BIST 9.661
DOLAR 35,22
EURO 36,73
ALTIN 2.962,22
HABER /  GÜNCEL

Büyümeye rağmen işsizlik arttı

Türk Sanayici ve İşadamları Derneği (TÜSİAD) Başkanı Ömer Sabancı, 49 ili kapsayan Teşvik Yasası'nın bu haliyle çıkmasını tasvip etmediklerini bildirdi.

Abone ol

Konuyla ilgili AKŞAM Gazetesi'ne demeç veren Sabancı, Türkiye'de bölgelerarası kalkınmışlıkta büyük farklılıklar olduğunu ve bu durumun sadece milli gelire bakarak giderilemeyeceğini bildirdi. Sabancı, 'Bölgelerarası kalkınmışlıklardaki büyük farklılıkları minimize etmek için artık, hangi bölgede, hangi ilimizde, hangi sektörlere ne oranda teşvik vereceğimizi ve 'hangi sektörlere artık ben ülke olarak teşvik vermeyeceğim'i iyi bilmemiz gerekiyor. Bunun artık bir envanterinin çıkarılması gerekiyor. Bu envanter çıkarılmadan, milli gelire göre hesap yapmak doğru değil' dedi. İstihdam dostu büyüme lazım İşsizliğin kendileri için de en hassas konulardan biri olduğunu bildiren Sabancı, 'Türkiye'de geçtiğimiz yıllara bakınca, yüksek büyüme oranları var. 2 senenin ortalaması yüzde 8 civarında. Fakat bu büyüme üretimde sağlanan verimlilik artışıyla gerçekleşmiş. 150-200 bin istihdam yaratılmış. Fakat Türkiye'nin beklentisi yılda 550 bin ile 650 bin arasında istihdam yaratmak. Yaratılan istihdam yeterli değil ve işsizlik artıyor. Dolayısıyla bu büyümenin istihdam artışına yol açacak, istihdam dostu büyümeye çevrilmesi lazım. Bu sadece masa başında güzel kelimeler söylemekle olmuyor. Bunun çeşitli problem ayakları var. Biz bunun en başına yatırım ortamını iyileştirmeyi koyuyoruz' diye konuştu. Vergide rekabet edemiyoruz İstindamın önündeki engellerden birisinin de vergi sistemi olduğunu belirten Sabancı şunları söyledi: 'Hem yerli hem de yabancı yatırımcının Türkiye'de daha fazla yatırım yapmasını istiyorsak, bir kere vergi oranlarımızı bizim çevremizde rekabet ettiğimiz ülkelerle en az aynı seviyelere, hatta mümkünse biraz daha düşük seviyelere gelmesi lazım. Kayıtdışı ekonomi Türkiye'nin kanayan yarası. Kayıtdışı ekonominin yarattığı olumsuzlukların çözülmesi gerekiyor. Hem Türkiye'nin vergi gelirleri hem de haksız rekabet açısından kayıtdışı büyük sorun. Haksız rekabetin, kayıtdışı ekonominin olduğu bir ortamda, yabancı sermayeyi Türkiye'de ciddi yatırımlar yapmaya teşvik edemezsiniz. Bu iki konuyu çözmemiz gerekiyor.' Gelir idaresine yarı özerklik Yapısal reformdan biri olan gelir idaresinin yeniden yapılandırılmasının önemine dikkat çeken Sabancı şunların altını çizdi: 'Burada biz hükümetten daha hızlı ve radikal adımlar bekliyoruz. Gelir idaresinin yarı özerklik içinde hareket etmesi lazım. Mükellef odaklılığını ön plana çıkarması gerekiyor. Mali disipline sadık kalındı. Enflasyon iki sene tek haneli rakamlara geldi, faizler düştü ve düşmeye devam ediyor. Faiz dışı fazla hedefi tutturuluyor. Bu iyiliklerin de siyasi istikarla devam etmesi ve yapısal reformlarda da gecikmeden atılacak hızlı ve cesur adımlarla birlikte, Türkiye'ye daha fazla yatırım gelecektir. Dolayısıyla işsizliğe kısa, orta ve uzun vadede çözüm bulunmasını bekleyebiliriz.Türkiye global ölçekte rekabet edebilme şansını yakaladı. Verimlilikte sıçrama atabileceğimiz büyük adımlar var. Şimdi yapılması gereken yatırım ortamını iyileştirerek yerli ve yabancı sermayeyi daha fazla yatırım yapmayı teşvik edebilmek.' ESKİLERE TEŞVİK VEREREK HAKSIZ REKABET YARATILIR 49 ili kapsayan teşviklerle ilgili çarpıcı açıklama yapan Sabancı şöyle dedi: 'Türkiye'nin sanayileşmede büyüme stratejisine ihtiyacı var. Şu anda yok. Teşvik verilen il sayısını 49'a çıkarmak yeterli değil. Teşvik konusunda iyi niyet olduğunu kabul ediyorum. Başta Başbakanımızın ve ilgili bakanların iyi niyetli hareket ettiklerini biliyorum. Onlar da işsizliğin Türkiye'de büyük bir sorun olduğunu biliyorlar. Bunu yaparken öyle bir tablo çıktı ki ortaya. İki tane büyük sorun var. Bir kere 49 ildeki mevcut tesislere teşvikleri uygulamak, yıllar önce kurulmuş tesislere bunu uygularsanız bir kere haksız rekabet yaratmış olursunuz. Bu bize göre çok yanlış. Kadelemelendirmenin önemine dikkat çeken Sabancı, ' Bu 49 ili belirlerken belli kıstaslarla belirlenmiş. 