BIST 9.725
DOLAR 35,19
EURO 36,71
ALTIN 2.967,32
HABER /  GÜNCEL

Bülent Arınç'ın, "Ahmet Türk'ün terörle alakası yoktur" sözlerine tepki

"Ahmet Türk'ün terörle alakası yoktur" ifadelerini kullanan AK Partili Bülent Arınç'a Anadolu Güvenlik Korucuları ve Şehit Aileleri Konfederasyonu Genel Başkanı Ziya Sözen tepki göstererek, " Bu sözler akıl tutulmasının dışa yansımış halidir" açıklamasında bulundu.

Abone ol

"Ahmet Türk'ün terörle alakası yoktur" ifadelerini kullanan Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu Üyesi Bülent Arınç'a AK Partili Bülent Turan ve MHP lideri Devlet Bahçeli'nin danışmanı Yıldıray Çiçek'in ardından Anadolu Güvenlik Korucuları ve Şehit Aileleri Konfederasyonu Genel Başkanı Ziya Sözen de tepki gösterdi.

Arınç'ın sözlerinin akıl tutulmasının dışa yansımış hali olduğunu öne sürenSözen, "Bülent Arınç haddini ve maksadını aşmıştır" dedi.

Yazılı bir açıklama yayınlayan Sözen, Arınç'a şu eleştirilerde bulundu:

"Bu sözler yenilir yutulur cinsten değildir"

"Eski TBMM Başkanı ve Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu Üyesi Bülent Arınç katıldığı bir televizyon programında,attığı twettlerle Cumhurbaşkanımıza hakaretten cezaya çarptırılan CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu'na verilen hapis cezasıyla ilgili "Kaftancıoğlu'nu sevmiyor olabiliriz. Seçimi kazandı bir kahraman haline getirdiler. Attığı mesajların hiçbirisine katılmıyorum. Ama ifade özgürlüğüne saygı duymalıyız, tahammül etmek zorundayız" demiş ayrıca Mardin Büyükşehir Belediye Başkanı iken işlediği sayısız suçtan dolayı İçişleri bakanlığı tarafından görevinden uzaklaştırılan Ahmet TÜRK için de "Ben sadece Ahmet Türk'ü tanıyorum ve ona saygı duyuyorum. Ahmet Türk'ün benim üzerimdeki hakkı şudur. Bu kişinin terörle alakası yoktur. Ahmet Türk'ün terörle alakası yoktur. Barış olsun isteyen biridir." şeklinde sözler sarf ederek haddini ve maksadını aşmıştır. Bu sözler biz şehit aileleri ve gaziler tarafından kabul edilir yenilir yutulur cinsten sözler değildir. Bu sözler akıl tutulmasının dışa yansımış halidir.

"Bu sözleri sarf etmek bizlere en büyük hakarettir"

Bir il başkanı düşünün devletimizin cumhurbaşkanı hakkında ağıza alınmayacak Sözler sarf edecek, 15 Temmuz hain alçak darbe girişimi için küstahça sözler kullanacak,Dini değerlerimize ve maneviyatımıza hakaret edecek, bundan dolayı yargılanacak ve bu yargılama sonucu cezaya çarptırılacak, yani suçu mahkemeler tarafından sabit görülecek , bunun üzerine adına cumhurbaşkanlığı yüksek istişare kurulu Üyesi denilen bir şahıs kalkıp bu il başkanının işlediği suçları görmezden gelecek söyledikleri ifadeler için saygı duymalıyız tahammül etmek zorundayız diyecek ve bizim de kalkıp bu sözler karşısında sessiz kalmamızı bekleyecek. Ayrıca bu şahıs, Şimdiye kadar her zaman her ortamda PKK terör örgütü ile irtibatı ve iltisakî mahkemelerce kesinleşen ve bundan dolayı cezaevine giren, cezaevinde iken hasta ve yaşlı olduğu gerekçesiyle cezaevinden çıkarılan, Kanunsuz bir şekilde belediye başkanlığına aday gösterilen seçildikten sonra ilk icraatı şehit ailelerimizi ve gazilerimizi işten çıkarmak olan, Teröre yardım ve yataklıkdan hüküm giymiş bir çok eski sabıkalı ye terör örgütü Üyesi PKK/ KCK üyesi kişileri belediyede önemli görevlere getirecek, Kanunlara ve yasalara uygun şekilde davranmadığı gerekçesiyle içişleri bakanlığı tarafından görevden alınacak, adına cumhurbaşkanlığı yüksek istişare kurulu Üyesi denilen zat kalkıp bu kişi için de "terörle alakası yoktur, barış olsun isteyen biridir" şeklinde sözler sarf etmesi biz şehit ailelerine gazilere vatanını milletine seven insanlara yapılabilecek en büyük hakarettir.

