Suikast girişimi ile ilgili istihbarat, ihaleden aylar önce eski Başbakan Mesut Yılmaz'a ulaştırıldı.
Abone olMilliyet Gazetesi'nden Saliha Çolak ile Tolga Şardan'ın haberine göre, Alaattin Çakıcı ile Erol Evcil'in, Türkbank ihalesi sırasında, Mesut Yılmaz başbakanlığındaki 55. hükümeti 'yolsuzlukları himaye eder' durumda göstermek için bir bakan ya da milletvekiline suikast planladığı ortaya çıktı Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Daire Başkanı Sabri Uzun, Alaattin Çakıcı'nın Türkbank ihalesi sürecinde hükümetin otoritesini zedelemek amacıyla "topal" diye andığı bir siyasetçiye TBMM'de suikast düzenleme hazırlığında olduğunu, bu bilginin ihaleden aylar önce eski Başbakan Mesut Yılmaz'a da ulaştırıldığını açıkladı. Uzun, Yılmaz ve eski Devlet Bakanı Güneş Taner'in 3 Ağustos 1998'de yapılan "Türkbank ihalesine fesat karıştırdıkları" iddiasıyla Yüce Divan'da yargılanması istemiyle kurulan soruşturma komisyonuna 14 Nisan'da bilgi verdiği sırada Çakıcı ve Erol Evcil hakkında bir istihbarat notu sundu. Tutanaklara geçen notta, ikilinin, 55. hükümeti (ANASOL-D) yolsuzluklara bulaşanları himaye eden ve kendini koruyamaz bir durumda göstermek amacıyla bir hükümet mensubunu yaralamayı veya öldürmeyi planladıkları iddia edildi. Notta ikilinin kendilerini güçlü göstermek için "topal" ismiyle ifade ettikleri milletvekili veya güçlü bir siyasetçiyi hedef seçtikleri belirtildi. Notta şöyle denildi: "Çakıcı ve Evcil'in ANAP'lı milletvekili ya da bakan düzeyinde bir şahsiyete TBMM'de silahlı saldırı şeklinde eylem planladıkları ve tetikçi grup oluşturdukları, istihbarat ve finans desteğinin Evcil tarafından sağlanacağı, Çakıcı'nın eylemlerden ailesi ve kardeşlerinin zarar görebileceği düşüncesiyle yurtdışına çıkarma gayretine girdiği, bu amaçla pasaport ve ABD'ye vize alımı hususunda girişimlerde bulunduğu yolunda istihbari kaynaklı bilgilere ulaşılmıştır." Evcil banka almak istiyordu Bir Galatasaray maçı sırasında Yılmaz'a da ulaştırılan notta, Evcil'in ekonomik hareket alanlarını artırmak, para transferlerini hukuki işlemler çatısı altında yapmak için banka sahibi olmak istediği belirtilerek "Bu faaliyetlerin önümüzdeki süreçte ülkemizin ekonomik ve siyasi çıkarları açısından devlet güvenliğini tehdit eder nitelikte boyut kazanacağı düşünülmektedir" denildi. Çetenin çökertilmesi için "Kamu bankalarına kredi borçlarının tahsili, şirketleri üzerindeki denetimlerin artırılması yoluyla çetenin maddi finans yollarına büyük ölçüde darbe vurulabilecektir. Paranın Çakıcı ailesi üzerine yatırıldığı düşünüldüğünde kapsam geniş tutulmalıdır. Bu kişilerin MİT gibi kurumlardaki bağlantıları kesilmelidir" önerisinde bulunuldu. Notu kimin hazırladığını bilmediğini kaydeden Uzun, normalde istihbaratın, kendilerinden geçtikten sonra yukarıya gönderildiğini, ancak notta tersine bir işleyiş olduğunu belirtti. Uzun, notun doğrudan Başbakan'a, ardından Emniyet Genel Müdürü tarafından istihbarat dairesine daha sonra İstanbul emniyetine iletildiğini kaydetti. Çakıcı isim takmayı sever Komisyonun, "Topal kim, Yaşar Dedelek mi? (Dönemin ANAP milletvekili)" sorusuna Uzun şu yanıtı verdi: "Kim olduğunu bilmiyorum. Çakıcı'nın isim takma alışkanlığı var. Kimisine 'Yılmaz Sunal' diyordu, kimisine 'Kadın'. Burada 'Topal' diye kimi kastetti bilmiyorum. Kendi aralarında argoları çoktur. İrtibatlı oldukları kişilere bağlı oluyor, yani bu genel bir isim değil, kastedilen kişinin özelliğine bağlı değildir." Türkbank ihalesi yakından izlendi Uzun, 3 Ağustos notunu doğruladı Uzun, Başbakanlık'ta "kaybolduğu" kamuoyuna da yansıyan Türkbank ihalesiyle ilgili Çakıcı bağlantısını ortaya koyan başka bir bilgi notunu da kendisinin hazırladığını kaydetti. Evrakı 4 Ağustos 1998'de Başbakanlık'ta memur İbrahim Oktay'ın teslim aldığına ve bu memurun daha sonra terfi ettirildiğine dikkat çeken Uzun, evraka ilişkin diğer sorulara "Yani sorunuzun cevabı bu tasarrufta var" yanıtını verdi. İhale sürecini yakından takip ettiklerini bildiren Uzun, istihbarat raporlarına göre 170 milyon dolar değeri olan Türkbank'ın ihalesinden 600 milyon dolar gibi bir sonuç çıkmasına şaşırdığını anlattı. Ünlüler dinlemeye takıldı Alaattin Çakıcı'nın yurtdışına kaçışı öncesi telefon görüşmelerini takip eden polisin, eski BJK Menajeri Sinan Engin dışında, bazı ünlülerle yaptığı konuşmaları da dinlediği ortaya çıktı. "Teknik takip" olarak adlandırılan dinlemeler sırasında, Çakıcı'yla görüştükleri belirlenen Engin ve BJK'lı futbolcu Sergen Yalçın'ın isimleri kamuoyuna yansımıştı. Eski Devlet Bakanı ve eski Trabzonspor Başkanı Mehmet Ali Yılmaz, Kadir İnanır, Adnan Şenses, Bebek Otel'deki bir görüşmede Çakıcı ve Engin'le aynı masada oturan Selçuk Ural'ın yanı sıra, modacı Nur Yerlitaş'ın da dinlemeye takılanlar arasında yer aldığı öğrenildi. Ancak bu isimler, Çakıcı'yla sadece siyaset ve sporla ilgili "günlük" konuşmalar yaptılar. Suç unsuru oluşturmayan bu görüşmeler, savcılığın talimatıyla bilgisayar sisteminden silinerek imha edildi.