BIST 9.911
DOLAR 35,42
EURO 36,32
ALTIN 3.064,70
HABER /  MEDYA

Cemaate İran'la ilgili şok sözler!

Ömer Lekesiz, Ekrem Dumanlı'nın yazısındaki İran eleştirilerini bakın nelerle ilişkilendirdi.

Abone ol

İNTERNET HABER - Gülen cemaatinin yayın organı Zaman gazetesi yazarı Ekrem Dumanlı'nın pazartesi günü yazdığı yazısındaki İran eleştirilerine öyle bir cevap ve iddialar geldi ki yeni bir tartışmanın fitili ateşlenebilir.

Lekesiz cemaati kastederek başka ülkelerle sözleşmeleri olan ve Müslümanları temsile oynayan cemaatlerin devlet ve Şia diye ayırmadan İran'a yapılan saldırılara işaret etti. İran'ın yaptığı hataları da sayan Lekesiz bunun için Müslüman dünyasının parçalanmasının yanlışlığını ve bu yöntemin İsrail'e hizmet ettiğini savundu.

Müslüman dünyasındaki ayrışmayı yazdı ve Dumanlı'nın yazısındaki İran'ı yerden yere vuran cümlelerin altında 'özel bir fayda' olduğunu iddia etti.

Lekesiz yazısında cemaati 'Müslümanlardan çok Yahudiler ve Hristiyanlarla işbirliğine önem veren' diye tanımladı ve eleştiri yağmuruna tuttu. İşte Lekesiz'in bugünkü yazısından satırlar...

İRAN KENDİ ÇIKARINI ÜMMETTEN ÜSTÜN TUTTU

İran'ın yaptığı politik tercihlerin bir listesini yaptığımızda, onun kendi milli çıkarlarını ümmetin çıkarlarından daima önde tuttuğunu görürüz.

Bunun İran'ın 1979'dan beri devam eden olası bir saldırı karşısındaki yalnızlık paranoyasından beslendiğini söylemek mümkün olabildiği gibi, onun kendine özel -tarikat tarzındaki- bir İslam anlayışını ırkçılık anlayışıyla sıkı sıkıya bitiştirmesinden kaynaklandığını söylemek de mümkündür.

Dolayısıyla bu noktalarda İran'a itiraz etmek, onu son Mısır ve Suriye olaylarındaki aymaz, sanki birşey olmamış gibi rahat tutumundan dolayı eleştirmek Müslümanların derdini dert edinen herkesin hakkıdır.

İRAN'A YÖNELİK SALDIRGAN DİLDEN UZAK DURMAK GEREK 

Burada ihmal edilmemesi gereken şey başka ülkelerle olan muhtemel sözleşmeleri ya da uluslararası arenada Müslümanları temsil hakkına oynamaları nedeniyle kimi cemaatlerin devlet ve Şia ayrımı yapmaksızın İran'a reva gördükleri mütecaviz dilden uzak durmaktır.

YANLIŞA DÜŞEN İSLAMİ GRUPLAR ÜMMETTEN AYRILMAMALI 

Çünkü adı ve niteliği ne olursa olsun yanlışa düşen veya yanlışta ısrar eden İslami grupları ümmetten ayrımaya kalkışmak başlı başına bir tehlikedir.

ŞİA İSRAİL'İN ÖNÜNE ATILMAMALI 

Bu manada bir mezhep değil sadece bir cemaat olan Şia'nın İran'dan kaynaklanan nedenlerle mezhep katına yükseltilerek, düşmanlığında tereddüte mahal olmayan İsrail'in önünde bir savaş tabyasına dönüştürülmesi bugünün şartlarına göre cazip olsa da ümmetin yarını açısından büyük bir hata olacaktır.

MÜSLÜMANLARDAN ÇOK YAHUDİLERLE... 

Bu paraleldeki bir gayretin, insanlığa hizmeti gözeten, bu çerçevede Müslümanlardan bile çok Yahudilerle, Hıristiyanlarla işbirliğine büyük önem veren bir cemaatin mensubu (hatta temsilcisi) olarak Ekrem Dumanlı'nın son yazısında ortaya çıkışını üzüntüyle gördüm.

DUMANLI KONU İRAN'A GELİNCE ÖFKELENDİ 

Dumanlı, son hadiseler nedeniyle itidal tavsiye eden, vasatı gözeten, hilmi öneren yazısında konu İran'a gelince bunların tümünü geçersizleştiren çok katı bir öfkeyle İran-Şia ve mezhep üçlüsünü birbirinin yerine ikame eden şu cümleleri yazdı:

'Başbakan Erdoğan, katıldığı bir TV programında Suriye'yi anlatırken İran ile ilgili derin üzüntüsünü dile getirmiş. Başbakan yerden göğe kadar haklı. Bu takiyyeci İran, Suriye'deki katliama hiçbir zaman insanî de bakmadı, İslamî de. Mısır'da yaşananlara da sevinerek bakıyor. Üstelik her fırsatta Türkiye'ye laf sokuşturuyor. Mezhepçilik akıllarını başlarından almış. Aslında İran dün de öyleydi, bugün de öyle.' (Zaman, 26.08.2013)

 BU İRAN MÜSLÜMANLARA NE SAĞLAR?

Başbakan'ın 'üzüntüsünü dile getirmesi'nden hareketle Dumanlı'nın vermek istediği 'takiyyeci, insani ve İslami olmayan, Müslümanların acısından zevk duyan, Türkiye'ye her fırsatta laf sokan, aklını başından alacak denli mezhepçi ve bu olumsuzluğu dünden bugüne tüm zamanlara yayılan' bir İran portresini benimsemek Müslümanlara ne fayda sağlayabilir?

Dumanlı'nın bu portreyle elde edebileceği olası 'özel fayda'nın neler olabileceğini elbette bilemem ama bunu çok merak edenlere bir açılım sağlayabileceği umuduyla, Ümit Şimşek'in 22.08.2013 tarihli Son Devir'de yer alan 'The Cemaat ve Yahudiler' başlıklı yazısını okumalarını tavsiye edebilirim.

İSRAİL'İN PLANLARINA HİZMET ETMEYELİM

O halde, söz konusu üzüntümü parantez içine alıp kendi kanaatimi özetlemekle yetineyim:

Sürekli kanayan İslam coğrafyasında, Müslümanlar arasındaki -bugünün medyatik etkilerle ağırlaştırılmış, köşelendirilmiş- ilişki biçimlerini nihai bir durum sayar ve Müslümanlar arasındaki dostluğu-düşmanlığı bunların üzerinden yeniden şekillendirmeye kalkışırsak İslam inancına, Müslümanlara eziyet etmekle kalmaz, İsrail'in kahpece planlarına da hizmet etmiş oluruz.

Bu nedenle düşünen ve başkalarının düşüncelerini etkileyebilen Müslümanların, konu ümmet olunca ilgili meselelere devletlerle Müslüman halklarını ayrıştırarak bakmaları, bugünü aşarak ve kendi zamanının çok ilerisine bakarak konuşmaları bana daha elzem gelmektedir.