Alınan gıdalarla ruh sağlığı ve davranışlar arasında doğrudan bir ilişki olduğunu biliyor muydunuz?
Abone olDoç. Dr. Funda Elmacıoğlu, davranışları yönlendirmede nörotransmiter diye adlandırılan sinirsel kimyasalların etkili olduğunu belirterek, bu kimyasalların kanda azalması veya artmasının besinlerle yakından ilgili olduğunu söyledi. Vücuda alınan yiyecek ve içeceklerin her birinin ayrı bir görevi olduğunu belirten Elmacıoğlu, özellikle enerji ve protein kaynaklı yiyeceklerin yetersiz alınması durumunda beden hareketlerinin yavaşladığını ve zihinde bulanıklık oluştuğunu kaydetti. Beslenmede vitamin ve minerallerin de önemli rolü olduğunu ifade eden Elmacıoğlu, Vitamin ve minerallerin yetersiz alınması durumundaher vücut buna etkilenme durumuna göre olumsuz cevap verir dedi.
Depresyon kapıda
Beslenmede bir gıdanın bile eksik alınmasının depresyona kadar varan sonuçlar doğuracağını belirten Elmacıoğlu, B1 vitamininin yetersiz alınması durumunda zihinde bulanıklık, olaylar arasında koordinasyon kurmada güçlük, huzursuzluk, uyku bozukluğu, yorgunluk veileri durumlarda depresyon görülebileceğini söyledi.
B2 vitamini yetersizliğinde ise demir emiliminin bozulduğunu anlatan Elmacıoğlu, şunları kaydetti:
Bu durumda kansızlık ortaya çıkar. Troid bezinin aktiviteleri, vücutta hücrelerin yapısını koruyan sistemler bozulur. C vitamininin yetersiz alınması halinde ise yorgunluk, halsizlik, içe kapanıklık, anemi, baş ağrısı, kalsiyum yetersizliğinde baş dönmesi, tansiyonda değişiklikler, magnezyum eksikliğinde ise aşırı duyarlılık, kişisel olarak aşırı hassasiyet görülür. Çinko yetersizliğinde nöropsikolojik bozukluklar görülebileceğini belirten Elmacıoğlu, Folik asit yetersizliğinde unutkanlık, yorgunluk, stres artması, uykusuzluk, anksiyete görülebilir. B12 vitamini yetersizliğinde ise hafıza kaybı, halüsinasyonlar ve depresyon oluşabilir dedi.
Yediklerimizle ruh sağlığımız ve davranışlarımız arasında direkt bir ilişki var diyen Elmacıoğlu, bunun için günlük beslenmede besin çeşitliliğine son derece önem verilmesi gerektiğini açıkladı. Uzun aralıklarla tek yönlü beslenmeden mutlaka kaçınılması gerektiğini ifade eden Elmacıoğlu, bunun için sık sık ve öğün atlamadan çeşitli besinler alınmasını önerdi. Elmacıoğlu, uzun aralıklarla beslenmede en çok kan şekerinin etkileneceğini belirterek, Kan şekeri düşer; bu da sinirlilik hali, zihin bulanıklığı, baş ağrısı olarak kendisini gösterir diye konuştu.
Stres ve beslenme
Stres altındayken vücutta vitamin ve mineral kayıpları olduğunun tespit edildiğini de açıklayan Elmacıoğlu, stresin organizmada yüzde 32"lik bir vitamin ve mineral kaybına yol açtığını söyledi. Yetersiz beslenmeye bir de stres eklendiğinde ciddi sağlık sorunları ve davranış bozuklukları ortaya çıkabileceğini ifade eden Elmacıoğlu, durumun sosyal patlamaya varabilecek kadar olumsuz sonuçlar doğurabileceğini savundu.
Hangi gıda
Günlük beslenmede vücudun ihtiyacı olan et ve et ürünleri, süt ve süt ürünleri, tahıllar, taze sebze ve meyveler, karbonhidratlar, kuruyemişler gibi besin öğelerine yer verilmesi gerektiğini anlatan Elmacıoğlu, vücudun yüzde 62"sinin su olduğunu anımsatarak, dengeli beslenmenin yanında su tüketimine de dikkat edilmesi gerektiğini belirtti. Elmacıoğlu, zayıflamak için yapılan bilinçsiz diyetlerin de son dereceolumsuz etkileri olacağını, aniden gıda alımının kesildiği diyet programlarının kişiler üzerinde gerginliğe, sinirlilik haline, ileri aşamalarda da davranış bozukluklarına yol açtığını söyledi.
E-kolay