BIST 9.420
DOLAR 34,41
EURO 36,31
ALTIN 2.843,65
HABER /  POLİTİKA  /  AK PARTİ

Bunun adı resmen darbeci kafasıdır!

Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, Mit Yasası'ndaki değişikliği sert dille eleştiren ana muhalefete fena yüklendi

Abone ol

Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, MİT Kanunu'ndaki yasal düzenlemenin intikam hissiyle değil demokrasinin gereği olarak hazırlandığını söyledi.

Bozdağ, "En küçük devlet memurunun soruşturulması için izin gerekiyor. Ama Başbakan yaparsa yanlış yapar demek, güvenmemek, darbeci kafasıdır. Siyasete güvensizliktir" dedi.

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül tarafından onaylanarak yürürlüğe giren MİT mensuplarının soruşturmasını Başbakan iznine bağlayan yasal düzenlemeyi Yeni Şafak'a değerlendiren Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, hukuki belirsizliği ortadan kaldırmak için yasa değişikliğine gidildiğini kimseden hesap sormak gibi bir amaçlarının olmadığını belirtti.

Dünyada istihbaratçıların hayatını riske atarak çalıştığına dikkati çeken Bozdağ, "Sizin istihbarat teşkilatınızın mensupları görevini yaparken, onların bütün dünya istihbarat örgütlerine benzer hukuki teminatları olmazsa verimli görev yapması beklenemez" dedi. Türkiye'nin uluslararası zeminlerde iddialı bir ülke haline geldiğini, bölge ve dünya sorunları hakkında sözünün dikkate alındığını anlatan Bozdağ, Hakan Fidan'ın Müsteşar olmasıyla birlikte MİT'in bu vizyona uygun olarak yapılandırıldığını anlattı.

Bozdağ, "Bir yandan siz hayati riski olan tehlikeli bir görev veriyorsunuz; sonra onlara bu görevi yaparken, hukuki teminat ve güvence vermiyorsunuz. Bu olmaz. Türkiye büyüyen yüzüyle, dünya sahnesine çıkarken, istihbaratın da ona göre yapılandırılmasını gerektirir" diye konuştu.

HUKUKİ GÜVENCE ÖNEMLİ

Ceza Muhakemeleri Kanunu'nun (CMK) 250. maddesine, MİT mensuplarını soruşturmaya Başbakan izni şartı getirilmesini, "İstihbarat mensuplarına moral motivasyon sağlayacak bir düzenleme" olarak nitelendiren Bozdağ, "Siz canınızı dişinize takıp görev yapıyorsunuz, sonra arkanızda hukuki güvenceniz yok. Bu onları demoralize edebilir. Bu açıdan hukuki teminat önemli. Görevlerini yaparken hukuki güvenceyi yanlarında görmeleri önemli" dedi.

DENETİM YOLLARI AÇIK

Başbakan izni şartı getirilmesinin, hukuki denetim yollarının kapatıldığı anlamına gelmediğini belirten Bozdağ, şöyle konuştu: "Başbakan'ın izin vermesi onları la yüsel (sorumsuz), dokunulmaz ve sorgulanamaz yapmaz. Hukuki denetim yolları var."

En küçük devlet memurunun soruşturulması için, amirinin izninin gerektiğinin altını çizen Bozdağ, "Asker yaparsa yanlış iş yapmaz, polis yaparsa yanlış iş yapmaz, mahkemeler yaparsa yanlış iş yapmaz ama Başbakan yaparsa yanlış iş yapar demek, seçilmişlere, siyasetçilere güvenmemek demektir. Başbakan'a güvenmemek darbeci kafasıdır" diye konuştu. Bu anlayışın, "Tencereyi pisletirler, biz gelir temizleriz" diyen 12 Eylül darbesinin lideri Kenan Evren'in siyasetçiyi kötüleyen darbeci zihniyetinden bir farkı olmadığını belirten Bozdağ, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bu zihniyet; esasında 12 Eylül darbesini yapanların siyasetçiler ortalığı şöyle yapar, biz gelir düzeltiriz anlayışına benziyor."

KANUNSUZ İŞ YAPAN KORUNMAZ

Kanunsuz işlere bulaşan MİT mensuplarının korunmasının söz konusu olmayacağını ifade eden Bozdağ, "Bizim dönemimizde Sayın Başbakan tarafından MİT'ten 5 kişi hakkında yargılama izni verilmiştir. İzin sistemi, suç işleyenlerin, kanunun tayin ettiği sınırı aşanların korunması anlamına gelmez. Bir MİT mensubu kanunsuz iş yaparsa, kanun yolu açıktır. La yüsel (sorumsuz), dokunulmaz değildir. Ama her aklına gelenin iş yapması da değildir. Burada bir süzgeç getiriliyor. Suça bulaşanların himaye edilmesi mümkün değil. Kanun yolu açık. Bu dokunulmaz bir yapı yaratmak değildir. Ülkenin menfaatleri açısından yapılacakların farklı bir gözle bakılarak değerlendirilmesidir. Suçluların himayesi düşünülemez" diye konuştu.

HESAP SORMAK İÇİN YAPMADIK

Yapılan yasal düzenlemenin birilerinden intikam alınması gibi bir anlama gelmediğini anlatan Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, şöyle konuştu:

"Yaptığımız düzenlemeler bir ihtiyacı karşılamak içindir. Hukuken bir boşluğu doldurmak içindir. Bu düzenleme birilerine karşı ya da birilerinin yanında olmak için değil, ülkemiz için gerekli hukuki bir gereksinimi karşılamak içindir."

Bozdağ, "Sonuçta bu düzenlemeyi uygulayacak olan yargıdır. Bunun birilerine hesap sormak, birilerinin karşısında durmak gibi takdimi doğru değildir" diye konuştu.