Bakan Çelik, "Pazar akşamından itibaren darbe beklentileri ortadan kalkacak, yeni Anayasa süreci başlayacak" dedi.
Abone olBursa'da gazete genel yayın yönetmenlerinin yerel televizyonlarda canlı verilen programda sorularını cevaplayan Devlet Bakanı Faruk Çelik, yaklaşan referandum ile ilgili önemli açıklamalarda bulundu.
Çelik, anayasa değişikliğinin bireyi öne çıkaran gelişmeler içerdiğini ifade etti. Anayasadaki 177 maddeyi 4'ü haricinde yeni yüzyıl şartlarına göre değiştirmeyi istediklerini kaydeden Çelik, darbe beklentilerini ortadan kaldırılacağını vurguladı.
"DARBECİ MANTIK ORTADAN KALKACAK"
'İkide bir darbelerle uğraşacaksak bu ülkeyi bir yere taşımak zor' ifadelerini kullanan Çelik, referandumdan çıkacak 'evet' oylarıyla ülkedeki prangaların kaldırılacağını belirtti.
Çelik, "Yani ülkemiz bu kangren olmuş yapılar ve ayağının altındaki prangalarla uzun süre yaşayamaz. Türkiye'nin prangalardan kurtulması gerekiyor. Darbeler ve muhtıraların olması şansının sıfır olması gerek. Tümüyle darbeci mantığı ortadan kaldıran düzenlemeler yapacağız. Demokratik bir yapılanmaya pazar akşamı imzayı atacağız" diye konuştu.
"15. MADDE MİLLETE YAPILAN BİR AYIPTIR"
HSYK ve Anayasa Mahkemesi'nin yapısını daha demokratik bir yapıya taşıyacak adımların yeni anayasa değişikliği ile başlayacağını ifade eden Çelik, sözlerini şu şekilde sürdürdü:
"Bu iki kurumun ideolojiden arınması gerek. Hukuki değerlendirmelerin öncelik olarak yapılacağı bir reforma ihtiyacı vardır. Anayasal bazda adımlar atılmadığı için hukuki alanındaki uygulamalar etkili olmuyor. Tümden çözülmesi gereken bir konu bu. Bana göre sana göre bir konu değil bu değişiklikler.
Meclise ve resmi dairelere 'egemenlik kayıtsız şartsız milletindir' diyeceksiniz ama, anayasanın geçici 15. maddesinde de 'egemenliği arada biri yok edenler yargılanamaz' ile ilgili de madde olacak. Bu bir çelişkidir. Bu millete yapılan bir ayıptır.
Bunun ortadan kaldırılması lazım. Bizim için öncelikli konu, bunun anayasadan çıkarılmasıdır. Bu çok önemli bir hadisedir. Mevcut mevzuatımız, buna kapı aralıyor. Yeni bir düzenleme gerekiyorsa, AK Parti buna vardır. Darbeci mantığı ortadan kaldıran yeni düzene geçmeliyiz"
"ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİNİ SEÇİM İÇİN ELEŞTİRİYORLAR"
Muhalefetin anayasa değişikliğini seçim malzemesi olarak kullandığını iddia eden Çelik, iktidarın muhalefete rağmen seviyesini korumasının büyük bir başarı olduğunu dile getirdi.
Muhalefetin proje üretmek yerine iktidarı yıpratmaya çalıştığını öne süren Çelik, şunlaru söyledi:
"2011 yılında seçim var. Konuşulan şeyler anayasa değişikliği değil. Olayı başka alanlara çekip, anayasa değişikliğini eleştiriyorlar. Muhalefetin kalitesi ortada. Muhalefet, geleceği hazırlayacak projeye karşı. Ancak iktidarın hatalarını arıyor. Uzlaşmaya girmiyor.
Hedefi proje ve plan üretmek değil, iktidarı yıpratmaktır. Bu düşüncede iktidarın seviyesini muhalefete rağmen düzeyini koruması büyük başarıdır. Muhalefet projelerle karşımıza gelmiyor.
Ben 3 yıldır bakanlık yapıyorum. Şimdiye kadar muhalefet, önümüze proje koymuş değil. 22 Temmuz seçimlerinden sonra cumhuriyeti daha yüksek seviyelere taşıyacağımızı söylemiştik.
Türkiye'de ulaşımı sağlıklı yapıyorsanız, cumhuriyeti yüceltiyorsunuz demektir. Sayın başbakanın tavrı ve yaptığı icraatlarının içerisinde hiç bir tezat yok. Cumhuriyeti yüceltmek için bütün yatırımlar yapılıyor. Muhalefetin de sorumluluğu olmalıdır."
1980 ihtilalinin 5 milyon kişiyi direkt etkilediğini kaydeden Çelik, "İhtilale büyük fotoğraf halinde bakarsanız, Türk sosyal yapısı için önemli kararlar alındı. Bu karanlık bir tablo. Sağ duyulu ve bu olayları yaşayanlar, anayasa değişikliğine 'evet' demektedir. Bu anayasa değişikliğinin AK Parti, CHP ve MHP ile ilgisi yok. Türkiye'nin önünü açmaya dönük bir düzenlemedir" açıklamasında bulundu.
"13 EYLÜL GÜNÜ GÜVEN ORTAMI DEVAM EDECEK"
Şu anda Türkiye'de AK Parti'nin yerine geçebilecek alternatif bir partinin olmadığını ileri süren Çelik, 13 Eylül sabahı siyasi istikrarın devam edeceğini vurguladı.
Yatırımcının referandumdan sonra darbe korkusundan kurtulacağını vurgulayan Çelik, sözlerini şöyle tamamladı:
"Türkiye'de AK Parti'yi çekerseniz bahsedeceğiniz yere hangi siyaset girecek. Her yerde AK Parti var. Güneydoğu Anadolu'da birinci partiyiz. AK Parti'yi devre dışı kalması Türkiye'yi istikrarsızlığa götürür.
İktidarı yıpratmak isteyen muhalefetin çabası sırf günü kurtarmaktır. Bunların hepsi referanduma dönük argümanlardan ibarettir. O çerçevede anayasa değişikliği AB normlarına ve Kopenhag kriterlerine açıktır.
Anayasa kayıtsız şartsız milletindir. 13 Eylül'de 'evet' çıktığı zaman Türkiye'de güven ortamı devam edecek. Yatırımcılar, hukuk ortamının çok daha güven verici olduğunu görecek. İşadamları, 'Türkiye'de sabah darbe olur mu?' diye bir endişesi olmayacak. İstikrar artacak."