Çelikte ihracat yılın 11 aylık döneminde miktar bazında yüzde 28,8, değer bazında ise yüzde 31,2 geriledi.
Abone olBu yılın ilk 11 ayında ihracatın 2022’nin aynı dönemine göre yüzde 31,2 gerileyerek 19 milyar 697 milyon dolardan 13 milyar 545 milyon dolara düştüğü açıklandı.
Başkan Adnan Aslan, “2023’ün ilk 10 ayında ise ithalat 2022’nin aynı dönemine göre yüzde 14,8 artışla 15 milyon 366 bin tondan 17 milyon 639 bin tona çıktı. Ülkelerin korumacılık önlemleri, Avrupa Birliği’nin uyguladığı kotalar, ABD vergileri ve Kuzey Afrika’dan Mısır, Cezayir gibi ülkelerin net ihracatçı konumuna gelmesi bizim ihracatımızın düşmesine neden oldu. İhracatımızdaki düşüşte diğer bir etken ise navlun ve konteyner fiyatlarının gerilemesiydi. Bu düşüşle birlikte Uzak Doğu ülkeleri yeniden pazara girmeye başladı. 2022’de konteyner ve navlun fiyatlarının çok yükselmesiyle birlikte sektörde ciddi bir avantaj elde etmiştik. Haksız rekabetin önüne geçilmesi için anti damping başvurusunda bulunduk. Yapılacak inceleme sonucunda ithalat yapılan ülkelerin rekabete aykırı davrandığı ortaya çıkarsa ek vergi uygulanacak. Böylece haksız rekabetin önüne geçilecek. 2022’nin ilk 10 ayında üretimimiz 30 milyon 91 bin tondu. 2023’te yüzde 8,8 gerileyerek 27 milyon 454 bin tona düştü. Türkiye, üretiminin yüzde 50-55’lik kısmını ihraç ediyor. 2022’de ihracatımız 20 milyon ton üzeri seviyelere çıkmıştı. 2023’ün tamamında ise 14 milyon ton seviyelerine yaklaşacaktır. 2024’te de 15 milyon tonluk ihracat hedefliyoruz. 2022’deki 20 milyon tonluk ihracat seviyesine yeniden ulaşmamız biraz daha zaman alacak gibi gözüküyor. 2028 için ise 32 milyar dolarlık ihracat hedefi belirledik.”
Başkan Yardımcısı Uğur Dalbeler de, “Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması da (SKDM) bazı zorunlulukları beraberinde getiriyor. Sektörümüzde cevherden ve hurdadan üretim yapılıyor. Türkiye aslında bu alanda avantajlı konumda. Çünkü cevherden üretimde yaklaşık 2 bin kilogram, hurdadan üretimde ise yaklaşık 400 kilogram emisyon oranı ortaya çıkıyor. Bu noktada emisyon oranlarını düşürmek için de yenilenebilir enerji yatırımlarında ciddi bir artış gerekiyor. Sektör olarak biz de yenilenebilir enerji yatırımlarında öncelik bekliyoruz. Bu yatırımlarda önceliklendirilir ve destek alırsak rekabette avantaj kaybetmemiş oluruz. Emisyon oranlarını düşürerek ek vergilerin önüne geçebiliriz” dedi.