Yaklaşık 5 dakika süren kan donduran saldırıda, çevrede bulunanlar müdahale etmedi..
Abone olŞanlıurfa'da da Balıklıgöl'ün giriş kısmındaki Hasan Paşa Camisi avlusunda, dün işlediği cinayetle ilgili gözaltına alınan 24 yaşındaki Veysel Yılmaz’ın, “İçimden geldi öldürdüm” dediği 77 yaşındaki Enver Keskin’i bıçaklayıp başında ölmesini beklediği, ardından da kanlı ellerini çeşmede yıkadığı cep telefonu kamerasıyla kaydedildi. Yaklaşık 5 dakika süren bu saldırı sırasında çevrede bulunan hiçkimsenin de olaya müdahale etmediği görüldü.
Şanlıurfa’da Veysel Yılmaz, bilinmeyen bir nedenle tartıştığı Enver Keskin’i, dün öğle namazı sırasında cami avlusunda göğsünden ve boğazından bıçaklayarak öldürmesi, namazdan çıkan cemaatten bir kişi tarafından cep telefonu kamerasıyla kaydedildi. Saldırgan Veysel Yılmaz, göğsünden ve boğazından bıçakladığı Enver Keskin’i saldırıyla yere yıktı. Öfkesi dinmeyen Veysel Yılmaz, elindeki bıçakla yaralının başında bir süre dönüp durdu. Bıçağı yaralı Keskin'in başına sık sık doğrultan Yılmaz, “Seni içimden öldürmek geçti” diye bağırdı.
Boğazından ve göğsünden aldığı bıçak darbesiyle yaralanan Enver Keskin ise yerde, kanlar içinde çevreden toplananlardan yardım istedi. Güçlükle ölmek üzere olduğunu anlatmaya çalışan Keskin’in haykırışları, cami avlusunda toplananların sayısı artırdı. Bu sırada Enver Keskin’in öldüğünü anlayan bıçaklı saldırgan Yılmaz, cami avlusundaki çeşmeye giderek kanlı ellerini yıkadı.
Veysel Yılmaz elini yıkayıp tekrar çeşmeden cesedin başına gelirken, vatandaşların ihbarı üzerine olay yerine bir polis memuru geldi. Polis elinde bıçak bulunan Veysel Yılmaz’ı gözaltına almak için önce bir el havaya uyarı ateşinde bulundu. Ardından yanına yaklaşarak Veysel Yılmaz’ı ani bir hareketle yere yatırıp kelepçeleyerek gözaltına aldı. Aşırı kan kaybeden Keskin’in için sağlık görevlileri olay yerine çağrıldı. Ancak tüm müdahaleye rağmen yaşlı adam kurtarılamayarak, hayatını kaybettiği tesbit edildi.
Polis tarafından gözaltına alınarak, Asayiş Şube Müdürlüğü’ne sorgulanmaya götürülen Veysel Yılmaz’ın verdiği ilk ifadesinde, “Balıklıgöl’de dolaşırken bu kişi yanıma geldi. Bana birlikte müsait bir yere gitme teklifinde bulundu. Yolda yürürken kendisinden şüphelendim, bu sırada içimden de onu öldürme isteği uyandı. Ben de kalbimin sesini dinledim ve yanımdaki bıçak ile öldürdüm” dediği öğrenildi.
SEVDİĞİNE KAÇTI, AİLESİNE ATTIĞI YALANLA ORTALIĞI AYAĞA KALDIRDI
Kocaeli’nin Dilovası İlçesi’ndeki Tavşancıl Marshall Çok Programlı Lisesi 2'nci sınıfta okuyan ve 10 gün önce ortadan koybolan 17 yaşındaki E.K. bulundu. Güvenlik kameraları incelendiğinde olay günü okuldan herkes gittikten sonra çıktığı görülen E.K.'nın, babasına cep telefonundan, “Baba beni kurtar” mesajı geçip, aralarında soyadı benzerliği olan 20 yaşındaki Mümtaz K. ile birlikte evlenmek amacıyla Muğla'ya kaçtığı ortaya çıktı. Ancak gazetelerde haberler çıkınca paniğe kapılan Mümtaz K.'nın yakınları, E.'yi getirip ailesine teslim etti.
