Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Burhan Kuzu, HDP'li vekillerin bakan olup seçim hükümetinde yer almasını "HDP'liler gelmese daha iyi olurdu" şeklinde yorumladı.
Abone olCumhurbaşkanı Başdanışmanı Burhan Kuzu, Habertürk TV'de katıldığı programda soruları yanıtladı. Kuzu'ya sorulan ilk soru, seçim hükümeti için yapılan teklifler ve bu tekliflerin Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın bilgisi doğrultusunda olduğu iddiası oldu.
Kuzu bu iddiaları "Artık yolda giden birisinin kafasına saksı düşse Erdoğan'dan bilecekler" diyerek yalanladı.
Kuzu seçim hükümeti için teklif götürülen isimler için de "Bu isimleri ben de ilk kez duyduğumda çok isabetli bir seçim diye düşündüm. Bunun arka planı yapıldı mı yapılmadı mı bunu doğrusu ben de bilmiyorum. Bu isimlere ben karar verseydim buradaki isimlerden 7-8 tanesini yazardım" dedi. Kuzu ayrıca HDP'li vekillerin bakan olmasını da "HDP'liler gelmese daha iyi olurdu. Ama geldiler haklarını kullanıyorlar sonuç olarak. CHP, MHP "onları yan yana bıraktık" diyecek. Sanki halk buna inanacak da..." ifadeleriyle değerlendirdi.
İşte Kuzu'nun açıklamalarından dikkat çeken bölümler:
"CHP VE MHP BASKI UYGULADI"
MHP ve CHP, bakanlık teklifi götürülen milletvekillerini, zan altında bırakacak şekilde "hain" "bizim aramızdan böyle kimse çıkmaz" diyerek baskı altında aldı. Bir milletvekili için bakanlık teklifi güzel bir şey. Bana sorsan o durumda ben 'yok' demem. Bakanlık bir siyaset için önemli bir aşamadır.
Anayasa'da bu kadar net ki bu. Yani belirtilmiş, milletvekillerine teklif yapılacak. Bunu getirip milletvekili araklamak, içinden birilerini çekmek. orayı karıştırmak, bulandırmak "Güneş Motel" benzetmelerini yapmak; bunlarla ne alakası olur.
Siyasi Partiler Yasası "Bakanların oluşumunda teklif noktasında grupların herhangi bir müdahalesi olamaz" diyor. Yani demek istiyor ki bir milletvekili sunulan bakanlığı kabul ederken liderin gözüne bakmaz. Yani hep söylüyorum parlementer modelde liderler var parlemento yok, vekillik yok. İrade yok. Neden birisi kolay kolay kabul edemiyor bunu? Türkeş'i bir kenara bırakıyorum. Yani parlementer rejim bu. Parlemento bu.
TÜRKEŞ'İN BAKANLIK TEKLİFİNİ KABUL ETMESİ
Türkeş kabul edene kadar ben parti içinde bir arka plan olduğunu bilmiyorum. Bence doğrusunu yaptı. En azından şu dönem için doğrusunu yaptı. Başka bi dönem olsa "Partisini bırakıp gelsin/gelmesin" o zaman tartışılır. Böyle bir ortamda kritik bir süreçten geçiyor Türkiye. Doğu'nun, Güneydoğu'nun durumu belli.
Seçimin durumu belli. Hükümet kuramamış bir Türkiye; ekonomik sıkıntılar başlamış. Daha sonra ne olacağı çok bilinmeyen bir tarafa doğru gidiyor. Bu ortamda Türkeş gibi bir isim, babası tarafından bilinen, o yönüyle en azından kabul görmüş bir isim, burada yer almasını ben doğru bulurum.
Keşke Deniz bey (Baykal) de gelebilse. sırf bu hükümet için söylüyorum. O partinin içine bir nifak sokmak için kesinlikle söylemiyorum.
İHRAÇ KARARI
Türkeş'in ihraç edilme kararı bakanlıktan önce çıkarsa bağımsız olur. Eğer çıkmazsa da bu lafların hukukta hiçbir anlamı yok. Kaldı ki genelbaşkan yardımcısı olduğu için ceza verilmesi daha zor olmuş. O bakımdan sanırım o vakte kadar hükümet kurulmuş olur. O anki hadiseden sonra yani imzalardan sonra alınan kararların geriye dönmesi mümkün değildir.
İhraç edilmeden önce bakanlık olursa MHP kontenjanından olur. Hukuk noktasından bakıyorum; bu tür şeyler atma gerekçesi olamaz, bu tür konularda grup kararı alınmaz.
LEVENT TÜZEL'İN TEKLİFİ REDDETMESİ
Bana kalısa Levent beyin tavrı en anlamlı en doğru en makul tavırdı. Yani ben 'girmem' diyorsa girmez. Bağımsız aday atanır yerine. Saygı duyarız. HDP grup olarak 80 kişi var mı var.
HDP'LİLER GELMESE DAHA İYİ
HDP'liler gelmese daha iyi olurdu. Ama geldiler haklarını kullanıyorlar sonuç olarak. CHP, MHP "onları yan yana bıraktık" diyecek. Sanki halk buna inanacak da... Anlatacağız gittiğimiz yerlerde.