'Cemal tamam da Kemal ne zaman?'

Başbakan Erdoğan'ın CHP'yi ucuz siyaset yapmakla suçlamasına cevap gecikmedi. CHP Grup Başkanvekili Haluk Koç, yolsuzluk iddiaları ile ilgili ilginç ifadeler kullandı.

CHP Grup Başkanvekili Haluk Koç, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, bugün Afganistan'a gitmeden önce, ''ucuz siyaset yapmasınlar, iddiada bulunanlar ispatla mükelleftir, ispat edemezlerse zanlı durumuna düşerler'' diye açıklamada bulunduğunu hatırlatarak, ''Sayın Başbakan, bu iddialar savcı fezlekelerinde var. Ama siz Cemal Kaya'yı öne itip ucuz kahramanlık yapıyorsunuz. Cemal tamam da Kemal ne zaman? Ona ne zaman bulacaksınız bu onurlu yolu'' dedi. Koç, bazı CHP'li milletvekilleri ile birlikte TBMM'de basın toplantısı düzenledi. Haluk Koç, ''siyasetin, yolsuzluk boyutunda AK Parti adına bir darboğaza, Başbakan Erdoğan'ın da bu nedenle artan bir tahammülsüzlük girdabı içine girdiğini'' öne sürdü. Erdoğan'ın, aralarında, Musa Kart, Altemur Kılıç, Fikret Otyam, Penguen Yayınevi, Yalçın Küçük, Bekir Coşkun, 3 CHP Grup Başkanvekili, Atilla Kart, Yerel Gazeteler, Yerel Muhabirler olmak üzere toplam 174 kişi hakkında dava açtığını belirten Koç, gerçeklerin Başbakanı rahatsız ettiğini savundu. Başbakan Erdoğan'ın kendisine, uygulamalarına ve çelişkilerine dönük her türlü eleştiriyi, çizgiyi ve ifadeyi dava konusu yaptığını söyleyen Koç, şunları kaydetti: ''Bu ülke 1950'den beri buna benzer çok siyasi baskıyla karşılaştı, vatan cepheleri gördü, Ankara Kapalı Cezaevi'nin basın mensuplarınca 'Hilton' diye anıldığı dönemleri gördü, 1980'leri gördü, 12 Martları gördü. Şimdi bir Başbakan çıkıyor, feryadını dile getiren çiftçiyi, sendikacıyı, gençleri, özel sektör temsilcilerini kabaca azarlıyor. Sonra yanlışı söylendiğinde dava açıyor. Asıl bu milletin Başbakana dava açma hakkı doğmuştur.'' ''CHP'NİN GİRİŞİMLERİNİN ÖNÜNÜ TIKAYACAKLAR...'' Başbakan Erdoğan'ın AK Parti Ağrı Milletvekili Cemal Kaya'nın istifasını ''onurlu bir yol olarak'' tarif ettiğini hatırlatan Koç, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Kendisi başta olmak üzere bakanlığında kıyametler kopan Enerji Bakanı Hilmi Güler, naylon fatura suçlamasıyla oturan Kemal Ağabeyi, kayıp trilyon davası sanıklarından Abdullah Gül, Abdülkadir Aksu, ihaleye fesat karıştırmaktan sanık Ak Enerji yolsuzluklarında iddianamede suçlanan ve AKP Milletvekili Ertuğrul Yalçınbayır'ın 'inceleme şart' dediği Genel Sekreteri İdris Naim Şahin, yargı kararını uygulamayan Güldal Akşit hep beraber bu ülkeyi yönetmeye devam ediyorlar. Dokunulmazlıklarının kaldırılması için CHP'nin tüm girişimlerinin önünü tıkayacaklar, eleştirenlere dava açacaklar. Yöntemleri bu. Başbakan, bugün yine uçağa binmeden önce 'ucuz siyaset yapmasınlar, iddiada bulunanlar ispatla mükelleftir, ispat edemezlerse zanlı durumuna düşerler' diye buyuruyor. Bu iddialar savcı fezlekelerinde var. Ama siz ve dar siyasi arkadaş çevreniz dokunulmazlıklarınıza sarılacaksınız. Cemal Kaya'yı öne itip ucuz kahramanlık yapıyorsunuz. Cemal tamam da Kemal ne zaman? Ona ne zaman