Gebze’de oturan ve kızlarının bulunması için çaba harcayan Fatma ve Mustafa K. çiftinin başvurusu üzerine harekete geçen polisler, okulun güvenlik kameralarını inceledi. İncelemede genç kızın servis araçları ve diğer öğrenciler gittikten sonra çevresini kontrol ederek okuldan çıktığı tesbit edildi. Bunun üzerine genç kızın bilerek kaçtığı ve babasına da yanıltmak için cep telefonundan “Baba beni kurtar. Önümü kesip, bıçak çektiler” mesajını geçtiğini belirlendi.
E.’nin ortadan kaybolmasının ardından gazetelerde yayınlanan haberler üzerine, baba Mustafa K.’ya gelen bir telefon olayı aydınlattı. E.’nin Hereke’de oturan ve akraba olmamalarına rağmen aynı soyadı taşıyan 20 yaşındaki kayınbiraderi Mümtaz K. ile birlikte evlenmek amacıyla anlaşarak kaçıp Muğla’ya geldiğini söyleyen bu kişi, onları evlendirmek istediklerini söyledi. Ancak aile karşı çıkınca polis de devreye girdi ve genç kız bugün öğle saatlerinde Mümtaz K. ve yakınları ile birlikte Gebze’ye getirildi.
Lise ikinci sınıfa giden ve 18 yaşına da Mart ayında girecek olan E.K. ile Mümtaz K.’nın, bilgisayarda sanal ortamda soyadı benzerliği sayesinde tanıştıkları ve bir süre görüştükten sonra aşık olup evlenmek amacıyla kaçtıkları anlaşıldı. E.’nin 18 yaşına Mart ayında gireceğinden kaçtığı gencin ailesinin de kızı Mart ayına kadar saklayıp o tarihte nikah yapmayı planladığı da ortaya çıktı.
E.’nin okulu olduğunu söyleyen aile fertleri ise, “Kızımız liseye gidiyordu. Keşke isteseydiler. Bize de Mart ayına kadar kızı saklayıp sonra nikah yapmayı planladıklarını söylediler. Bu nasıl bir anlayış” derken, baba Mustafa K. ile anne Fatma K.’ın da bu yüzden sağlık sorunları yaşadıkları belirtildi. Mümtaz K. gözaltına alınırken, soruşturma sürüyor.
ÇALINTI TAKSİ İLE TECAVÜZ DEHŞETİ
Kerem Ş. (19), Aydın'ın Kuşadası ilçesinden çaldığı öne sürülen ticari taksiyle Balıkesir'in Bandırma ilçesine geldi. Kerem Ş'nin kullandığı çalıntı otomobile, Aksakal köyünde oturan evli ve bir çocuk annesi hemşire E.D (34), müşteri olarak bindi.
Kerem Ş, maaşını çekmek için Bandırma'ya gitmek istediğini söyleyen E.D'ye, “İleride trafik uygulaması var. Evraklarım da eksik. Bu nedenle Bursa'nın Karacabey ilçesine bağlı Danişment köyünden dolaşarak Bandırma'ya gidebiliriz” dedi.
Bir süre Danişment köyü yolunda ilerleyen Kerem Ş, daha sonra aracı durdurarak hemşire E.D'ye tecavüz etti. Tecavüz olayının ardından E.D'nin başına taşla vuran zanlı, aynı araçla olay yerinden kaçtı.
Hemşire E.D'nin durumu cep telefonuyla güvenlik güçlerine bildirmesinin ardından olay yerine gelen jandarma ekipleri, genç kadını Karacabey Devlet Hastanesine kaldırdı.
E.D'nin, aracın kapısında “Murat Taksi” yazdığını söylemesi üzerine harekete geçen jandarma ekipleri, Aydın'ın Kuşadası ilçesinden çalınan aracı, İzmit'te terk edilmiş halde buldu.
Araçta yapılan parmak izi incelemesinden sonra aracı Kerem Ş'nin çaldığını ve tecavüz olayını da bu kişinin gerçekleştirdiğini belirleyen jandarma ekipleri, zanlıyı İzmit'te bir başka otomobili çalmaya çalışırken suçüstü yakaladı.
