Ermeni Konferansı sinir harbi şeklinde geçiyor. Konuşmacılar ile bazı dinleyiciler arasında sözlü tartışmalar yaşandı. Cengiz Çandar da yumurtalardan nasibini aldı.
Abone olİstanbul Bilgi Üniversitesi Dolapdere Yerleşkesi'nde süren ''İmparatorluğun Son Döneminde Osmanlı Ermenileri: Bilimsel Sorumluluk ve Demokrasi Sorunları'' başlıklı konferansın ''Sorunlara Toplu Bakış'' başlıklı birinci oturumunda, konuşmacılar ile bazı dinleyiciler arasında sözlü tartışma yaşandı. Konferansın ilk oturumunun ''soru-cevap'' bölümüne geçildiği sırada, açılış konuşmalarına da sık sık müdahalede bulunan ve ABD'de lobi faaliyetlerinde bulunan ''Turkish Forum'' üyesi olduğunu ifade eden Fatma Sarıkaya söz aldı. Sarıkaya, ''Ermenilerin kaybı inkar edilmiyor. Ölülerimize hep birlikte ağlamamamız gerginlik çıkarıyor. Türk Devleti ile kavgası olanlara Ermeni vatandaşların ihtiyacı yok. Onlar mı tercih etti bunu? Bugün gördüğüm, araştırmacılar ile iddialarını ispat etme gereği görmeden politikacıları alet ederek oldubittiye getirmek isteyenler arasındaki gerginlik'' dedi. Fatma Sarıkaya, ayrıca Fransız üniformasıyla talim yapan Ermenilerin yer aldığı fotoğrafın bulunduğu belgeyi de gösterdi. Oturumu yöneten Prof. Dr. Ahmet İnsel ise Sarıkaya'ya müdahale ederek, ''Hanımefendi kendinizi küçük düşürmeyin'' dedi. -''MÜSLÜMAN KAYIPLARLA İLGİLİ DE SÖZ EDECEK MİSİNİZ?''- Dinleyiciler arasındaki Başbakanlık Devlet Arşivleri Genel Müdür Yardımcısı Mustafa Budak da, konuşmacılara, ''Türkiye'de resmi söylem ölümleri inkar etmiyor. Siz Müslüman kayıplarla ilgili de söz edecek misiniz?'' sorusunu yöneltti. Bu soru üzerine oturum konuşmacılarından Sabancı Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Halil Berktay, Türk ve Müslüman kayıplara da değinileceğini söyledi. Doç. Dr. Berktay, ''1915 tehcirine gelinceye kadar Ermeni ve Türk çeteleri arasında yerel ölçekli düşük yoğunluklu etnik savaş olduğunun bir gerçek olduğunu'' kaydederek, ''sadece Ermeni çetelerinin Türk köylerine saldırmadığını, Türk çetelerinin de Ermeni köylerine saldırdığını'' savundu. Doç. Dr. Berktay, 1915'te devletin emriyle yapılan tehcirde başka bir şey bulunduğunu belirterek, ''Devletin korumakla yükümlü olduğu tebasının bir bölümü üzerinde hükümlü olduğu kanuni himayeyi kaldırması ve 'bunlar meşru avdır' demesi olayıdır. 'Av sezonu açılmıştır' demesi olayıdır'' şeklinde konuştu. Mustafa Budak ise böyle bir şeyin olmadığını vurguladı. Bunun üzerine Berktay, ''Böyle bir şey var. Öyle evraklar var ki, bunların Teşkilat-ı Mahsusa aracılığıyla icra edilen gizli katliam emirlerinden söz ettiği son derecek açıktır'' dedi. Budak'ın tekrar yanıt vermesi üzerine Doç. Dr. Berktay, şunları kaydetti: ''Soruyu sordunuz, cevap verdim. Burada konuşmacı benim. Cevabı hazmedemiyorsunuz. 'Türk ve Müslüman kayıplarından ne haber' halet-i ruhiyesi öyle bir noktaya geldi ki; Yahudi soykırımında 6 milyon Avrupalı Yahudi öldü. Almanya 2. Dünya Savaşı sırasında 7.5 milyon kayıp verdi. Yahudi soykırımı tartışmaları sırasında Alman tarihçilerin 'Alman kayıplarından ne haber' dediğini duydunuz mu?'' -GAZETECİ-YAZAR CENGİZ ÇANDAR'A YUMURTALI SALDIRI- Bu arada gazeteci-yazar Cengiz Çandar, Bilgi Üniversitesi Dolapdere Yerleşkesi'ne girişinden önce basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Çandar, ''toplantının yapılmasının yapılmamasından daha iyi olduğunu'' vurgulayarak, ''konferansın engellenmiş olması halinde Avrupa Birliği (AB) görüşmelerinde Türkiye'nin önüne sorun olarak çıkarılacağını'' söyledi. ''Akademik içerikli olan toplantının daha sonra yapılan tartışmalarla farklı algılandığını ve siyasi bir şekle büründüğünü'' kaydeden Çandar, toplantıya katılan isimlerin de tarihçi kimliklerinin tartışılmaz ve ''Bu konuyu tarihçiler tartışsın'' yaklaşımına uygun olduğunu bildirdi. Konuşmasının ardından yerleşkeye girmekte olan Çandar'a, dışarıda bekleyen protestoculardan bazıları yumurta ve domates attılar. Atılan yumurtalardan ikisi Çandar'ın sırtına isabet etti.