Çavuşoğlu Katar'ın ardından o ülkeye gidiyor

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, çeşitli temaslarda bulunmak üzere Katar'a geldi. Çavuşoğlu, buradaki ziyaretinin ardından Kuveyt ve Suudi Arabistan'ı ziyaret edecek.

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ve Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci resmi temaslarda bulunmak üzere Katar'a geldi. Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Katar ile bazı Arap  ülkeleri arasında yaşanan krizin, barış ve diyalog yoluyla çözülmesi gerektiğini  söyledi. 

Katar'ın başkenti Doha'yı ziyaret eden Dışişleri Bakanı Mevlüt  Çavuşoğlu ve Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, burada, Katar Emiri Şeyh Temim bin  Hamad Al Sani, Katar Dışişleri Bakanı Şeyh Muhammed bin Abdurrahman bin Casim Al  Sani, Ekonomi ve Ticaret Bakanı Ahmed bin Casim ile görüşmelerde bulundu.

Katar temasları ile ilgili değerlendirmede bulunan  Çavuşoğlu, Doha'daki görüşmelerinin ardından bu akşam Kuveyt'e geçerek temaslarda  bulunacağını söyledi. Çavuşoğlu, Cuma günü de Suudi Arabistan Kralı Selman bin  Abdulaziz'in davetlisi olarak Mekke'ye geçerek kendisiyle bir araya geleceğini  bildirdi.

  Çavuşoğlu, şunları kaydetti:

"Öncelikle Cumhurbaşkanımız, Başbakanımız ve Türk halkının  selamlarını, en iyi dileklerini ilettikten sonra bu yaşanan süreçte krizle ilgili  düşünceleri ve buradaki durum hakkında tabii görüş alışverişinde bulunduk,  bilgiler edindik. Ayrıca Türkiye olarak başta Sayın Cumhurbaşkanımız Erdoğan ve  bizler olarak bu sorunun çözülmesi için neler yapıyoruz. Kimlerle görüştük hangi  konular gündeme geldi ve bundan sonra hangi adımları atabiliriz, bunları  değerlendirme fırsatı bulduk. Moraller gayet iyi. Halkta da aynı şekilde. Fakat  Katar'a karşı alınan bazı tedbirler var. Onlar da bu tedbirlerin gerekçelerini ve  ne olduğunu öğrenmek istiyorlar, bir şeyi düzeltmek için."

BARIŞ YOLUYLA KRİZ AŞILMALI

''Gerçekten hiç arzu etmediğimiz bir durum yaşıyoruz şu ramazan ayında. Kardeş ülkeler arasında böylesine bir kriz ve insanları doğrudan etkileyen bazı adımlar var. Bunu mutlaka aşmamız lazım. Barış yoluyla, diyalog yoluyla aşmamız lazım. Türkiye de buna katkı sağlıyor. Türkiye yaptığı tespitleri paylaşıyor. Yanlış olan şeyleri de söylüyor ama sadece söylemek yetmez. Biz bu sürece başından beri katkı sağlamaya çalışıyoruz.''