Daha önce Muğla'nın Fethiye ilçesinde de otomobil çaldığı anlaşılan zanlı, sorgulamasının tamamlanmasının ardından çıkarıldığı nöbetçi mahkemece tutuklandı.
GÖRENİ KAHREDEN MANZARA
Kahreden manzara!
Denizli'de, sobadan sızan karbonmonoksit gazından zehirlenen iki çocuk ölürken anneleri hastaneye kaldırıldı.
Denizli'de, sobadan sızan karbonmonoksit gazından zehirlenen iki çocuk ölürken anneleri hastaneye kaldırıldı. Çocukların yataklarındaki görüntüsü yakınlarını ağlattı.
Olay, Dokuzkavaklar Mahallesi'nde bir evde meydana geldi. Binanın birinci katında oturan Maviş ailesinin reisi Atakan Maviş, çalıştığı işyerinden izin alarak Çivril ilçesine bağlı Çağlayan köyüne gitti. Bugün öğle saatlerinde eve gelen görümce Nurten Özarslan da içeriden kimsenin sesinin gelmediğini görünce 112 Acil Servis'e haber verdi. Olay yerine gelen polis ve 112 Acil ekipleri kapının camını girerek içeriye girince kahreden manzarayla karşılaştılar.
Sobadan sızan gazdan zehirlendikleri tespit edilen anne Aysun Maviş (30) ile çocukları Osman (5) ve Beyza (2)'ya olay yerinde müdahale edildi. Çocukların hayatını kaybettiği tespit edilirken, anne Aysun Maviş de ambulansla Denizli Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı. Aysun Maviş'in sağlık durumunun ciddi olduğu ve yoğun bakıma kaldırıldığı öğrenildi. Olayın duyulması üzerine yakınları ve komşuları eve akın etti. Dede Osman Maviş, torunlarının hayatını kaybettiğini duyunca feryat edip gözyaşı dökerken, teyzeleri büyük şok yaşadı.
Osman ve Beyza'nın sobanın bulunduğu odadaki görüntüleri yürek dağladı. Divanın üzerindeki yatağında yatan Beyza ile yerdeki yatakta yatan ağabeyi Osman'ın cesetleri, savcının gerekli incelemelerini tamamlamasının ardından otopsi için Pamukkale Üniversitesi morguna kaldırıldı. Çocukların cenazesi tek tabuta konuldu.
Olayı duyan baba Atakan Maviş de köyden dönerek evine koştu. Yakınlarının teselli etmeye çalıştığı baba, daha sonra hastanede tedavi altına alınan eşinin yanına gitti.
Polis evin çevresinde güvenlik önlemleri aldı.
13 YAŞINDAKİ KIZLA İLİŞKİYE GİRDİ
13 YAŞINDAKİ KIZLA İLİŞKİYE GİRDİ
Eskişehir'de, ilköğretim öğrencisi bir kız çocuğuyla ilişkiye girdiği iddia edilen genç tutuklandı.
İddiaya göre, kent merkezinde kavga eden E.B. ile O.Ö. (20) birbirlerinden şikayetçi olmaları üzerine ifadeleri alınmak üzere Kurtuluş Polis Merkezi'ne götürüldü. E.B.'nin ifadesinde, 13 yaşındaki ilköğretim öğrencisi kızı S.B.'ye ait cep telefonuna gelen mesajlardan onun bir erkekle ilişkiye girdiğini öğrendiklerini belirterek, ''Şüpheli O.Ö. ile buluştuk. Kızımla evlenmesi gerektiğini söyledim. Olumsuz cevap alınca, aramızda kavga çıktı'' dediği öğrenildi.
Şüpheli O.Ö'nün ise, S.B. ile rızasıyla kendi evi ile onun evinde iki kez ilişkiye girdiğini itiraf ettiği öne sürüldü. Sorgusunun ardından ''reşit olmayan kızla ilişkiye girmek'' suçundan mahkemeye sevk edilen O.Ö. tutuklanarak cezaevine gönderildi.
HANGİ ANNE ÇOCUKLARI İÇİN BUNU YAPMAZ Kİ
Çukurca ilçesi Kavaklı köyünden göç ederek Biçer Mahallesi'ne yerleşen 4 nüfuslu Daş ailesinin evinde, şiddetli rüzgar sonucu soba bacasında çıkan kıvılcımlar nedeniyle yangın çıktı.
