Adalet Bakanı Cemil Çiçek, Meclis'teki Atatürk resimleriyle başlayan tartışmalara verdiği ilginç beyenatla katılırken vekillerle birlikte laf ebelerine de dokundurdu.
Abone olAdalet Bakanı Cemil Çiçek, ``Meclis`teki mareşal üniformalı Atatürk fotoğrafları kaldırılsın`` diyen AK Parti Adıyaman Milletvekili Fehmi Hüsrev Kutlu`yu eleştirdi. Adalet Bakanı Cemil Çiçek, ``Meclis`teki mareşal üniformalı Atatürk fotoğrafları kaldırılsın`` diyen AK Parti Adıyaman Milletvekili Fehmi Hüsrev Kutlu`yu eleştirirken, ``Bu memlekette ağzı olan yerli, yersiz, sorumlu, sorumsuz şekilde konuşuyor. Ancak, siyaset bu kadar gevezeliği kabul etmiyor`` dedi. Bilecik`in Bozüyük İlçesi`ndeki Adalet Sarayı, Adalet Bakanı Çiçek tarafından açıldı. Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu Başkanvekili Fehmi Ulusoy, törende yaptığı konuşmada, yargıya güvensizlik ifadelerini talihsizlik olarak nitelendirerek, ``Yargı haksızlığın önlenmesinde son kapıdır. O kapı o kadar sağlam olmalı ki, içeriye en ufak haksızlık değil şüphe girememeli. Bu yargının tüm ihtiyaçları günün şartlarına, muasır medeniyetlerin ulaştığı seviyeye getirilmek koşuluyla yerine getirilebilir. Bugün 961 adliye binasında yargı hizmeti yürütülmektedir. Bunun 125`i bakanlığa ait binalarda, diğerleri hükümet konakları, belediyeler ve diğer kurumlardan kiralanan yargının onuruna yakışmayan, adalet hizmetinin yürütülmesine elverişli olmayan koşullardadır. Bunun yanında personel sıkıntısı hat safhada, özlük hakları gündeme getirilmedi, ekonomik koşulların sonucu olarak her sene katlanarak artan davaların altında yargı ezilmedi. Bu, hakim ve savcıların mesai mefhumu tanımadan gece, gündüz, hafta sonu demeden sağlıklarından fedakarlık yaparak çalışmaları sayesindedir`` diye konuştu. Daha sonra konuşan Adalet Bakanı Çiçek ise, karamsarlık, kötümserlik, krizlerin geride kaldığını, ülkenin `hasta adam` görüntüsünden kurtulduğunu ifade etti. 2004 yılının 2003`ten daha iyi olacağının altını çizen Bakan Çiçek, şunları söyledi: ``Geleceğe güvenle bakmak lazım. `Gelecek kötü, battık, bittik` tarzındaki karamsar havanın bu ülkeye faydası olmaz. 2004 yılında her alanda yeni bir hamle başlıyor. Yargı alanında da bu hamle sürdürülecektir. Hukuku temsil eden insanların kahveden bozma yerlerde adalet dağıtır hale getirirseniz, bu hukuk devletinin kimseye faydası olmaz. Kahveden bozma yerlerde ya da hükümet konaklarının köhne köşesinde adalet dağıtmak kolay değil. Ama önüne gelen herşeyi yargıdan bekliyor. Yerli, yersiz, sorumlu, sorumsuz konuşanlar var. Yani bu memlekette ağzı olan konuşuyor. Konuşmasının bir mahsuru yok da, siyaset bu kadar gevezeliği kabul etmiyor. Herkes konuşacak, ancak doğru, ülkenin yararına olan şeyleri konuşmalı. Ülkenin bugünkü gündemi, görüntüleri de ülkenin hayrına değildir.`` ``YARGI AYRI BİR GÜÇTÜR`` Bakan Çiçek, yargının öneminin iyi kavranmadığını savunarak, şöyle konuştu: ``Yargı ayrı bir güçtür. Yargının hükümet konaklarının içinde hizmet ifa eder durumda olması, yargının bağımsızlık kavramına da gölge düşürüyor. Adaletin önemini yeterince kavramadık. Adalet mülkün temelidir sözünü sadece duvarlara asmak için bir süs olarak kullandık. Hiç kimse kendini yargı hizmetiyle mukayese etmesin. Yargı yüce bir kavram. Bir toplumda adalet olmazsa o toplumda hiç bir şey olmaz. Onun için özlük hakları itibariyle yargı mensuplarının en üst düzeyde maaş alması gerekmektedir. 500-600 milyona bu ülkede adalet dağıtılamaz. Bunu herkes iyi anlamalı. Kimsede `hakime bu parayı veriyorsunuz da, bize niye vermiyorsanız?` diye sızlanmamalı.`` Açılıştan sonra yeni adliye binasını gezen Çiçek, daha sonra partisinin ilçe teşkilatını ziyaret etti. Burada gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını cevaplayan Çiçek, ``Meclis`teki mareşal üniformalı Atatürk fotoğrafları kaldırılsın`` diyerek tepki toplayan Adıyaman Milletvekili ve TBMM Dokunulmazlıkları Araştırma Komisyonu Başkanı Fehmi Hüsrev Kutlu`ya tepki gösterdi. Çiçek, şöyle devam etti: ``Bu haberi okuduğumuz zaman ne Genelkurmay, ne Kara Kuvvetleri komutanımızın bir açıklaması söz konusu olmadan, bu konuyla ilgili parti grup iç yönetmeliğine göre işlem yapılması gerekiyordu. Bu işlemi grup başkan vekilleri başlattı. O beyanların hiç birine katılmadık. Bunlar doğru şeyler değildir. Siyaset adamı konuşurken iki şeye dikkat etmek mecburiyetindedir. Söylediği söz, faydalı ve doğru olacak. Doğru ve faydalı olmayan hiç bir sözün arkasında, önünde, içinde olmamamız mümkün değil. Türkiye`nin huzura ihtiyacı var. Gerginliklerle ülke bir yere varamaz. Bu yöndeki beyanları, açıklamaları fevkalade önemsiyorum. Bunun için herkes dikkatli olmalı. Demokrasi fikir özgürlüğüne imkan verir. Ancak, herşeyi yerli, yersiz konuşmanın demokrasiyle bağdaşır tarafı yoktur. 2004`e bu neviden bu tartışmalarla giriyoruz. Bu yüzden herkes konuştuğuna, yaptığına dikkat etmeli. Türkiye`nin enerjisini boş çekişmelerle tüketmemeliyiz.`` Kaynak:Haber 7