Beşiktaş taraftar grubu Çarşı hakkında "hükümeti ortadan kaldırmaya teşebbüs" suçlamasının da içinde yer aldığı iddianame savcılık tarafından mahkemeye sunuldu. Çarşı'nın liderlerinden Cem Yakışkan iddiaları BBC Türkçe'den Rengin Arslan'a yorumladı.
Abone olBeşiktaş futbol takımının taraftar grubu Çarşı hakkında "hükümeti ortadan kaldırmaya teşebbüs" suçlamasının da içinde yer aldığı iddianame savcılık tarafından mahkemeye sunuldu ancak Çarşı grubu iddiaları reddediyor.
"Terör örgütü yönetmek ve kurmak" ile de suçlanan Çarşı'nın liderlerinden Cem Yakışkan suçlamaları şaşkınlıkla karşıladığını söylüyor.
Bugün Beşiktaş'ta yaptıkları açıklamanın ardından BBC Türkçe'nin sorularını yanıtlayan Yakışkan, "Darbe nasıl olur? Biz daha Beşiktaş'ta başkanı indiremiyoruz. Ne darbesi?" diye soruyor.
Gezi eylemleri sırasında milyonlarca kişinin sokağa çıktığı söyleyen Yakışkan, "Sanki sorumlusu bizmişiz gibi gösteriyorlar. Anlamış değilim hâlâ" diyor.
Çarşı'nın ismi hem pankartları hem de sloganlarıyla Gezi eylemlerinde diğer spor kulübü taraftarlarından daha fazla öne çıkmıştı.
Yakışkan muhalif bir duruşları olduklarını söylüyor ve ekliyor: "Biz muhalefete de muhalifiz. Biz onları da beğenmiyoruz. Haksızlığı babam yapsın, babama da muhalifiz. Biz vicdanımıza göre hareket eden bir taraftar grubuyuz. Nerede bir haksızlık varsa ona tepkimizi gösteririz."
'Bugüne kadar çok gizli kalmışız'
Sicil numaraları yazılmış olan dokuz polisin müşteki olduğu iddianame henüz mahkeme tarafından kabul edilmedi.
Avukat İnan Kaya ise 35 kişiye yönelik suçlamaların yer aldığı iddianameyi eleştiriyor. "Ankara ve İstanbul'da Başbakanlık ofislerinin eş zamanlı olarak basılması iddiası var iddianamede. Böyle bir şey elbette söz konusu değil. Ankara'da herhangi biriyle yapılmış bir telefon görüşmesi yok. Üstelik Ankara'da böyle bir olay da yok" diyor.
Kaya ayrıca "Suçun nasıl oluştuğunu gösteren bir şey yok" diyor iddianameyle ilgili.
Cem Yakışkan, örgüt kurdukları yönündeki iddialara karşılık ise "82'den beri arkadaşız. Özellikle Deve Erol ile çocukluk arkadaşıyız. Demek ki bugüne kadar çok gizli kalmışız" diyerek tepki gösteriyor.
Bugüne kadar yaptıkları kampanyaları da hatırlatarak soruyor: "Biz Van'a giderken, kan bağışı kampanyası yaparken, Kızılay müdürleriyle Ankara'da görüşürken, onlardan plaket alırken terörist değildik, şimdi mi terörist olduk?"
Çarşı üyesi 22 kişi bundan 14 ay önce Gezi eylemleriyle ilgili soruşturma kapsamında gözaltına alınmış ve tamamı serbest bırakılmıştı.
Avukat İnan Kaya'nın verdiği bilgiye göre soruşturmanın savcısı, adı 17 ve 25 Aralık operasyonları ile bilinen Muammer Akkaş'tı.
Suçlama: Hükümeti ortadan kaldırmak
Ancak bu haliyle iddianamede cezası istenen bazı suçlar müebbet hapis gerektiriyor.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Adem Meral'in hazırladığı iddianameye göre iddianamedeki 35 Çarşı üyesinin bir çoğu "Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya teşebbüs, kanuna aykırı toplantı ve gösteri yürüyüşleri düzenlere, yönetme, bunların hareketlerine katılma, suç işlemek amacıyla örgüt kurma, örgüte üye olma ve terör örgütü kurmak veya yönetmek" ile suçlanıyor.
Deliller arasında "ele geçirilen maddeler ve silahlar da" gösterilirken iddianamenin sonuç bölümünde bunların da göz önüne alındığı belirtiliyor.
İddianamede grubun, "eş güdümlü olarak Ankara ve İstanbul'daki Başbakanlık ofisini ele geçirerek, yabancı basın organlarına da ülkedeki zafiyet görünümü görüntüleri servis etmek sureti ile dış destek de alarak amaçlarına ulaşmaya çalıştıkları" iddia ediliyor.
Çarşı grubu bugün ayrıca Beşiktaş Kartal Heykeli'nde bir basın açıklaması yaparak suçlamaları reddetti.
Açıklamada, "Darbelere, anti demokratik teokrasilere karşı olan bizler bugün bu sıfatlarla yan yana getirilmeye çalışılıyorsak bu bir trajedi değil komedidir" denildi.
ÖNCEKİ HABERLER
