Televizyondaki mafya dizilerinden etkilenen çocuk sayısında artış yaşanıyor. Bu ürkütücü gidiş hakkında Prof. Dr. Ferhude Öktem'in anne-babalara uyarıları var...
Abone olHacettepe Üniversitesi Çocuk Ruh Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ferhunde Öktem, televizyon dizilerinden etkilenerek "mafya" olmak isteyen çocukların sayısında artış olduğunu belirtti. Zonguldak Valiliği'nin, Genel Maden İş Sendikası Şemsi Denizer Salonu'nda düzenlediği "Yaşamdaki Kilometre Taşları ve Ergenlik Dönemi" konulu konferansa, Hacettepe Üniversitesi Çocuk Ruh Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ferhunde Öktem, konuşmacı olarak katıldı. Prof. Dr. Ferhunde Öktem, çocuk eğitimini pramite benzeterek, "Çocuğumuza, bebekliğinden gelişimine kadar eksik ve sağlıksız eğitim veremezsek, ileride onarılmayacak davranış bozukluklarına neden olabiliriz. Çocuklarımızın üstüne hangi imzaların atıldığına dikkat edin. Okullarımıza ve öğretmenlerimize eski saygınlığı kazandırırsak, eğitimi daha yaygın hale getirebiliriz. Eğer çocuğumuz okula gitmek istemiyorsa, bunun nedenini 3 yerde aramalıyız. Birincisi ailede, ikincisi çocukta ve üçüncüsü de öğretmende. Çocuklarımızı okula 'Eti senin, kemiği benim' anlayışıyla götürmemeliyiz. Çok mecbur kalmadıkça, çocuklarımızdan bir günden fazla ayrı kalmamalıyız. Çünkü o zaman ne çocuk anne babayı ne de anne baba çocuğu benimseyemiyor, araya bir soğukluk giriyor. Toplum sağlığı açısından buna önem göstermeliyiz. Anne bebek ilişkisi, hem maddi hem de manevi olarak ileriye yatırımdır. Yaşamdaki kilometre taşları bebekken atılıyor. Bebeğe güler yüzlü davranmak çok önemlidir, biz buna aynalama diyoruz. Bu tür bebeklerin aynı zamanda daha iyi geliştiği ve kilo aldığı görünmektedir. Sağlıklı nesiller yetiştirmek için her iki cinsiyetteki çocuklarımıza da eksiklikleri olmadığını anlatmalıyız" diye konuştu. Gelin kaynana savaşlarına açıklık getiren Prof. Dr. Öktem, "Gelin, annenin eksikliğini tamamlayan çocuğunu elinden aldığı için, gelin ve kaynanalar geçinemez. Ancak bunu erkekler bir türlü anlayamaz" dedi. Ergenlik döneminin ikilemlerin yaşandığı bir dönem olduğunu kaydeden Prof. Dr. Öktem, "Bu dönemde gençler özgür bırakılmamalıdır. Sonsuz bir özgürlük söz konusu değildir. Çocuğumuza, sahiplenmeyi ve bir yere ait olduğu duygusunu vermeliyiz. Bizler daha çok zeka testlerimizi, kandırma yollarında kullanıyoruz. Büyükler de küçükler gibi televizyondan etkilenmektedir. Çocuklara 'Büyüyünce ne olmak istiyorsun' diye sorduğumuzda, 'mafya' cevabını veren çocuklarımızın sayısı bir hayli fazla. Biz düşünen ve soru soran kişiler olmalıyız. Dolmatik programlara önem vermemeliyiz" diye konuştu.