BIST 9.550
DOLAR 34,54
EURO 36,01
ALTIN 3.005,46
HABER /  EKONOMİ

Büyümek için bir Türk şart

Dünyaca ünlü çikolata devi Godiva'nın Ceo'sundan Türk ortaklarına övgü dolu sözler

Abone ol

Ülker Grubu tarafından 4 yıl önce alınan ünlü çikolata markası Godiva'nın CEO'su Jim Goldman, "Kriz ortamında büyümek için bir Türk'e ihtiyacımız vardı. Biz Campbell Soup ile bu başarıya ulaşamazdık" dedi.

Yıldız Holding tarafından 4 yıl önce alındıktan sonra büyük bir gelişme gösteren ve küresel krize rağmen büyümesini sürdüren ünlü çikolata markası Godiva'nın CEO'su Jim Goldman, Godiva'nın New York'taki merkez ofisinde bir grup Türk gazeteciyle bir araya geldi.Toplantıda gazetecilere detaylı bir sunum yapan CEO Jim Goldman, Godiva'nın Yıldız Holding tarafından alındıktan sonra yaşadığı değişimi anlattı.

Goldman, Brüksel'de 1926 yılında kurulduktan sonra uluslararası üne kavuşan ve birçok ülkede şubesi açılan Godiva'nın, 1966 yılında ünlü çorba üreticisi Campbell Soup tarafından alındıktan sonra ABD'ye geldiğini anımsattı.

Yıldız Holding’in 2008 yılının Mart ayında satın aldığı Godiva'nın doğru firma tarafından satın alındığının altını çizen Goldman, ''Her zaman haklı değilim ama bu konuda kendimi haklı görüyorum. Dört yıl önce de söylediğim gibi doğru şirket tarafından satın alındık ve birlikte başarıya ulaştık'' dedi. Goldman, Yıldız Holding bünyesinde geçen dört yıllık süreçte elde edilen başarıların temelinde; iş yapılandırma sürecinde önemli derecede artırdıkları inovasyonun yattığını ifade etti. Ekonomik krize, resesyona ve Japonya’daki tsunamiye rağmen Godiva’nın yüzde 30 oranında bir büyüme sağladığını vurgulayan Goldman, ''İş yapılandırma sürecinde inovasyonu önemli derecede artırdık. Çok güçlü ve yeni pazarlama programları karşımıza çıktı. Toptan satışımız genişledi ve tecrübe kazandık. Çin gibi yeni coğrafyalara yeni müşterilerle açıldık'' diye konuştu.

Godiva CEO’su Goldman sözlerini şöyle sürdürdü: ''İş yapılandırmanın yanı sıra organizasyon ve kültür açısından da köklü değişiklikler gerçekleştirdik. Yıldız Holding ile tek başına ayakta duran bir şirket olduk ve geleceğe bu şekilde bakıyoruz. Biz işimizi geliştirmek açısından tüm dünyadan yetenekleri bünyemizde topladık. Gerçekten çok güçlü motivasyona sahip bir ekiple çalışıyoruz.

Çapraz kültürlerin bir arada çalıştığı bu şirkette sadece çalışanların değil, aynı zamanda şirket sahiplerinin de katılımıyla bir ekip oluşturduk. Bu noktada Yıldız Holding bizi Campbell Soup’tan çok farklı kullanıyor. Campbell’da öncelikliydik, ama Yıldız Holding’te stratejik bir birleşmeyiz. Başlı başına bir noktayız. Campbell Soup’ta iken orta seviyeli yatırım umutlarına sahiptik. Yıldız Holding’te ise tutku seviyesinde umutlarımız var. Campbell Soup’ta riskten kaçan kısa vadeli planlarımız vardı. Yıldız Holding çok daha uzun vadeli planlar yapan bir şirket. Uzun vadede iş konusunda birlikte kararlar alıyoruz ve buna göre geri dönüşüm oluyor.''

Godiva’nın Yıldız Holding tarafından alınmasına ilişkin Harward Businnes Review’de (HBR), ''Bu tür birleşmeler genelde çok iyi yürümez ama bu gerçekten çok iyi işliyor'' şeklinde bir yorum yapıldığına dikkati çeken Goldman bunun, iki şirket arasındaki güven ve saygıya dayalı ilişkiden kaynaklandığını söyledi. Goldman, ''Birbirimize karşı çok açık ve dürüstüz. Herhangi bir fikir ayrılığını birbirimize açıkça ifade ediyoruz. Biz gerçekten aynı takımdayız'' dedi.

