Bir taraftan kıdem tazminatında reforma hazırlanılırken, diğer taraftan da 2023 yılına kadar madencilik, demir-çelik, çimento gibi yıpranma payı yüksek sektörlerde iş kolu veya meslek esaslı tamamlayıcı emeklilik modeli uygulanacak. Yeni modelde hem çalışan hem de işveren sisteme katkı yapacak.
Abone olMeclis’ten geçen ve Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sisteminin ilk kalkınma planı olan 2019-2023 dönemini kapsayan 11. Kalkınma Planı kapsamında 2023’e kadar tamamlayıcı emeklilik sistemine geçilecek. Bahsedilen tamamlayıcı emeklilik, benzerlik gösterse de Bireysel Emeklilik Sisteminden (BES) farklı bir sistem. 11. Kalkınma Planında bu konuda iki önemli adım atılacak. Birincisi, sosyal tarafların mutabakatıyla kıdem tazminatı reformu gerçekleştirilecek ve kıdem tazminatında fonlu sisteme geçilecek.
Tamamlayıcı emeklilik kurumları kapsamı genişletilecek
İkincisi ve daha önemlisi ise kişilerin emeklilik gelirlerinin artırılması için kamu emeklilik sistemi dışındaki diğer emeklilik sistemlerine katılımın teşvik edilecek olması. bu kapsamda da tamamlayıcı emeklilik kurumlarının kapsamı genişletilerek; sektör, iş kolu veya meslek esaslı tamamlayıcı emeklilik kurumları güçlendirilecek. bu yapılırken de iş kolu veya meslek esaslı tamamlayıcı emeklilik kurumları arasında başarılı olmuş modeller örnek alınacak.
Peki, nedir mesleki emeklilik modeli?
Aslında tamamlayıcı emeklilik konusu bir süredir gündemde. Hatta 2017’de çalışanların BES’e girişine imkan sağlayan otomatik katılım uygulaması ile tamamlayıcı emekliliğe ilk adım atıldı ve otomatik BES’in daha da gelişmesi için sene sonuna kadar yeni değişiklikler de yapılacak. Ancak 11. Kalkınma Planında bahsedilen iş kolu ve meslek esaslı tamamlayıcı emeklilik BES’ten farklı bir uygulama olacak. Mesleki emeklilik dünyanın birçok ülkesinde riskli, yıpranma payı yüksek olan mesleklere yönelik uygulanan bir model ve kimi ülkelerde zorunlu, kimi ülkelerde ise isteğe bağlı sisteme giriliyor.
Modelin içeriği kesin değil
Öğrendiğime göre bizde de madencilik, kimya, demir-çelik, çimento, alüminyum gibi yıpranma payı yüksek sektörlere yönelik; hem çalışanın hem de işverenin ortaklaşa primlere katılacağı mesleki emeklilik sistemi geliştirilmesi planlanıyor. Model geliştirilip, uygulama başladıktan sonra bu mesleklerde çalışanların, emekliliklerinde aktif çalıştıkları dönemde aldıkları maaş kadar maaş alması sağlanmış olacak. Yine öğrendiğime göre mesleki emeklilik sistemine devlet de bir ölçüde destek olacak. Ancak henüz modelin içeriği, hangi meslek grubundan başlanacağı ve devlet desteğinin kapsamı net değil.
Örnek, OYAK modeli mi?
Yeri gelmişken mesleki emeklilik sisteminde başarılı olmuş modellerden biri Ordu Yardımlaşma Kurumu (OYAK). Nitekim 11. Kalkınma Planında da işkolu veya meslek esaslı tamamlayıcı emeklilik kurumlarının iyi uygulama örnekleri doğrultusunda geliştirilmesi ve yaygınlaştırılması öngörülüyor. OYAK ise, üyelerine emeklilik, vefat, maluliyet konularında ek destek sağlamak üzere yıllar önce kurulmuş ve başarıyla yürütülen tamamlayıcı mesleki emeklilik modeli.
Neden, son yıllarda tamamlayıcı emeklilik sürekli gündemde ve 2023’e kadar da bir taraftan BES geliştirilmeye çalışılırken, diğer taraftan da mesleki emeklilik modelleri uygulanmaya çalışıyor? İşin aslı, çalışanların emeklilikte makul bir maaş alabilmesi için mevcut kamu emeklilik sisteminin zorunlu olacak başka emeklilik modelleri ile de desteklenmesi gerekiyor. Çünkü bugün emekliler çalışırken kazandıkları ücretin ortalama aylık kazancın yüzde 50’si kadar emekli aylığı alabiliyor.
SGK bütçeden daha az pay alacak
11. Kalkına Planında, sosyal güvenlik sistemine yönelik hedeflerde de dikkat çekici. Hürriyet'ten Noyan Doğan'ın haberine göre, Sosyal Güvenlik Kurumuna (SGK), bütçeden yapılan transferin 2023’e kadar azaltılması öngörülüyor. 2018 yılında SGK’ya bütçeden GSYH’nın yüzde 4’ü kadar para transfer edildi. Bu da geçen yıl SGK’ya 148 milyar liralık bir transfer anlamına geliyor. 2018 yılında aktif/pasif oranı 1.73 olarak gerçekleşti. Bu da 1.73 çalışan, bir emekliyi finanse ediyor demek.
Sosyal sigorta kapsamı yüzde 92 olacak.
Geçen sene SGK’nın prim tahsilat oranı yüzde 82.9 ve nüfusun yüzde 85.6’sı sosyal güvenlik kapsamında. Kalkına Planına göre de 2023’e kadar SGK’ya bütçeden yapılan transfer yüzde 3.2’ye düşürülecek. 2018 yılında bütçeden aktarılan transfer oranı yüzde 3.2 olsaydı, 118.4 milyar lira kaynak aktarılmış olacaktı ki, bu da yaklaşık 30 milyar liralık tasarruf anlamına geliyor. 2023’e kadar da aktif/pasif oranı 1.90’a çıkacak. Yani, 2023’te, 1.90 çalışan bir emekliyi finanse edecek. Yine önümüzdeki 4 yılda SGK’nın topladığı primler yüzde 88.1’e yükseltilecek; sosyal sigorta kapsamı da yüzde 92 olacak.
Peki, bunlar nasıl olacak?
Plana göre kayıt dışı istihdama yönelik ciddi mücadele başlatılacak. Kayıtsız istihdamın yüksek olduğu sektörler belirlenip, bu sektörlere yönelik yeni uygulamalar yapılacak. Çiftçiler ve mevsimlik çalışanlar gibi yılın belirli dönemlerinde gelir elde edenlere yönelik özel prim ödeme dönemleri belirlenecek.