Akşam saatlerinde çıkan yangında evi bir anda alevler içinde kalan 2 çocuk annesi 26 yaşındaki Esma Daş, odada kalan 4 yaşındaki oğlu Onur Daş'ın çığlıkları ile karşılaştı. Ölümü göze alan anne Daş, alevlerin içine girerek çocuğunu kurtarmayı başardı. Ancak kendisi çeşitli yanıklarla ağır yaralar aldı. Her iki elli ve yüz kısmı tamamen yanan anne mahalle sakinlerinin yardımıyla olay yerine çağrılan ambulansla hastaneye kaldırıldı. Evi saran alevleri söndürmeye gelen itfaiye ekibi ise mahalleye yol gelmediği için yangına müdahale edemedi. Yangın mahalle sakinlerinin yardımıyla söndürüldü. Ancak evde büyük maddi hasar meydana geldiği belirtildi.
İşsiz olan baba Mehmet Daş, kendisinin o sırada dışarıda olduğunu, geldiğinde ise evi alevler içinde gördüğünü belirtti. Daş, "Evi alevler sarınca eşim ölümü göze alarak odada bulunan çocuğumuzu kurtardı. Komşularımız elle su taşıyarak yangını söndürdüler. Evimizde büyük maddi hasar meydana geldi. Geceyi ise komşularımın evinde geçiriyorum" dedi.
Mahalle Muhtarı Ramazan Sevi ise, yangının ise akşam saatlerinde çıktığını belirterek, fakir olan ailenin her şeylerini kaybederek daha da mağdur olduğunu söyledi. Daş ailesinin komşuları ise evin içinde yanan halı ve yorganları bir tarafa çekerek evin içini temizlemeye çalıştılar.
FEDAKAR ANNE ÖLÜMDEN DÖNDÜ
Anne Esma Daş ise, rüzgar nedeniyle sobada çıkan kıvılcımların yangına sebep olduğunu, alevler içinde bağıran çocuklarını kurtardığını söyledi. Çocuklarını kurtarırken her iki eli ve yüzünün tamamının yandığını ifade ederek, canlarını zor kurtardıklarını belirtti. Evleri yandığı için mağdur olduklarını anlatan anne Daş, geceyi ise komşularında geçirdiklerini belirterek, yeniden evlerine kavuşmak için yetkililer ile hayırsever vatandaşlardan yardım talebinde bulundu.
BOŞ TABUTA CENAZE NAMAZI BİLE KILDILAR
[PAGE]
Kırşehir’de cenaze bulunan tabut karıştırılınca, boş tabuta cenaze namazı kılındı. Defin için köye götürülen tabutun boş olduğu, ölenin çocuklarının, babalarını son bir kez görmek istemeleri üzerine anlaşıldı.
Alınan bilgiye göre, Karaova Köyü nüfusuna kayıtlı olan ve Ankara’da hayatını kaybeden Necati Albayrak’ın cenazesi Mucur’a getirilerek Çarşı Camii’nin morguna konuldu. Öğle namazı sonrası cenaze namazı kılmak için hazırlık yapan yakınları, Albayrak’ın cenazesinin bulunduğu tabut yerine boş tabutu musallaya taşıdı.
Namazın ardından, içinde cenaze olduğu zannedilen boş tabut cenaze aracına konularak defnedilmek üzere Hacıbektaş ilçesine bağlı Karaova Köyü’ne götürüldü. Burada, tabutu omuzlarına alan vatandaşların, tabutun hafifliğini, "rahmetlinin günahlarının azlığına" yordukları ifade edildi.
Yanlışlık, Albayrak’ın çocuklarının cenazeyi görmek istemeleriyle fark edildi. Tabutun boş olduğunu gören Albayrak’ın yakınları kısa süreli şok yaşadıktan sonra tekrar Mucur’a giderek Necati Albayrak’ın cenazesini köye getirdi.
MUHTAR ANLATIYOR-
Karaova Köyü Muhtarı Turgut Ünal, AA muhabirine yaptığı açıklamada, olayın Mucur’da Çarşı Camii morgunda tabutların karıştırılması nedeniyle yaşandığını anlattı.
