Abazoğlu,geyşalardan ilham alarak hazırladığı yaz koleksiyonunu, 26 Nisanda düzenleyeceği defileyle sergileyecek
Abone olCengiz Abazoğlu, modern geyşalardan ilham alarak hazırladığı yaz koleksiyonunu, 26 Nisanda düzenleyeceği defileyle sergileyecek. Abazoğlu, koleksiyonunu tanıtmak için yapılan moda çekiminde Çağla Şikel ve Tuğçe Kazaz'la çalıştı.
Cengiz Abazoğlu, 26 Nisanda "A la Mode" partileri kapsamında düzenleyeceği defile için, modern geyşalardan esinlendiği bir koleksiyona imza attı. Bu koleksiyonun moda çekimlerinde ise Çağla Şikel ile Tuğçe Kazaz birlikte objektif karşısına geçti.
Cengiz Abazoğlu, modern geyşalardan ilham alarak hazırladığı yaz koleksiyonunu, 26 Nisanda düzenleyeceği defileyle sergileyecek. Projesi Kerem Fildişi ve Ilgın Bayazıta ait olan "A la Mode" partilerinde tansiyonu iyice yükseltecek olan Cengiz Abazoğlu, defilesiyle yine çok konuşulacak ve tartışılacak. Maseratinin ana sponsorluğunu üstlendiği defile öncesi koleksiyonu tanıttığı moda çekiminde Çağla Şikel ile Tuğçe Kazazla çalışan modacı, defile teması ve koleksiyon detaylarını Kelebek okurları için anlattı.
- Geyşa konsepti ile yine çok konuşulacaksınız.
Her koleksiyonumun kendi içerisinde yenilikçi ve dikkat çekici bir tavrı olmasına dikkat ediyorum. Çarpıcı ve gerçekten tutkulu koleksiyonlar olduğu için böylesine ilgi görüyor.
- Peki "Bir Geyşanın Anıları" filminden etkilendiniz mi?
Evet. Uzakdoğu kadınının masumiyeti, duru halinin yanı sıra feminen duruşu bir arada çok etkileyici diye düşünüyorum. Bir kadının bu üç özelliği aynı anda duruşuna yansıtabiliyor olması çok özel bir haldir. "Bir Geyşanın Anıları" filmini de izledikten sonra modern geyşaları yaz koleksiyonumda işlemeye karar verdim.
- Bu temayı defilenize ve koleksiyonunuza nasıl adapte ettiniz?
Defilede stilize edilmiş saç ve makyaj uygulamalarının yanı sıra, Uzakdoğu kadınının geleneksel giysilerinde kullanmış olduğu geniş bel bağlamalarından yorumlanmış detaylar göreceksiniz. Örneğin, tüm giysilerde bel oyuntusunu maksimum inceltecek, bedene form veren gepiyerler yer alacak.
- Yani bu yaz davetlerde ince belli kadınlar mı göreceğiz?
Aslında bu tamamen benim hayalimdeki kadının görüntüsü. Bu yüzden çok özel dikiş teknikleriyle hazırladığım korse formunu neredeyse tüm giysilere taşıdım. İnce olmayan hanımlara da bel yapmak mümkündür mesajı veriyorum.
- Koleksiyonda hangi renk ve kumaşları tercih ettiniz?
Özellikle beyaz çok yoğun olarak kullandığım bir renk oldu. Çiçek desenli emprimeler, fuşya, kırmızı, mavi kullanarak hazırladığım elbiseler ise koleksiyonun bütününde sadece birer leke olarak podyumda tanıtılacak. Kumaşlar çok romantik materyaller arasından seçildi. Şifon, organze, ipek gibi vücuda nefes aldıran, uçuşan kumaşları yoğun olarak tercih ettim. Kokteyl elbiselerinde daha düz formlar, diz üstü ve diz altı elbiseler yer alırken, özel gecelerde çok hacimli ve büyük etekli tuvaletler tercih edilecek.
- Müzik, dans ve modanın iç içe olduğu "A la Mode" partilerinde koleksiyon sergilemek daha mı ilginç?
Formatları alışılmışın dışında olan ve dinamiği yüksek projeler artık insanların daha fazla ilgisini çekiyor. Üstelik alternatif mekanlar ve projeler, herkes gibi beni de çok heyecanlandırıyor.
- Herkesin defileyi ayakta izlediği bu tür davetlere pek alışkın değiliz. Bu durumdan şikayetçi olanlar var mı?
Müşterilerim genelde genç jenerasyondan oluşuyor. Ya da gerçekten kendini genç hisseden bir müşteri profilim var. Dolayısıyla gecenin dinamiğinden ve enerjisinden son derece hoşnutlar.
- Defile sonrasında mankenler kadar konukların ne giydiğinin de medyada geniş yer alması sizi rahatsız ediyor mu?
Tam aksine bu mutluluk verici bir gelişme. "Modanın kalbi bu partilerde atıyor" sözüyle kastedilen de asıl buydu. Moda takipçileri ve sektörün en önemli kişilerinin şıklık içerisinde bu davetlere katılması beni çok sevindiriyor.
- Gelelim defile öncesi gerçekleştirdiğiniz çekime... Tuğçe Kazaz ve Çağla Şikel gibi iki önemli top modeli bir araya getirmek zor olmadı mı?
Tuğçe ve Çağla benim için çok değerli mankenlerdir. İşlerini de büyük bir disiplin ve profesyonellik çerçevesinde yapıyorlar. Bugüne kadar her ikisiyle de tek tek çok ses getiren ve ilginç projelere imza attık. Dolayısıyla modern geyşalar temalı bu çekim önerisini her ikisi de memnuniyetle kabul ettiler.
- İki modelin arasında geçmişten gelen problemler olduğu biliniyor. Çekim sırasında sıkıntı yarattı mı bu?
Hayır, aksine uzun zamandır çekim sırasında bu kadar güzel vakit geçirmemiştik. Her ikisi de çok mutlu ve keyifliydiler. Birbirleriyle uyumu ise müthişti. Her ikisiyle de gurur duyuyorum.
DENİZ AKKAYAYLA ÇALIŞMAYA DEVAM
- Çok yakın arkadaşınız ve defilelerinizin çoğu zaman baş mankeni olan Deniz Akkayayı neden tercih etmediniz?
Deniz, dediğiniz gibi yakın dostum. Ancak kendisi artık podyum mankenliğini bıraktı. Modellikte ise hálá en beğendiğim isimlerden biridir. Ancak bu proje iki kişi için kurgulandı. Önümüzdeki günlerde Denizle de yeni bir çalışmamız söz konusu olacaktır. Profesyonel çalışırsan sponsor sıkıntın olmaz
- Defilelerinizi destekleyen uluslararası sponsorlar oluyor. Birçok proje sponsor desteği bulunamadığı için iptal edilirken, siz bunu nasıl başarıyorsunuz?
Yaklaşık dört yıldır, profesyonel bir firmadan danışmanlık hizmeti alıyorum. İşte bu çok önemli bir detay... Bu hizmet dahilinde projelerimin tüm işbirlikleri Mile İletişim tarafından sağlanıyor. Örneğin, A la Mode partilerini otomotiv markası Maserati sunuyor. Swarovski ve MAC gibi çok önemli uluslararası markalar da projede yer alıyor. Yani profesyonel çalışırsan, sponsor sıkıntın olmaz.
Sema DENKER
HÜRRİYET