Çok Gezenti programını hem hazırlayıp hem de sunan Burak Akkul yaklaşık 1 aydır koronavirüs tedavisi görüyordu. Bugün ise Burak Akkul'dan iyi haber geldi ve eşi Seda Akkul ile birlikte yoğun bakımdan çıktığını sevenlerine duyurdu. Yendim seni koronavirüs diyen Burak Akkul kimdir, aslen nereli?
Abone olÇok Gezenti programını hazırlayıp sunan sevilen sunucu Burak Akkul'dan iyi haber geldi. Yaklaşık 1 aydır koronavirüs tedavisi gören Burak Akkul yoğun bakımdan çıktı ve hastalığı yendiğini eşi Seda Akkul ile birlikte duyurdu.
Çok Gezenti programını hem hazırlayıp hem de sunan Burak Akkul yaklaşık 1 aydır koronavirüs tedavisi görüyordu. Bugün ise Burak Akkul'dan iyi haber geldi ve eşi Seda Akkul ile birlikte yoğun bakımdan çıktığını sevenlerine duyurdu.
Ünlü sunucu, 20 gündür tedavi gördüğü yoğun bakım ünitesinden çıktı ve koronavirüsü yendiğini açıkladı. Akkul, "Çok zorlu bir süreçten geçtim, yakında güzel haberlerle görüşmek üzere" dedi.
Yendim seni koronavirüs diyen Burak Akkul kimdir, aslen nereli?
1972 doğumlu. Profesyonel yazarlık hayatına Güneş Gazetesi ile adım atmış, aslen Kırklareli'de dünyaya geldi.
Mizah Yazarı Burak Akkul Teve2 ekranlarında yayınlanan Çok Gezenti isimli program'da ülkeleri seyahat etmekte ve hangi otel daha iyi, ne nerede yenir gibi bir çok sorunun cevabını vermektedir.
Lise döneminde karikatürist Erdil Yaşaroğlu ile sıra arkadaşı olduğunu belirten Burak Akkul Komikaze'nin isim babasıdır. Ayrıca Çılgın Bediş'in bir kaç sezon yazarlığını, ayrıca Pilastip Show, Beyaz Show, Okan Bayülgen, Cem Özer, Metin Uca ve Mesut Yar'ın sundukları şov programlarının metin yazarlığını yapmıştır.
20 yılın üzerinde bu sektörde yer almaktadır. Eşi Seda Akkul Çok Gezenti programının hem kameramanlığını hemde seyahat ve hayat arkadaşlığını sürdürmektedir.
Bugüne kadar yazmış olduğu kitaplar, Hayat Sen Değilsin, Türkçe Aşk Laçkadır ve Hayattan Çok Çektim.
Burak Akkul'un çocuğu var mı: Seda Akkul verdiği bir röportajda çocuk sahibi olma hakkında şunları söylemişti...
Bazı evlilikler çocuğa ihtiyaç duyuyor. Bizse vaktin nasıl geçtiğini anlamadığımız için böyle bir şeye şu an ihtiyaç duymuyoruz. Bu konuda bir şey söylemek istiyorum: Lütfen artık çocuk yapmakla ilgili soru sormayın. Ukalalık olarak görmeyin ama ‘size ne’ diyesim geliyor. Kimse benim doğurganlığımı sorgulamasın. Henüz buna ihtiyacımız yok. Yani kısacası geziler, evliliğin heyecanını hala yaşamamıza yardımcı oluyor. Sadece birlikte olmaya ihtiyacımız olduğunu gösteriyor. ‘Sen bana şunu dedin, bunu yaptın’ kavgası yerine, ‘şu şehre gitmiştik, ne güzeldi’ diyoruz. Çünkü çok şey paylaşıyoruz. Bu da güzel anlar biriktirmemizi sağlıyor. Burak bana çok şey katıyor aynı zamanda.