Batı Afrika ülkesinde 27 yıldır iktidarda olan cumhurbaşkanının görev süresini daha da uzatma planı parlamento binası yakılarak protesto ediliyor. Gösterilerde en az beş kişi öldü.
Abone olBatı Afrika ülkesi Burkina Faso'da Cumhurbaşkanı Blaise Compaore'nin 27 yıllık iktidarının süresini daha da uzatma planına protestocular parlamento binasını ateşe vererek tepki verdi.
Muhabirler başkentin belediye binasının ve iktidar partisinin karargahının da alevler içinde olduğunu söylüyor.
Yetkililer ana hava limanını kapattılar ve büyük bir kalabalığın cumhurbaşkanlığı sarayına doğru ilerlediği haberleri geliyor.
Milletvekilleri Cumhurbaşkanı Compaore'nin gelecek yıl yeniden seçimlerde aday olmasını sağlayacak anayasa değişikliği oylamasını askıya aldılar.
BBCnin Burkina Faso'daki muhabiri Yacouba Ouedraogo, Cumhurbaşkanı Compaore'nin iktidarına karşı bugüne değin gerçekleşen en büyük protesto eylemlerinden biri olan olaylarda beş kişinin öldüğünü bildiriyor.
Muhabirimiz, askerlerin parlamento binasını basan protestocuların üzerine canlı mermi sıktığını söylüyor.
Ancak görgü tanıkları onlarca askerin de protestocuların tarafına katıldığını belirtiyor. Bunlar arasında Eski Savunma Bakanı General Kouame Lougue de var.
Ana muhalefetin lideri Zephirin Diabre, orduya ''halkın yanına geçmesi'' çağrısını yaptı.
Cumhurbaşkanı Compaore'nin nerede olduğu bilinmiyor fakat Twitter hesabından Burkina Faso halkına sükunet mesajı verdi.
1987 yılında darbeyle iktidara gelen Compaore bugüne değin sonuçları tartışmalı dört seçim kazandı.
Milletvekillerinin Compaore'nin yeniden aday olmasına ilişkin tasarıyı ileride bir tarihte oylayıp oylamayacakları belirsizliğini koruyor.
Batı Afrika'da İslamcı militanlara karşı askeri operasyonlarda Burkina Faso'nun üs olarak kullanılmasına izin veren Compaore, ABD ve Fransa'nın güçlü bir müttefiki olarak biliniyor.
Fransa ve Avrupa Birliği, Compaore'ye planladığı anayasa değişikliğinden vazgeçmesini salık vermişti.
AB yetkilileri, Burkina Faso'nun istikrarının tehlikeye girebileceği uyarısında bulunurken, ABD yönetimi de kaygılarını dile getirmişti.