'DÜNYA ÇAPINDA BİR TUTKU YARATMALIYIZ'

Godiva olarak amaçlarının, dünya çapında bir tutku yaratmak olduğunu dile getiren Goldman, ''Öyle bir çikolata deneyimine sahip olmalıyız ki dünya çapında bir tutku yaratsın. Sadece çikolata değil, aynı zamanda bir deneyim'' şeklinde konuştu. Yıldız Holding’ten önce Godiva’nın hediye alanında söz sahibi olduğunu belirten Goldman, bugün her alanda iddialı konumda olduklarına vurgu yaptı. Goldman, ''Aslında bu marka çok özel ve lüks olarak kuruldu. Çok tepede bir noktadaydı ve insanlar çikolatamızın tadına varamıyorlardı. Bugün ise hala tepedeyiz, çok önemli bir yere sahibiz ama artık daha erişilebilir durumdayız'' dedi.

Stratejilerini geliştirmeden önce kapsamlı araştırmalar yaptıklarını anlatan Goldman, farklı tüketici gruplarıyla yaptıkları tüm çalışmaların aynı noktayı işaret ettiğini bunu da ‘erişilebilirlik’ olduğunu söyledi. Sadece Kuzey Amerika’da yıllık 1 milyar dolar, dünya genelinde ise 7-8 milyar dolarlık bir pastanın söz konusu olduğu çikolata sektörünün ağır rekabet şartlarını da beraberinde getirdiğini bildiren Goldman, Godiva’nın gittiği her coğrafyaya uygun ürünler üreterek satışa sunduğunu kaydetti. Goldman, 70 ülkede faaliyet gösteren Şirketin en doğu kararlarından birisinin de güçlü bir biçimde Çin pazarına girmesi olduğunu belirtti. Çin’in yanı sıra Japonya’nın kendileri için önemli bir Pazar olduğunu vurgulayan Goldman, faaliyet gösterdikleri her bölgede geliştiklerini bildirdi.

'HİÇBİR ALANDA DÜŞME YOK'

Goldman toplantıda soruları da yanıtladı. ''Kriz sürecinde, krizi iyi bilen bir Türk patronla çalışmak sizin açınızdan nasıl etkili oldu?'' şeklindeki soru üzerine Goldman, ''Murat Ülker bu şirketin başı olduğu için çok şanslıyız. Sadece krizi iyi anladığı için değil, aynı zamanda geleceği çok iyi görebildiği ve iyi bir iş geliştirici olduğu için. Ben çok kimseyle çalıştım ama bu kadar geleceği görebilen ve bu kadar başarıya ulaşabilen biriyle karşılaşmadım'' diye konuştu.

Krizin satışlara düşüşe yol açıp açmadığı sorusuna ise Goldman, ''Gerçekten hiçbir alanda düşme yok. Her alanda büyüme var. Düşen bir şey yok. Yıldız Holding sahipliğinin ilk iki senesi çok düz bir seyir izledi. Daha sonra 2010 senesinde yüzde 13’lük bir büyüme gerçekleşti. Bu sene bu rakam daha da yüksek olacak. Kuzey Amerikada ise bu yıl çift haneli rakamlara yakın bir büyüme gösteriyoruz. Son iki sene her alanda büyüme gerçekleştirdik'' yanıtını verdi.

Goldman sözlerini, ''En iyi hikayemiz tsunamiye rağmen Japonya. Japonya’da yüzde 10’dan fazla bir büyüme gerçekleştireceğiz. Reklama yatırım yapıyoruz, inovasyonumuz söz konusu. Mağazalarımızı daha iyi konuma getiriyoruz ve takımımızı güçlendirdik. Japonlar bu zor zamanlarında bile Godiva’yı memnuniyetle karşıladılar. Hong Kong, Tayvan ve Singapur’da 90’lardan beri faaliyet gösteriyoruz. Çin de bizim önemli bir büyüme motorumuz ama tek değil. Bu yıl sonunda dünya genelinde iki haneli rakamlara yakın bir şekilde büyüme göstereceğiz. Karımız da daha hızlı bir biçimde artıyor'' şeklinde sürdürdü.

'BÜYÜME İÇİN BİR TÜRK MÜ GEREKİYORDU?'

''Kriz ortamında böyle bir büyüme yakalayabilmek için bir Türk mü gerekiyordu? Neden 2008’den önce bu başarıyı elde edemediniz?'' sorusuna ise Goldman, ''Evet bir Türk'e ihtiyacımız vardı. Biz Campbell Soup ile bu başarıya ulaşamazdık. Ben ve ekibim güvendik, hayal ettik ve gerçekleştirdik. Herhangi bir şirket veya yönetici kriz döneminde buna izin vermezdi'' yanıtını verdi.