Denizli'de kör kurşuna hedef olan iki kişi tedavi için hastaneye geldi. İsyan etmesi gereken yaralı,doktorun isyan karşısında kendi acısını unuttu. İşte ayrıntılar
Abone olDenizli'de bugün akşam saatlerinde meydana gelen silahlı çatışmada, olayla ilgisi olmayan yoldan geçen 2 kişi silahlardan çıkan kurşunlarla yaralandı. Edinilen bilgiye göre, bugün saat 18.00 sıralarında, İlbadı Mahallesi 109 Sokak üzerinde iki grup arasında çıkan silahlı çatışmada, yoldan 20 DZ 813 Plakalı aracıyla geçmekte olan İbrahim Demiryürek'in (58) aracının arka camına isabet eden kurşun, camı delip arka koltukta oturan İbrahim Demiryürek'in gözüne isabet etti. Bu arada yine aynı sokak üzerinde yaya olarak gitmekte olan Eşref Koç'un da (36) ağzına kurşun isabet ederek yaralanmasına sebep oldu. Kurşunlardan biri de sokak içinde bulunan bir kasap dükkanının buzdolabına isabet etti. Silahla ateş eden şahısların kimlikleri henüz tespit edilemezken, yaralılar Denizli Devlet Hastanesi (DDH) Acil Servisi'ne kaldırılarak tedavi altına alındı. Yaralılardan Eşref Koç, "Yoldan geçiyordum, bir baktım, onlar birbirlerini vuruyorlardı ateş ediyorlardı, silahlardan çıkan kurşunun bir tanesi benim çenemden ağzımın içine geldi. Onlar 3 kişiydiler, birbirlerine ateş ediyorlardı, olayla benim bir alakam yok" dedi. Bu arada, DDH Acil Servis Nöbetçi Doktoru Sabri Demir, yaralının başında bulunan şahıslara hastaya müdahale edeceğim dışarı çıkar mısınız dediği sırada, kimlikleri belirlenemeyen bu şahıslardan biri "SS'ye müdahale edeceksin" diyerek doktorun üzerine yürüdüğü Dr. Sabri Demir tarafından iddia edildi. Çalışma güvenliği olmadığını belirten Dr. Sabri Demir, şu iddialarda bulundu: "Adam getiriyor vuruyor burada, can güvenliğimiz yok, ameliyathane değil burası ahır gibi. Ahıra sokar gibi sokuyor, bakmazsan ulan bilmem ne yaparım diyor sonra, buna bakacaksın diyor. Zaten hastanın suçlu olduğu her halinden belli. Ben burada geçmişim, ben doktorum diye, ekmek parasına çalışıyorum diye, mafyanın hesap şeyi miyim ben. Hakaret ediyor, küfür ediyor bana, ama sen ne yapıp edip buna bakacaksın diyor. Yaralıyı dışarıya çıkartıyorsun, bir bakıyorsun ben bunları tanımıyorum diyor. Ben çalışma güvenliği istiyorum. Müdürlük mü veriyor, başhekimlik mi veriyor. Bakanlık mı veriyor, valilik mi veriyor, ben çalışma güvenliği istiyorum. Ben bir ay önce valiliğe rapor verdim. Hekimlik yapamıyorum dedim. Rol yapıyoruz mafyaların hesaplaştığı yataklı kurum haline geldik. Daha önce böyle olaylar yine başıma geldi. Her zaman geliyor. Doktorlar çalışma güvenliği istiyor. Çalışma güvenliğimiz sağlansın. Bu adam beni burada kurşuna dizebilirdi. Ben öldükten sonra mı tören düzenlenecek" dedi. Olay yeri inceleme ekipleri, olay yerinde ölçüm yaparak rapor tutarken, mahalle halkı olup biteni öğrenmeye çalıştı.