Çelik önce Gürüz'ü nezaketsizlikle suçladı, ardından harsını alamadı ve 'Terbiyesiz' deyiverdi..
Abone olMilli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, ''Öyle anlaşılıyor ki sayın Gürüz, bizim nezaketimizi ve sahip olduğumuz terbiyeyi zaaf olarak telakki etmiş olmalı ki, bu konuda sınır tanımıyor'' dedi. Çelik, İzmir'e gidişinden önce Atatürk Havalimanı VIP Salonu'nda düzenlediği basın toplantısında, YÖK Başkanı Prof. Dr. Kemal Gürüz'ün, meslek lisesi mezunlarına ÖSS'ye girişte uygulanan katsayı farklılaştırmasının kaldırılmasına yönelik tartışmaları, ''Arkasında yatan olay, imam hatip liselerinin önünü açmaktır, herkes bunu böyle bile'' şeklinde değerlendirmesine yanıt verdi. YÖK Başkanı Prof. Dr. Gürüz'ün, gerek AK Parti, gerek Hükümet ve gerekse Meclis'e yönelik ''nezaket sınırlarını aşan'' siyasi, hatta baştan başa ideolojik denebilecek açıklamalar yaptığını kaydeden Çelik, şöyle konuştu: ''Siyasi nezaketimizden dolayı, sahip olduğumuz devlet adamlığı terbiyesinden dolayı çoğu zaman sayın Gürüz'e cevap bile vermedik. Ancak görüyoruz ki sayın Gürüz, açıklamalarıyla toplumumuzu germeye devam etmektedir. Bir anayasal kuruluşun başında olan kişinin öncelikli olarak bilmesi gereken şey, yetkisinin ve sorumluluğunun nerede başlayıp, nerede bittiği meselesidir. Ancak öyle anlaşılıyor ki, Sayın Gürüz, bizim nezaketimizi ve sahip olduğumuz terbiyeyi zaaf olarak telakki etmiş olmalı ki, bu konuda sınır tanımıyor.'' Çelik, YÖK Başkanı'nın, Cumhurbaşkanlığı, Hükümet, TBMM, Milli Eğitim Bakanlığı ve toplumun değerleriyle kavga ederek bir yere varamayacağını bilmesi gerektiğini vurgulayarak, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Bunun hiç kimseye faydası yok. Bu gerginlik, düşmanlarımızı sevindirmekten öteye kimseye yaramaz. Sayın Gürüz'e hiç yaramayacaktır. Eğer Sayın Gürüz'ün bunu yapmaktaki amacı, gürültü çıkararak, yakında TBMM'ye göndereceğimiz YÖK Yasası'nı engelleme çabası içerisindeyse, şunu kesinlikle bilmelidir ki, yapılması gereken neyse Hükümetimiz bu konuda kararlıdır. Toplumumuzun, öğretim üyelerimizin, üniversitelerimizin beklentisi budur. Türkiye'nin, üniversitelerin yararına, daha özgür, daha özerk, daha ayakları üzerinde duran, daha çok üreten, üniversal değerlerin hakim olduğu eğitim, öğretim, araştırma yapan üniversitelerimiz olması için bu yasal değişiklik TBMM'ye gönderilecektir. Yapmak istediğimiz budur. Sayın Gürüz eğer bu gürültüyle bunu engellemeye çalışıyorsa, bilmelidir ki gürültüye pabuç bırakma niyetimiz kesinlikle yoktur. Eğer Gürüz, ille de bir şey yapmak istiyorsa, kendi görevini yerine getirmelidir.''