CD yorumcuları, dizi oyuncuları arasındaki “arkadaş ortamı” da neymiş?

Geçen hafta haberlerin ilk bölümünde şöyle diyordu; “İstanbul Narkotik Polisi’nin aralarında Ordu’nun da bulunduğu 5 ilde toplam 60 yere baskın yapıldı. Sokak satıcılarına yönelik operasyonda, aralarında …………da* bulunduğu 29′u içici 48 kişi gözaltına alındı. Dedektifler, sanatçıların evlerinde esrar içme düzenekleri buldu.”

Bu haberleri yeniymiş gibi okumaktayız…Oysa ki belli zaman aralıkları ile birileri yakalanıyor, onlar da “içiciyim” diyor, serbest bırakılıyor…

Dizi oyuncusu….; zaten bizim alanda  herkes içiyor” söylemi de ilginç. Neden içiyorsunuz sorusuna da: “dizilerin reytingi iyi gitmiyordu, canım sıkıldı” diye, diğer oyuncuda “merak ettim” diye cevap vermiş… Ayrıca, galata kulesinin civarında “zaten bedava dağıtılıyormuş” diye de bilgi vermiş.

Kişilerin, bir dizi/CD ile meşhur olunca;

O ağırlığı taşıyamadıkları,

Kazançlarını “arkadaş ortamında uyuşturucuya” vermeye başladıkları,

“Arkadaş ortamı” sözünün çok yaygın olduğu,

Gece geç saatlerde motor kuryelerinin başka isimler altında servis yapıyor gibi, uyuşturucu getirdikleri,

Bir kere başlayanın, bir daha bırakamadığı,

İkili ilişkilerde de uyuşturucunun yaygın kullanıldığı/etkisinin olduğu,

Otopark görevlilerinin/şoförlerinde bu işte etkin rol aldıkları,

Bir dizi çevirmeyle,CD yapmayla birbirlerine aşık olmanın bizde yaygın olduğu,

Dizi/CD bitince o büyük aşkların da bittiği,

“Örgüt davasına” girmemek için “içiciyim” satıcı değilim diyerek “etkin pişmanlık yasasıyla” kendilerini kurtardıkları,

Magazin programları sayesinde ülke halkınca yakından biliniyor…

(Sana içkiyi/uyuşturucuyu(hamr) ve kumarı sorarlar. De ki: ‘Bu ikisinde büyük bir günah vardır; insanlar için çıkarlar da vardır. Ama onların kötülüğü yararlarından çok daha büyüktür.Bakara Suresi 219)

Ancak, bu genç dizi oyuncularının bilmediği konular var galiba. Şöyle ki;

Aileniz sizin meşhur olmanızı destekliyorlar, ama yanlış uygulamalara girmenizi desteklemiyorlar.

Bu haberleri okuyan ailelerin durumlarını bir düşünsenize…

Biraz para kazanınca, hemen ev tutarak, ailenizden ayrılarak, zaten yanlış ortamlara meyilli olduğunuzu göstermiş oluyorsunuz. (Sana gelen her iyilik Allah'tandır. Sana dokunan her fenalık, kötülük ve çirkinlik senin kendi nefsindendir. Nisa Suresi: 79)

Eğer, bir genç, sabah uyandığında ailesini görmüyorsa, onlarla sohbet etmiyorsa, paylaşımda bulunmuyorsa, o ailenin dışına çıkmış demektir. Aynı şekilde, aileler de çocuklarını ayrı eve çıksalar dahi mutlaka takip etmeli, sık sık ziyarete gitmeli, yalnız bırakmamalıdır. Çünkü, gençlik ateş/civa gibidir, hepimiz yaşadık, ama ailelerimizi üzmedik…

Acaba, dizi oyucularının can sıkıntısı veya moral bozukluğu için, yanlış yola sapmaları yerine, kendilerini spora, sosyal sorumluluk projelerine v.b. vermeleri daha doğru olmaz mı? (Sanki diğer insanların/yaşıtlarının  hiç canı sıkılmıyor, sorunsuzlar…)

Mademki “arkadaş ortamı” size yanlış mesajlar vermeye çalışıyor, aklınız yok mu? O arkadaş ortamını değiştirmek çok mu zor…(İyilik ve takva üzerine yardımlaşın. Kötülük ve düşmanlık üzerine yardımlaşmayın. Maide Suresi: 2)  

Uyuşturucu satıcısı olunması halinde “örgüt” suçu ile suçlanılacağını ve bir daha dışarı çıkılamayacağı bilinmiyor mu?

“Türkiye Cumhuriyeti Anayasası MADDE. 58

Yüzlerce müzisyen/yorumcu v.b. yetiştiren bir akademisyen/sanatçı olarak son sözüm;

Sevgili dizi oyuncuları, CD yorumcuları

Ailelerinize ve sizi seven/takip eden/örnek almaya çalışan milyonlara karşı hiç mi utanmıyor, yüzünüz kızarmıyor…

Neden aklınızla hareket etmiyorsunuz?

Pes doğrusu…

*İsim yazmıyoruz.Çünkü, basında zaten var yeterince….hangi birinin ismini yazalım ki…

 Not. E-mail dışında bir haberleşme hesabım yoktur...