BIST 9.904
DOLAR 35,20
EURO 36,66
ALTIN 2.966,55
HABER /  GÜNCEL

Cem Uzan'dan yazılı savunma

Genç Parti (GP) Genel Başkanı Cem Uzan, avukatı aracılığıyla yazılı bir açıklama yaparak, hakkındaki iddialara tepki gösterdi. Cem Uzan'ın savunması şöyle:

Abone ol

Avukatı Şaylan Çığgın aracılığıyla yaptığı açıklamada, son günlerde TMSF Başkanı ve bazı yetkilileri tarafından yapılan açıklamaları hayretle izlediğini belirten Uzan, "Başta anayasamız olmak üzere evrensel tüm hukuk kurallarına aykırı biçimde tüm şirketlerime ve mal varlığıma el koyan TMSF, hayal mahsulü olmanın da ötesinde, şahsımı ve ailemi karalayan, küçük düşüren, ağır hakaretler içeren açıklamalar yapmaktadır. Bu açıklamalarla ilgili hukuki girişimlerde bulunulmakta ve suç duyuruları hazırlanmaktadır. Ancak kamuoyunu yanıltmak ve şahsımla aileme karşı olumsuz fikirlerin oluşmasını amaçlayan ve hayal mahsulü iddialarla ilgili açıklama yapmam zaruri olmuştur" dedi. Sakarya-Pamukova-Bakacak köyündeki çiftliğin, kardeşi Hakan Uzan'a ait olduğunu belirten Cem Uzan, çiftlikte bir evin de kendisine tahsis edildiğini ifade etti. Çiftlikteki evine zor kullanarak girmediğinin altını çizen Uzan, "Çiftliğin ana girişindeki otomatik kapıyı halen elimde olan uzaktan kumanda cihazı ile, evin kapısını ise anahtarımla açtım. Söz konusu çiftlik evine yıllardır her bayram gelirim ve Adapazarı Merkez Camii'nde bayram namazını kıldıktan sonra hemşehrilerimle bayramlaşırım. Ancak bu kez ortada bir hukuki durum olduğu için jandarmanın uyarısı ile çiftlikteki hiçbir şeye dokunmadan araziyi terk ettim. Hukuki durum nedeniyle gerekli yasal ifadeleri verdikten sonra İstanbul'a döndüm. Benim çiftlikten ayrılmamdan sonra apar topar buraya gelen bir TMSF yetkilisi, bir mizansen hazırlayarak bir kısım medya aracılığıyla kamuoyunu ve devlet yetkililerini yanıltmak ve etkilemek istemiştir. TMSF yetkilisi, duvarın yıkıldığını, içinden kasa alındığını sonra duvarın tekrar örüldüğünü ileri sürmektedir" ifadelerini kullandı. Televizyon ve gazetelerde, duvarın yıkılmış halinin yer almasını eleştiren Uzan, şu açıklamalarda bulundu: "Neden televizyon ekranlarına ve gazete fotoğraflarına duvarın yıkılmış hali yansıtılmıştır? Eğer "yıkılmış ve içinden bir şeyler alınmış, ardından tekrar örülmüş" bir duvar bulunduysa, neden resmi yetkililer beklenmeden burası alel acele yıkılmış ve hiçbir tutanak tutulmamıştır. Üstelik bu yapılırken ne güvenlik görevlileri çağırılmış, ne de Cumhuriyet Savcısı beklenmiştir. Hal böyleyken TMSF Başkanı ve yetkilileri "devlet görevlilerinin görevlerini yapmamalarından" şikayet etmektedir. Benim ayrılmamdan sonra çiftlikte kontrolü eline geçiren TMSF yetkililerinin bir savcıyı bile beklemeyecek kadar aceleci davranmaları hiçbir hukuk ve görev tanımına uymamaktadır. TMSF'nin bu olayda "yangından mal kaçırırcasına" davranması ve bu yönde bir kısım medyayı kullanması son derece dikkat çekicidir." Uzan, açıklamasının sonunda; çiftlik evinde hala hangi belgelerin arandığı konusunda açıklama yapılması gerektiğini belirterek, "İmar Bankası ile hiçbir ilgimin olmadığı, babamın oğlu sıfatıyla 5020 sayılı kanuna tabii tutulduğum bilinmektedir. Bu durumda zaten benden istenecek herhangi bir belge ve bilgi olmayacağı da açıktır. Kimi medya organlarında çiftlikte sözde açılan duvarın ardından para veya altın çıktığı ileri sürülmekte, hatta altının miktarı 25 ton olarak bile telaffuz edilmektedir. Medya kuruluşları bu hayali bilgileri kendileri mi uydurmaktadır yoksa bazı TMSF yetkililerinden mi almaktadır? Çiftlikteki günlük kullanım eşyalarının bir gün içinde toplanmasının ve İstanbul'a nakledilmesinin mantığı nedir? Bugüne kadar şahsıma ve aileme ait olan tüm şirket ve mal varlıklarına el konulurken ve benim İmar Bankası ile babamın oğlu olmaktan başka sıfatım yokken bizzat banka sahibi olan, örneğin Toprak Grubu ya da Çukurova Grubu'na 5020 sayılı yasanın uygulanmaması ne anlama gelmektedir?" sorularını yöneltti.