DHKP-C'nin 14 canlı bombası arasında gösterilen Şemsettin Kalkan'ın eşi Arife Kalkan, eşinin canlı bomba olmadığını belirtti.
Abone olABD'nin Ankara Büyükelçiliği'ne yapılan canlı bomba saldırısının ardından Emniyet Genel Müdürlüğü basına DHKP-C'nin canlı bomba olarak eğittiği 14 kişinin resmini dağıttı.
Bu bombacılardan biri olarak gösterilen Şemsettin Kalkan (61), 17 Aralık'ta Adana Emniyet Müdürlüğü'nün yaptığı operasyonda yakalanarak tutuklandı.
Kalkan'ın eşi Arife Kalkan eşinin canlı bomba olmadığını savundu.
Kalkan, ''Benim eşim ne canlı bomba ne de başka bir şey. Benim eşim karıncayı bile incitmez. '' dedi.
EŞİM KARINCAYI BİLE İNCİTMEZ
Canlı bomba olduğu ileri sürülen Kalkan'ın eşi Arife Kalkan (59), 6 çocukları olduğu eşinin 1980'li yılların sonunda DHKP-C terör örgütüne katıldığını ancak 2 yıl önce "Ya bizi seç ya da örgütü seç" dediği için eşinin örgütle ilişkisini kestiğini, bu nedenle örgütün eşini "alçak ve hain" ilan ettiğini söyledi. Kalkan, eşinin Yunanistan'da eğitim görüp Türkiye'ye bomba patlatmak için döndüğü iddialarının da tamamen yalan olduğunu belirterek, "Benim eşim ne canlı bomba ne de başka bir şey. Benim eşim karıncayı bile incitmez. Benim eşim halkını seven bir insandır, bunların hepsi iftiradır. Benim kocamın 5 ay aranması vardı, bir de üzerinden sahte kimlik çıktı, başka bir şey yok. Eşim son bir yıldır kızlarına, yaylaya, denize gidiyordu. Eşim Kurban Bayramı’nda buradaydı, evdeydi. Eşim Yunanistan’a hiç gitmedi, bomba eğitimi almadı. Gitse niye yanımıza geri gelsin. Bizimle vedalaşmaya geldiği falan da yalan. Çünkü 2 aydır evde, vedalaşma 2 ay mı sürecek. Aranması olduğu için gitmişti, kaldırıldığını duyunca eve geldi. Eşim emekli olmak için SGK'ya başvuru yapmıştı, canlı bomba olsa bunu yapar mı?" diye konuştu.
BİZ SEVEREK EVLENDİK, BEN YA BEN YA ONLAR DEDİM BİZİ SEÇTİ
Kalkan, DHKP-C’nin eşini hain olarak ilan ettiğine dikkat çekerek şunları kaydetti:
"Çünkü benim eşim 2 yıldır örgütü bırakmıştı. 2011 yılının Ekim ayından sonra örgütü bıraktı. Ben ya beni ya da örgütü seç dedim, o da beni seçip örgütü bıraktı. Ben onlarla olmasını, sonunun onlar gibi olmasını istemediğim için bitmesini istedim. Benim eşim hasta, astım hastası. Benim çocuklarım baba, torunlarım dede hasreti çekiyordu. Herkes dede dedikçe, onlar da dede istiyorlardı. Ben de dedim ‘gitme, ya biz ya onlar’ dedim. İki seçeneği vardı, o da bizi seçti."
Kalkan, canlı bomba olmanın yanlış olduğunu vurgulayarak, "Kimse canlı bomba olmasın, yanlış. Kimsenin yüreği yanmasın, ben ona karşıyım. Yazık günah. Bende anayım, hiç kimsenin evladı ölmesin. Ben daha bir gün onların eylemine gitmemişim, ben çocuklara oğlum bırakın bunun sonu yok demişimdir. Onun için örgüt beni sevmez. Ben bir gün bile basın açıklamasına gitmedim, beni gördünüz mü? Benim 5 tane çocuğum var, onları hiç gördünüz mü? İyi bir şey olsaydı, kocam çocuklarını götürürdü. Oğlum var, 5 tane kızım var, ama eşim bir kere girmiş, pişman olmuş iki yıldır bıraktı" dedi.