Köye gelen ilk tabutun boş olduğunun anlaşılmasının ardından bu kez "doğru tabutun getirildiğini" ifade eden Ünal, şunları söyledi: "Morgdan yanlışlıkla boş tabutu alan cenaze yakınları, cenaze namazını kılmışlar. Daha sonra tabut köyümüze geldikten sonra çocukları, Necati Albayrak’ın cenazesine son bir kez bakmak istedi, ancak tabutun boş olduğu görülünce herkes şok yaşadı. Yanlışlığın fark edilmesiyle tekrar Mucur’a gidilerek Albayrak’ın cenazesinin olduğu tabut getirildi. Bu kez mezarlıkta köy halkımızla birlikte cenaze namazı kıldık, daha sonra da cenazeyi defnettik."
Midesinde unutulan hortumla büyüdü
Kahramanmaraş’ta, karın ağrısı şikayetiyle hastaneye götürülen çocuğun midesinden, 6 yıl önceki ameliyatta unutulan serum hortumu çıktı.
AA muhabirinin edindiği bilgiye göre, 6 yaşındaki Beytullah Karasu, midesinin ağrıdığını söylemesi üzerine babası Mehmet Karasu tarafından Kahramanmaraş Yenişehir Devlet Hastanesine götürüldü. Muayene edilen çocuk, apandisit şüphesiyle Kahramanmaraş Kadın Doğum ve Çocuk Hastanesine sevk edildi.
Hastanede yapılan tetkikler sonucunda, Beytullah Karasu’nun midesinde serum hortumu olduğu belirlendi ve çocuk, hortumun çıkarılması için Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi Tıp Fakültesi Araştırma ve Uygulamam Hastanesine gönderildi.
Baba Mehmet Karasu, 4 aylıkken Kahramanmaraş Devlet Hastanesine götürdüğü oğlunun "doğuştan cücelik hastası" olduğu belirtilerek ameliyat edildiğini söyledi.
Beytullah Karasu’nun beyninde oluşan suyun hortum takılarak midesine boşaltıldığını ifade eden baba Karasu, "Bu hortumun bir parçasının midede unutulduğunu söylediler. çok şaşırdım. Oğlum midesindeki hortumun alınması için pazartesi günü ameliyat edilecek" dedi.
Karasu, oğlunun midesinde serum hortumu unutulması olayının sorumlularının cezalandırılması için Kahramanmaraş Cumhuriyet Başsavcılığına dilekçe verdiğini de bildirdi.
BU HALDE YAKALANDI
BU HALDE YAKALANDI
Sarp Sınır Kapısı'ndan Türkiye giriş yapan bir kadının vücuduna sarılı halda, çeşitli markalarda 127 paket sigara ele geçirildi.
Gürcistan'dan Türkiye'ye yaya olarak geçmek için dün Sarp Gümrük Kapısı'na gelen Gürcistan uyruklu 49 yaşındaki Zeinab Bedinadze'nin, polis ve gümrük işlemleri sırasında, vücudunun görünüşü ve yürüyüşünden şüphelenen Hopa Kaçakçılık İstihbarat ve Narkotik Gümrük Muhafaza Müdürlüğü ekipleri, arama yapmak istedi.
Hizmet binasına davet edilen Bedinadze'nin üzerine arayan bayan bir memur, birkaç kat elbise giyen kadının üzerindekileri çıkarmaya başlamasıyla, şaşkınlığa uğradı.
Bedinadze'nin, göğüs kısmına, beline sardığı şalın ve altına giydiği uzun çorabın içine, değişik markalarda, 127 paket sigara saklayarak, Türkiye'ye sokmaya çalıştığı anlaşıldı.
Bir başka kaçakçılık olayında da, işlemleri sırasında durumundan şüphelenilen Zaide Nizharadze (62) adlı kadın üzerinde yapılan aramada, vücuduna sarılı halde 29 adet kadın kazağı ele geçirildi.
Her iki kaçakçılık olayında ele geçirilen mallara el konulurken, kadınlar hakkında yasal işlem başlatıldı.
Yetkililer, Gürcistan'da yaklaşık 2 lira değerinde olan sigaraların, kaçak olarak Türkiye'ye sokularak, 5-6 liraya satıldığını, son zamanlarda bu tür kaçakçılık olaylarında artış olduğunun gözlendiğini söyledi.