Star'ın tepe ismi Mustafa Karaalioğlu'na göre Cemaat artık 'Erdoğan gitsin de nasıl giderse gitsin' planını uyguluyor. Bunun için de herşeyi göze aldılar.
Abone olİNTERNET HABER - AK Parti ile Cemaat arasındaki artık açık bir meydan savaşı. Başbakan Erdoğan 'inlerine gireceğiz" diyerek savaş ilanını duyururken, Okyanus Ötesindeki Gülen'den beddular geldi.
Gülen'in yaptığı bu beddualı açıklama AK Partilileri fena halde sarstı. Star si'nin Genel Yayın Yönetmeni Mustafa Karaalioğlu'na göre Erdoğan'sız AK Parti planlayan Cemaat artık yeni bir safhaya geçti. İddiasına göre artık Cemaat, "Erdoğan gitsin de nasıl giderse gitsin' planını uyguluyor.
Bunun için de kendi itibarını yok etmeyi bile göza aldığını söyleyen Karaalioğlu, "böyle bir öfke, böyle bir nefret, böyle bir hınç hiç olmadı. Eşkalleri gizlemeye dahi gerek duyulmayan; gururla ve kibirle sergilenen büyük bir saldırı izliyoruz" diye yazdı.
BÖYLE HINÇ HİÇ OLMADI
Karaalioğlu 'Meğer öyle bir plan varmış" diyerek şu iddiaları dile getirdi;
"Böyle hınç hiç olmadı. Bitti derken 7 Şubat 2012 tarihinde MİT üzerinden hükümete yönelen darbe girişimiyle sahneye yeni bir aktör olarak Gülen cemaati girdi. Başbakan'ın hasta yatağında başlatılan saldırının nasıl savuşturulduğu ve oradan Türkiye'nin yeniden Kürt meselesinde çözüm süreci yoluna girdiğini anlatmaya da gerek yok. Demokrasi sahip çıkıldıkça yıkılması imkansız bir yapıdır.
SİNSİLER... KURALSIZLAR... KİBİRLİLER
Şimdi daha sinsi, daha kuralsız ve daha gözü kara bir saldırı başlatıldı. O kadar gözü kara ki, cemaatin itibarını, Türkiye'deki ve dünyadaki sempatisini bitirme pahasına. Şimdi de aynı ses yükseliyor. Erdoğan gitsin de nasıl giderse gitsin. Erdoğan bitsin de ne olursa olsun.
Vesayetin her türlüsü boy gösterdi, planların her türlüsü seferber edildi ama böyle bir öfke, böyle bir nefret, böyle bir hınç hiç olmadı. Eşkalleri gizlemeye dahi gerek duyulmayan; gururla ve kibirle sergilenen büyük bir saldırı izliyoruz.
BEDDUALARLA PATLAYAN NEFRETLERİ...
Ama sokaktaki insan; yani inanmış, dindar ve akil çoğunluk da beddualarla patlayan bu nefreti hayretle izliyor. Hep vardı demek ki... Yoksa sadece birkaç haftada dersane bahanesiyle bu kadar nefret büyümezdi.
Biraz geriye bakınca insan daha iyi görüyor.
Gerçekte elle tutulur bir referansı hiç olmayan, masumiyet kazanabilmek için üretilmiş bir "cemaati bitirme planı" heyulası vardı, meğer doğruymuş. Varmış da kendi kendini bitirme planıymış.
|
KİBİRLİ BOYUNLARINA YAFTALAR ASILACAK
Son bir çaba daha "Operasyon" da o soğukkanlı gözler önünde daha baştan tersine dönmeye başladı. Üstelik, kibirli boyunlara hiç de hayırlı anılmayacak yaftalar asılarak.
Düğmeye basanların sürecin sonunu planlama imkanını kaybettikleri bir operasyonun daha başındayız. Şundan eminiz... Varsa, yolsuzluğun zerresi bile müsahama görmeyecek. Bugüne kadar da görmedi zaten. Ama, oyunun maksadı yolsuzluk olmadığı için toz bulutu kolay inmeyecek. Türkiye, demokrasiyi ve milli iradesini tahkim etmek için son bir çaba daha gösterecek.