"Arınç'ı kınıyorum"

Bülent Arınç'ın bu sözlerinin anlamı mahkemeleri tanımıyorum, İçişleri bakanlığının verdiği kararı da tanımıyorum, Kendi bildiğimi okuyorum şeklinde yorumlanmalıdır. Çünkü mahkemenin suçlu dediği kişiye Bülent Arınç suçsuz demeye getiriyor, İçişleri bakanlığının suç işlediği gerekçesiyle görevden aldığı bir kişiye de Terörle Alakası yoktur, Barış olsun isteyen birisidir diyor. Biz şimdi mahkemelerin ve içişleri bakanlığının verdiği kararlara mı inanacağız, Yoksa bülent Arınç'a mı inanacağız ? Bülent Arınç'ı bu sarf ettiği sözlerden dolayı kınıyorum.

Bülent Arınç sürekli bu tür çıkışlarla, bu tür dengesiz söylemler kullanarak 40 yıldır kaptığı köşelerdeki yerini daha da garanti altına almak istiyor. Çünkü kullandığı bu tür mesnetsiz söylemler hep yanına kar kalmış damadı fetö terör örgütü üyeliğinden yargılanmasına rağmen oğlu İstanbul'dan milletvekili olmuş, Kendisi de bu ülkenin en prestijli makamlarından biri olan cumhurbaşkanlığı yüksek istişare kurulu üyeliğine atanmıştır. Biz şehit aileleri ve gaziler olarak geçmişten beri Bülent Arınç'ın terör örgütlerine olan sempatisini ve hayranlığını biliyoruz. Devlet büyüklerimizin bunu bilmemesi imkansızdır. Damadı fetodan yargılanan birinin oğlunun İstanbul'dan milletvekili yapılması, Kendisinin de cumhurbaşkanlığı yüksek istişare kurulu üyeliğine seçilmesini asla doğru bulmuyor ve asla tasvip etmiyoruz. Bülent Arınç'ın bu sözleri barda ğı taşıran son sözler olmuştur. Görevi makamı mevkii ne olursa olsun kimsenin şehit ailelerimizi gazilerimizi üzmeye rencide etmeye incitmeye hakkı da haddi de yoktur, olmamalıdır.

"Milletimizin yakasından düşün"

Bülent Arınç'a ve onun gibi düşünenlere tavsiyemiz 40 yıldır aynı köşe başlarını kapmışsınız. Her zaman en güzel makam ve mevkiilerde oturmuşsunuz ve oturmaya devam ediyorsunuz. Köşelerde sizin olsun makamlarda sizin olsun mevkilerde sizin olsun yeterki bizlerin yakasından milletimizin yakasından düşün.

Daha dün Mardin'de pırıl pırıl Özel hareket Şube müdürümüzü ve güvenlik korucumuzu şehit verdik. Mardin Büyükşehir belediyesinin PKK'ya sağladığı lojistik desteğiyle Özel hareket Şube müdürümüz ve güvenlik korucumuz şehit edildi. Bunu bile bile kalkıp Mardin Büyükşehir belediye başkanı iken içişleri bakanlığı tarafından görevden uzaklaştırılan birisi hakkında iyi birisidir terörle alakası yoktur diyerek mehtiyeler diziyorsunuz. Sizlere yazıklar olsun yazıklar olsun yazıklar olsun. Biz şehit ailelerinin ve gazilerin artık bu ülkede sizin ve sizin gibi düşünen insanları görmeye tahammülümüz yoktur kalmamıştır. Zerre kadar onurunuz ve gururunuz varsa bu sözlerinizden dolayı öncelikle şehit ailelerimizden ve gazilerimizden özür dilersiniz sonra da o kutsal makamları bırakıp oğlunuzla beraber istifa edersiniz. Bu sözlerimiz birilerinin hoşuna gitmeyebilir. Bu sözlerimizden dolayı birileri bize cezai müeddeler uygulamak isteyebilir. Bir şehit çocuğu olarak şehit aileleri gazileri ve güvenlik korucularını temsil eden biri olarak sonuna kadar sözlerimin arkasındayım asla geri adım atmayacağım. Bunun için şahsıma bir ceza verilecekse bir cezai müedde uygulanacaksa Şehit ailelerimiz adına gazilerimiz adına seve seve cezamı çekmeye hazırım. Kamuoyuna Saygılarımla."