Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'ndan Kod-29 açıklaması: Sayılarda azalış da söz konusu
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Çalışma Genel Müdürü Nurcan Önder, pandemi döneminde fesih kısıtının istisnaları arasında yer alan ve SGK'ye işçinin "ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan haller"den çıkarıldığını bildiren Kod-29'a ilişkin önemli açıklamalarda bulundu.
Abone olÖnder, Türk-İş tarafından gerçekleştirilen "Salgın Döneminde Uygulanan Sosyal Politikaların Yol Açtığı Sorunlar ve Çözüm Önerileri" konulu çevrim içi seminerin açılışında yaptığı konuşmada, salgının en çok çalışma hayatını etkilediğini söyledi.
Salgının yayılmasını engellemek amacıyla alınması gereken önlemlerin, esnek çalışma modellerini öne çıkardığını belirten Önder, "Bu çalışma şekli evden çıkmakta zorluk yaşayan engelliler ve bakım sorumluluğu bulunan kişilerin de çalışma hayatına katılımı konusunda önemli bir sosyal politika aracı. Bu yönüyle aslında tüm taraflar açısından çerçevesi belirtilmek şartıyla kazan kazan durumunun da söz konusu olduğunu söyleyebiliriz. Uzaktan çalışma, zaman ve mekandan bağımsız bir çalışmaya imkan sağlamakla birlikte, uzaktan çalışanlar eşitlik ilkesi çerçevesinde iş yerinde çalışanlarla aynı haklara sahip." diye konuştu.
Önder, işverenlerin, işten çıkarılan işçiyi SGK'ye bildirirken kullandıkları ve "ahlak ve iyi niyet kurallarına aykırı davranış nedeniyle işten çıkarma" anlamına gelen Kod-29 uygulamasına ilişkin şöyle konuştu:
"Kod-29'un, fesih yasağı döneminde işverenlerce işçiyi mağdur edecek şekilde kullanıldığı söylendi. Daha önceki dönemle fesih yasağı olan dönem arasındaki Kod-29'dan çıkışları karşılaştırdık, fesih yasağı olmayan dönemde 17 bin çalışana Kod-29'dan çıkış yapılırken, fesih kısıtı olan dönemde bu sayının 15 bin civarında olduğunu gördük. Aslında sayılarda artış dışında bir azalış da söz konusu. Ama tabii ki her işten çıkış feshi kendine özel. Tek tek incelenmesi lazım.
Haksızlıklar yapıldıysa tabi ki giderilmesi lazım ama bizim SGK'den aldığımız raporlar, aslında (Kod-29'un) bu dönemde abartılı olarak kullanılmadığı yönünde.
"Borçla geçen süreler için etkin düzenlemelere ihtiyaç vardı"
Türk-İş Genel Eğitim Sekreteri Nazmi Irgat da Türkiye'de salgının başından itibaren 1,5 yıl kapalı kalan iş yerleri olduğunu, salgın boyunca yaklaşık 6 milyon işçinin kısa çalışma ve ücretsiz izin uygulaması ile karşılaştığını ve nakdi destek aldığını belirterek, milyonlarca esnaf ve bağımsız işçinin çok ciddi gelir kaybına uğradığını söyledi.
Salgın döneminde uzaktan çalışmanın hızla yaygınlaştığını ifade eden Irgat, evden çalışan bazı işçilerin internet, ısınma, elektrik ve diğer giderlerini kendi cebinden karşılamak zorunda kaldığını dile getirdi.
Borçla geçen süreler için etkin düzenlemelere ihtiyaç olduğunu vurgulayan Irgat, "İşçiler bunu beklemektedir. Kısa çalışma ve ücretsiz izin dönemindeki sürelerin, işçinin kıdem ve ihbar tazminatı ile yıllık ücretli izin hesabında dikkate alınıp alınmayacağı yönünde belirsizlik de bulunmaktadır. Bu belirsizlik ortadan kaldırılmalıdır. Bu yapıldığında yargı da rahatlayacaktır." değerlendirmesinde bulundu.
Irgat, Kod-29 uygulamasının da işçiyi son derece mağdur ettiğini belirtti.
Salgın döneminde bazı işverenlerin işçinin hak ve iyi niyet kurallarına aykırı davrandığını ileri sürerek iş sözleşmesini feshettiğini dile getiren Irgat, şöyle konuştu:
"Yüzbinlerce işçi bu şekilde tazminatsız işten atılmıştır. Özel sektörde örgütlenme mücadelesine girilen hemen hemen bütün iş yerlerinde Kod-29 adı altındaki uygulamayla büyük mağduriyetlere yol açıldı, işçiler tazminatsız ve işsizlik fonundan faydalanmadan işten atıldı. Şimdi yargıda ne kadar devam edecek onu da takip edeceğiz. Bu mağduriyeti giderecek önlemlerin de bir an önce alınması gerekiyor."