Bülent Arınç damadı sorulunca bu yanıtı verdi: Biz de birilerinin damadıyız
Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu Üyesi Bülent Arınç damadı Ekrem Yeter'in berat etmesiyle ilgili Gazeteci Kemal Öztürk’e açıklama yaptı.
azeteci Kemal Öztürk'ün YouTube kanalında sorulara yanıt veren Arınç, ilk olarak 15 yıl hapis istemiyle yargılanırken beraat eden damadı Ekrem Yeter'e ilişkin soruyla karşılaştı.
Bülent Arınç damadının sosyal medyada çok konuşulduğunu belirtip şunları söyledi:
-Bir anne babanın kızı varsa, nasibi de olacaksa mutlaka bir damadı olur. Hepimiz damatlarımızın akıllı başarılı, ahlaki inanca sahip insanlar olmasını arzu ederiz. Bazen hayırlı çıkar bazen hayırsız çıkar. Böyle sürekli damatların gündeme getirilmesi özellikle yanlış kötü çirkin amaçlarla gündeme getirilmesi insanların özel hayatlarını çok rencide ediyor.
Damatlardan da hayırlı hayırsız çıkanlar olabilir
-Biz de birilerinin damadıyız. Dünya böyle kurulmuş. Dolayısıyla kendi evladından hayırlı hayırsız çıkanlar olduğu gibi damatlarından da hayırlı hayırsız çıkanlar olabilir. Ama özellikle siyasetileri damatları çocukları üzerinden vurmak çok yanlış bence.
Benim damadım çok iyi bir evlat, iyi bir koca
-Ben ailemizin içerisinde çok kıymetli bir fert olarak damadımızdan staişle bahsetmek istiyorum. İyi bir evlat, iyi bir koca, iyi bir eş, üç tane torunlarımızın babası. Meslek hayatında çok başarılı. Çok vatansever milli duyguları çok coşkulu bir insan. Ve bir anne-baba kayınpeder neden memnun olur; damatlarının kendilerine olan saygısından, kendilerini üzmemesinden, her zaman itibar göstermesinden, biz güzel hasletler üzerinde yaşayan bir damada sahibiz. Allah herkese de nasip etsin.
-15 Temmuz hain darbe girişiminden sonra Türkiye'de bir travma yaşandı. Zannediyorum ki bu Türkiye'de her 3-4 aileden birinde yaşandı. Kimisinin damadı, kiminin evladı kimisinin gelini kimisinin kızı. Özellikle dindar insanları içerisinde bir şekilde bu FETÖ, denen olguyla yolu kesişmemiş insan az bulunur. Ya okullarına gitmiştir, ya dershanelerine gitmiştir ya gazetelerini okumuştur, ya bazı faaliyetlerine sempati duymuştur. Ama bunun 15 Temmuz'da vuku bulan ve hepimizin çok acı bir derin üzüntü yaşadığımız olaydan dolayı suçlanmak, bundan dolayı terör üyesi kabul edilmek, bundan dolayı yargılanmak, bundan dolayı bütün haklarından mahrum edilmek 100 binlerce insanın kaderine düştü.