktansa ülke gerçeklerine bakılması gerektiğinin vurgulayan Uslu, "AB'ye girmek istiyorlarsa toplu sözleşme hakkımız elimizden alınmasın. Çünkü bu AB'de işçi haklarını oldukça fazla öne veriliyor" dedi. Kaynak: Halka ve Olaylar Tercüman