Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Manisa'da konuştu, 1986 yılında kaybettiği arkadaşları için gözyaşlarını tutamadı.
Abone olBaşbakan Yardımcısı Bülent Arınç, yıllardır siyaset yaptığı Manisa'da bu kez aday tanıtım törenine katıldı, bundan sonra aktif siyasette bulunmayacağını söyledi. Manisa'da il başkanlığı yaptığı dönemde darbe olduğunu ve kendisinin siyaset yasaklısı olduğunu anlatan Arınç, o dönemde yaşadığı bir olayı paylaştı gözyaşlarına boğuldu.
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'ın katıldığı törende AK Parti Manisa Milletvekili ve parti MYK üyesi Hüseyin Tanrıverdi, AK Parti İl Başkanı Zülfikar Gürcan, ilçe başkanları, belediye başkanları ile AK parti Milletvekili adayları da hazır bulundu. AK Parti milletvekili adayları kürsüye çıkarak partililere tanıtıldı.
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'ın katıldığı törende AK Parti Manisa Milletvekili ve parti MYK üyesi Hüseyin Tanrıverdi, AK Parti İl Başkanı Zülfikar Gürcan, ilçe başkanları, belediye başkanları ile AK parti Milletvekili adayları da hazır bulundu. AK Parti milletvekili adayları kürsüye çıkarak partililere tanıtıldı.
''YAPTIĞIMIZ İŞLERİ GÖRDÜKÇE MUTLU OLACAĞIM''
Törende konuşan Bülent Arınç, ilk olarak partisinin Manisa'daki 9 milletvekili adayına başarı dileyip koordineli çalışmaları tavsiyesinde bulundu. Partisini üç dönem kuralı nedeniyle seçimde son noktaya geldiğini söyleyen Arınç, şöyle konuştu:
"Siyasette bir noktaya geldik. 13 senede 9 tane büyük zafer gösterdi. 13 yıldır iktidarda olan partinin mensubuyuz. Türk siyasi hayatında bunun örneği yok. Bunu AK Parti'ye nasip etti. Bunun kurucu olarak bu dönem aktif siyasette yokuz. Geriye baktığımızda yaptığımız işleri gördükçe mutlu olacağım.
"Siyasette bir noktaya geldik. 13 senede 9 tane büyük zafer gösterdi. 13 yıldır iktidarda olan partinin mensubuyuz. Türk siyasi hayatında bunun örneği yok. Bunu AK Parti'ye nasip etti. Bunun kurucu olarak bu dönem aktif siyasette yokuz. Geriye baktığımızda yaptığımız işleri gördükçe mutlu olacağım.
"MANİSA'YA GERİ DÖNECEĞİM"
Annem, babam ve çocuğumun mezarları burada. Gidecek başka yerim yok. İnsanlarını, köylerini, kasabaları seviyorum. Manisa ile birlikte olursam hayatımın en mutlu anını yaşayacağım.
Annem, babam ve çocuğumun mezarları burada. Gidecek başka yerim yok. İnsanlarını, köylerini, kasabaları seviyorum. Manisa ile birlikte olursam hayatımın en mutlu anını yaşayacağım.
GÖZYAŞLARINA HAKİM OLAMADI
Ben Manisa için ne kadar çalışırsam; Balıkesir, Muğla ve Aydın için de çalışırdım. Aynı şekilde Bursa'da, Balıkesir'de gelir, Manisa için çalışırdı. Kendi arabaları ile gelirlerdi. Servetini kaybedenler oldu. Ama dava öyle bir davadır. 1986 bir ara seçim oldu. Ben Manisa'da 1. bölgede adaydım. Kendi imkanlarımız çalışma yapıyoruz. Bursalılar bize yardıma geliyordu. Köylere kasabalara gidip çalışmalara yardım ediyorlardı. Ahmet Akyol isimli bir arkadaşımız üç gün önce aldığı arabasıyla, içinde eşi ve kızlarıyla birlikte Manisa'ya siyasi çalışmamız için yola çıktılar. Ancak Akhisar civarında kaza geçirdiler. Arabanın içindeki tüm ailesi ve kendisi rahmetli oldu. Kabristanına giderek mezar taşına baktım. Ahmet 29, karısı 19 yaşında, kızlarının birisi 4 diğeri 2 yaşındaydı. Hepsi hayatını kaybetti. Onlar Manisa'ya geliyorlardı. Allah rahmet eylesin. Böyle bir şuurla ve inançla cihadın topla kalkanla yapılmadığını, gerçek cihadın hakikatin aydınlatılması, iyiliğin ve güzelliğin yapılmasıyla olduğunu biliyordum. Ben bu arkadaşımın mezarını hep ziyaret ederim. Onlar bizim dava arkadaşlarımızdı. Bütün arkadaşlarımıza gerçek cihadı yapmanın mücadelesini vermeye çalıştık.''