bulacaksınız bu onurlu yolu. Biliyorsunuz, satrançta en kolay piyonlar verilir. Vezirler, kaleler ve şah en sonunda düşer. Bu oyunun sonu belli. Bu oyunu kaybedeceksiniz. Şah Mat yakındır. Sıra teker teker hepinize gelecek. Adaletten hiçbiriniz sıyrılamayacaksınız.'' ''MİLLET, CİĞERİ KEDİYE EMANET ETTİ'' İktidarın uygulamaları karşısında milletin sabrının artık tükenme noktasına geldiğini öne süren Koç, geçen dönem yolsuzluklarından bunalan Türkiye'nin, 3 Kasım seçimleri ile yağmurdan kaçarken doluya tutulduğunu söyledi. Koç, ''Halk deyişiyle millet ciğeri kediye emanet etmiştir. Bazı insanların kedi karikatürlerinden alınmalarının sebebi bu olsa gerek'' dedi. Haluk Koç, CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'ın ısrarla ve bıkmadan, usanmadan sorduğu sorulara hala yanıt alamadığını ve bu soruları bir kez de kendisinin yinelediğini ifade ederek, sözlerine şöyle devam etti: ''BOTAŞ'ın Gazprom'la yaptığı sözleşmede değiştirilen formülle Türkiye milyarlarca dolar zarara uğratılmış mıdır? Enerji Piyasası Düzenleme ve Denetleme Kurulu Başkanı bu konu ile ilgili olarak Sayın Başbakan'ı ziyaret etmiş midir? Sayın Başbakan'ın odadaki tepkisi ve yüz ifadesi ne olmuştur? Sayın Başbakan, sayın Baykal'ın bu konudaki soruları karşısında neden susmaktadır? Türkiye gerçekten değiştirilen bu sözleşme ile milyarlarca dolar zarar etmemişse sayın Başbakan çıkıp, 'Türkiye zarar etmemiştir' açıklamasını yapması gerekir. Bunu yapmadığı sürece doğan tüm zararlardan Başbakan sorumludur. Her gün bir yenisi, her gün yolsuzluk iddiaları... Maalesef bu iktidar sayesinde 2005 yılı Türkiye'de hortumcuların ve yağmacıların yılı olmuştur. Bu iktidar, devleti 'Hukuk Devleti' olmaktan çıkartıp 'Parti Devleti' haline dönüştürmüştür. Türkiye, AKP'den kurtulmak zorundadır.'' ''ABDESTİNİ KONTROL ETSİN'' Maliye Bakanı Kemal Unakıtan'ın kendisine yöneltilen soruları alaycı bir üslupla sürekli, ''Benim abdestim düzgün'' diye yanıtladığını belirten Koç, ''Bugün Mevlüt Kandili. Sayın Bakan abdestini bir kez daha kontrol etsin ve şu sorulara yanıt versin'' diyerek yanıtlanmasını istediği soruları şöyle sıraladı: ''Sayın Bakan'ın hissedarı ve yönetim kurulu üyesi olduğu Albaraka Türk Özel Finans Kurumu yetkililerinin yargılandığı İstanbul 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 2001/133 ve 2004/230 esas sayılı dosyaları ne şekilde sonuçlanmıştır? Bu kararlar Hazine Vekili tarafından temyiz edildiği halde hangi gerekçeyle Hukuk Müşavirliği temyiz taleplerinden vazgeçmiştir? Sayın Bakan'ın halen TBMM'de bulunan 2 dosyasının savcılıklardan Meclis Başkanlığı'na intikalleri aşamasında neden olağanüstü gecikmeler olmuştur? Bütün bu süreçler tesadüf kavramıyla izah edilebilir mi?'' Basın toplantısında daha sonra söz alan CHP Konya Milletvekili Atilla Kart, Maliye Bakanı Unakıtan'ın, yaptığı icraatlarla Hazine'yi zarara uğrattığını ileri sürerek, vergi mükelleflerini Bakan'ı protesto etmeye çağırdı. Kart, protestonun vergi ödememek biçiminde değil başka yöntemlerle gerçekleştirilmesi gerektiğini ifade etti.