Başbakan Yardımcısı Nurettin Canikli, Nuriye Gülmen ile Semih Özakça'nın göreve iade edileceği iddiasını yalanladı. Canikli ''göreve iade edilecekleri ya da edilmeleri gerektiği yönünde hiçbir açıklamamız olmamıştır" dedi.
Abone olBaşbakan Yardımcısı Nurettin Canikli, Nuriye Gülmen ile Semih Özakça'nın göreve iade edileceği iddialarına ilişkin olarak, "Söz konusu şahıslarla ilgili göreve iade edilecekleri ya da edilmeleri gerektiği yönünde hiçbir açıklamamız olmamıştır. Olamaz da zaten.” dedi.
AA muhabirinin sorularını yanıtlayan Canikli, kamudan ihraç edilenlerle ilgili bu ve buna benzer talepler olduğu zaman süreci incelemeye aldıklarını dile getirdi.
O YÖNDE BİR AÇIKLAMAMIZ OLMADI
Canikli, konuyla ilgili gelen talepler doğrultusunda araştırma ve inceleme yaptıklarını belirterek, "Söz konusu şahıslarla ilgili göreve iade edilecekleri ya da edilmeleri gerektiği yönünde hiçbir açıklamamız olmamıştır. Olamaz da zaten." ifadelerini kullandı.
Tarafların Kanun Hükmünde Kararname eki ile iade edilme taleplerine ilişkin değerlendirmelerde bulunan Canikli, şunları kaydetti:
OHAL KOMİSYONU ÇOK YAKINDA ÇALIŞMAYA BAŞLAYACAK
"Daha önce Kanun Hükmünde Kararname ekinde ihraç edildiği için yargı yolu kapalıydı. Fakat OHAL komisyonunun çok yakında çalışmaya başlayacağını, müracaatlarını ve itirazlarını OHAL komisyonuna yapabileceklerini, buradan sonuç alamazlarsa daha sonra yargıya gidebileceklerini, yargı yolunun açıldığını dile getirdik. Daha önce yargı yolu kapalıydı. KHK ile ihraç edildiği için yargıya gidemiyorlardı. Orada taleplerini yargıya aktaramıyor, savunma yapamıyorlardı. Ancak şimdi onun önü açıldı. Bu gelişme çerçevesinde açlık grevini sonlandırarak itirazlarını, yargı yolu da açık olmak üzere OHAL işlemlerini inceleme komisyonuna yapmaları çağrısında bulunulmuştur."
İADE VAADİNDE BULUNMAMIZ SÖZ KONUSU OLAMAZ
Canikli, bu ve benzeri talepleri olan kişilerin buraya itiraz edebileceklerini ifade ettiklerini vurgulayarak, "O şahıslarla ilgili de özellikle terör örgütleriyle irtibatlı ve iltisaklı olduklarını gösteren belgeler ve bilgiler söz konusuydu. Bu bilgiler ışığında bizim onlara iade vaadinde bulunmamız söz konusu olamaz. Dolayısıyla onlara iade noktasında söz verildiği veya o anlama gelecek açıklamalar yapıldığı şeklinde bilgi kesinlikle doğru değildir." değerlendirmesinde bulundu.