49 il içerisinde yıllık 500 dolar milli gelir olan da var, 800 dolar yıllık milli geliri olan da var. Bir kademelendirmeye ihtiyaç var. Şimdi il ismi vermek istemiyorum. Sonra yanlış anlaşılıyor. Bir kademelendirmeye ihtiyaç var. Bir kısmına haksızlık yapmış oluyorsunuz' diye konuştu. İki büyük rapor hazırlıyor TÜSİAD'ın 2 tane büyük rapor üzerinde çalıştığını belirten Sabancı şunları söyledi: 'Tarım ve hayvancılık sektöründe Türkiye'nin stratejisi ne olmalı? Biz o çatının kurulması için ciddi öneriler getireceğiz. Üzerinde çalıştığımız ikinci önemli konu, Türkye'nin büyüme stratejisi üzerinde çalışıyoruz. Sektörel ve bölgesel ayrım yapmak lazım. Bir envanter çıkarmak lazım. Bunu sunacağız.' KAYNAĞI HALA BELİRSİZ VAKİT KAYBEDİYORUZ Ömer Sabancı, teşviklerin kaynağı konusunda da belirsizlik olduğunun altını çizdi. Sabancı şöyle dedi: 'İstikrar programı içinde yürürken. 2004'te 16 milyan dolar cari açık varken, IMF anlaşmasının en azından üç senelik bir dönem için hala Türkiye'de bir önemi varken; Siz 2005 bütçesinde bu teşviklerle ilgili bir kaynak ayırmadıysanız bunun kaynağı nereden gelecek? Bunun kaynağını nereden bulacaksınız? Dürüst vergi ödeyene daha fazla vergi mi diyeceksiniz? Biz bir taraftan vergiyi düşürün, tabana yayın diyoruz, bir taraftan da kaynağı tam olarak belli olmayan bir teşvik sistemi içindeyiz. Birçok kesimde mutluluk yaratmayan bir teşvik sistemi. Kaynağını açıklarsa, biz de yanılmışız deriz ve tebrik ederiz. Özünü eleştirmeye devam ederiz. Halbuki burada, bu konulara yakın, sanayi odalarıyla, SİAD'larla TÜSİAD var, TOBB, TİM var, YASED var. Ya ne olur buralardan görüş alın. Görüşlerimizi çok net biçimde, ilgili bakanlarımıza iletiyoruz. Bu söylediklerimizi yazılı olarak da veriyoruz. Bunların kayıtlarda yazılı olarak da bulunması lazım. Dinliyorlar. Biz istiyoruz ki daha hızlı adımlar atalım. Vakit geçiyor. Başarılı oldukları konularda da diyoruz ki, şu istikrarı bozmadan ilerleyelim. Bugüne kadar Türkiye'nin edindiklerini ekonomik olarak kaybetmeyelim, bunun üstüne yapısal reformları koyarak, insanımıza daha fazla gelir seviyesi, daha fazla iş sağlayalım.' TOPLUMSAL MÜTABAKATLA HAREKET EDİLMESİ LAZIM Toplumsal mütabakata da değinen Sabancı konuyla ilgili şunları söyledi: 'Bir toplumsal mütabakatla hareket etsek, inanın Türkiye'de pekçok sorunu daha az sancısız geçireceğiz ve hedeflere daha kolay varacağız. Türkiye'de kurumlar var, yeteri kadar işlemiyor. Ekonomik sosyal konsey diye bir kurul var. Yatırım ortamını iyileştirme koordinasyon kurulu var. İstihdamı geliştirme kurulu var. Buraları harekete geçirip, toplumsal mütabakatı sağlarsanız, bu ve buna benzer konularda daha az sancısız hareket edebilirsiniz ve hedefe daha çabuk varırsınız. Hükümet, IMF disiplini, kendileri de bu mali disipline sahip çıkarak Merkez Bankası ile beraber, ekonominin bazı ayaklarında doğru işler yaptı. Bunları yaparken tek başına iktidarsınız, sosyal güvenlik sistemi, gelir idaresinin yeniden yapılandırılması, bankacılık reformu buralarda radikal adım atmanızı kim engelliyor? Tek başına hükümetsiniz, bu engellerin üstünden gelip, bu adımları atmanız lazım. Bu adımları atmadığınız sürece Türkiye bazı kısır döngülerin içinde kalmaya devam edecektir.' AB BİRİKİMİMİZ OLUŞTU TÜSİAD'DAN YARARLANIN AB sürecine de değinen Sabancı, 'Türkiye'de kuruluşları, insanları ikna etmek için bazı adımlar atılırken, sivil toplum örgütlerine ihtiyaç var. İkinci ikna edilmesi gereken taraf, hep beraber karar verecek olan AB ülkelerinin kendileri. En az olarak AB komisyonu. Üye ülkeler nezdinde aday ülkeyi destekleyen AB komisyonu olmuştur. Biz TÜSİAD olarak bütün bu süreçlerin içinde yer almak istiyoruz. İstediğimizi belirttik. Bize göre diğer kurumlar da yer almalı. Biz zaten UNICE'nin üyesiyiz. Çok büyük bir kesimi kapsıyor. Biz de TÜSİAD olarak, ofislerimizde çok bilgi birikimi var. Dolayısıyla biz hükümete diyoruz ki biz bu müzakerelerin içinde muhakkak yer almalıyız. Bizdeki bilgi birikiminden yararlanın diyoruz. Bu arada TOBB'la hiçbir rahatsızlığımız yok. Aksine ilişkilerimiz çok iyi. TOBB'la TÜSİAD arasında bölünmüşlük, gerginlik yok. Hem TOBB yönetimiyle hem de Rıft Bey'le çok sıcak bir diyaloğumuz var' dedi. Kaynak: aksam.com.tr