Türkiye'yi etkisi altına alan kar ve soğuk hava, 23 Ekim ve 9 Kasım'da depremin yerle bir ettiği Van'da çifte çileye döndü.
Abone olİstanbul bir haftadır kar altında. Herkes buzul çağı senaryolarından bahsediyor. Dünyanın sonunun geldiğinden bahsedenler bile var. Oysa doğu her gün buzul çağını yaşıyor. Özellikle de çadırda yaşayanlar bunu fazlasıyla hissediyor.
Türkiye'yi etkisi altına alan kar ve soğuk hava, 23 Ekim ve 9 Kasım'da depremin yerle bir ettiği Van'da çifte çileye döndü. İlk depremin üzerinden 103 gün geçmesine rağmen hâlâ 55 bin kişi çadırlarda, 100 bin kişi de konteynerlerde kalıyor.
Bugüne kadar çoğu çocuk 9 kişinin can verdiği yangınlardan dolayı çadırlarda soba yakmaya korkan depremzedeler, bu yüzden soğuğun daha da çekilmez hale geldiğini söylüyor.
Oğlu ve biri 16 günlük torunlarıyla 2,5 aydır yazlık çadırda yaşadığını belirten Nurettin Sarı, elektrikli ısıtıcıyla ısındıklarını söylüyor. Gelini Rabia Sarı, "Bu soğuk havada bebeğe bakmak ve sıcak tutmak çok zor" diyor. Barınma sorunuyla ilgili bilgi veren Van Valisi Münir Karaloğlu, aileleri konteynerlere taşımak için çalışmaların aralıksız sürdüğünü söyledi.
Zaman'dan Ahmet Görçüm imzalı haberde kar altında yaşam mücadelesini yazdı.
KONTEYNER YETMEDİ
İlk depremin üzerinden 103 gün geçmesine rağmen 55 bin kişi çadırlarda, 100 bin kişi de konteynerlerde kalıyor. Felaketten sonra yaklaşık 200 bin kişinin terk ettiği şehirde kalanların en büyük sorunu hâlâ barınma. Depremlerden hemen sonra Türkiye'deki 43 konteyner firması, Van için imalata başladı ve bugüne kadar gönderilen konteynerlerin sayısı 25 bini buldu. Burada yaşayanların sayısı ise 100 bini aştı.
VALİDEN NE DEDİ?
Depremzedelerin barınma sorunuyla ilgili bilgi veren Van Valisi Münir Karaloğlu, şu ana kadar 19 bin 500 konteynerin altyapısının tamamlanarak ailelerin yerleştirildiğini söyledi. Çalışmaların aralıksız sürdüğünü belirten Karaloğlu, 29 konteynerkent olacağını dile getirerek, "Türkiye'nin çeşitli fabrikalarında üretilen konteynerler, 12 bin 500 TIR'la Van'a ulaştırıldı. 14 çadırkentte 22 bin depremzede yaşıyordu. Şu anda çadırlarda sadece 8 bin 200 vatandaşımız bulunuyor. Bunları da konteynerlere aldıktan sonra sadece 2 çadırkent tedbir amaçlı kalacak. Konteynerkentlerimiz tamamlandıktan sonra yaklaşık 160 bin kişi burada ikame edecek." dedi.
EVLERİ AZ HASARLI OLANLARA KONTEYNER YOK
Şu anda 8 bin 200 kişi devlet kontrolündeki çadırlarda barınırken, geriye kalan 47 binin üzerindeki depremzede ise kendi imkânlarıyla mahalle veya evlerinin önüne kurdukları çadırlarda yaşıyor. Devletin kurduğu çadırkentlerde yaşam mücadelesi veren 8 bin 200 kişi, kurulacak konteynerlere yerleştirilecek. Ancak kendi imkânlarıyla kurdukları çadırlarda barınan ve evleri az hasarlı veya sağlam olan depremzedeler ise konteynerlerden yararlanamayacak. Konteyner kentlere yerleştirilenlere, ağustos ayının sonuna yetiştirilmesi beklenen kalıcı konutlardan verilecek.
İNŞALLAH SESİMİZİ DUYAR OLUR
Valilik tarafından kurulan 9 çadırkent yavaş yavaş boşaltılıyor. Şahabettin Özarslaner Vanspor Tesisleri, DSİ ve Özel İdare çadırkentleri yakın zamanda kapatıldı. Diğer 6 çadırkent de sırasıyla kapanacak. Kapanan çadırkentlerde az da olsa kalan aileler var. Bu ailelerden bir tanesi olan Nurettin Sarı (50), oğlu ve torunlarıyla aynı çadırkentte kaldıklarını, deprem öncesi kirada kaldıkları için şu an gidecek bir yerleri olmadığını dile getirdi. Yaklaşık 2,5 aydır çadırkentte kaldıklarını aktaran Sarı, yazlık çadırda kaldıklarını ve sadece elektrikli ısıtıcıyla ısındıklarını aktardı. Başlarını sokacak sıcak bir yer aradıklarını dile getiren Sarı, "Perişan haldeyiz. İnşallah sesimizi duyan olur. Çocuklarım çalışacak halde ancak çalışacakları bir işleri yok." diye konuştu.
16 GÜNLÜK BEBEKLE ÇADIRDA
Nurettin Sarı'nın gelini Rabia Sarı ise 16 günlük bir bebeğiyle çadırda kaldığını ifade ediyor. Çadırda çocuğunu sıcak tutmanın zor olduğunu aktaran Rabia Sarı, "Çadırda yaşamak zaten zordu. Bugünlerde karın bastırmasıyla iyice zorlaştı. Bu soğuk havada bebeğe bakmak ve sıcakta tutmak çok zor." ifadelerini kullandı.