BIST 9.420
DOLAR 34,38
EURO 36,26
ALTIN 2.841,72
HABER /  POLİTİKA

Bülent Arınç ateş püskürdü

Tunceli'de türbanlı folklor gösterisiyle ilgili haberlere Arınç açtı ağzını yumdu gözünü.

Abone ol

Başkanı Bülent Arınç, Tunceli ziyaretinin ardından basında yer alan haberlere tepki göstererek, "Bu tür haberlerle, asparagaslarla, saçmalıklarla, beni, bir başkasını, Tunceli halkını küçültmeye kalkmak, buradan rejim sorunu çıkarmak, buradan laiklik tehlikesine işaret etmek, kargaları bile güldürecek basitlikte bir olaydır" dedi.


TBMM Başkanı Arınç, Rusya Federasyon Konseyi Başkanı Sergey Mironov'un resmi davetlisi olarak Rusya Federasyonu'na gitti. Arınç, Rusya'ya hareketinden önce Esenboğa Havalimanı'nda gazetecilerin sorularını cevaplandırdı. Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdullah Gül'ün Meclis'in olağanüstü toplanabileceğine ilişkin yaptığı açıklamanın hatırlatılması üzerine Arınç, bu konuda Gül ile herhangi bir görüşmesi olmadığını belirterek, "Ancak şartlar gerektirdiği takdirde Meclis'in nasıl olağanüstü toplantıya çağrılacağı bellidir" dedi. Hükümetin ya da belli sayıda milletvekilinin talepte bulunması halinde bunu değerlendirmenin TBMM Başkanlığı'nın görevleri içinde olduğunu vurgulayan Arınç, "Şu anda böyle bir ihtiyaç görünmüyor. İleride doğarsa onunda yasal prosedürü bellidir" diye konuştu.


Arınç, "Tunceli ziyaretinizde folklorcu kızlara 'türban' takıldığına yönelik haberler sizinle ilişkilendiriliyor. Bunu nasıl değerlendiriyorsunuz?" sorusuna ise, "Büyük bir şaşkınlık ve üzüntü içindeyim" karşılığını verdi. Tunceli'yi ziyaret eden tek TBMM başkanının kendisi olduğunu ifade eden Arınç, Tunceli'de halkın ve devletin katkılarıyla Engelliler İçin Rehabilitasyon Merkezi yapıldığını hatırlattı. Tunceli'ye gidip halkla kucaklaşmayı kendisine görev edindiğini belirten Arınç, Tunceli'de büyük sevgi gösterileriyle karşılandığını dile getirerek, şunları kaydetti:


"Herkes sadece sevinç içindeydi. Çünkü biz TBMM ile halkımız kucaklaşmasını, bütünleşmesini orada gördük. Alevi-Sünni diye ayırmadan, Türk-Kürt diye ayırmadan, bin yıldır bu topraklar üzerinde birbirlerine kardeş olmuş insanların gözyaşı dökerek bu birlikteliğin coşkusunu yaşadığını gördük. Orada iki folklor gösterisi yapıldı. Küçücük kızlar, kimisi 10 yaşında, kimisi 12 yaşında çocuklar. Çiçekler verdiler, onları öpüp kokladım. Daha sonra bir başka folklor gösterisi yapıldı. Orada yetişkin kızlarımız vardı. Onların da başı açıktı. Biz bunları ne düşündük ne de bunda fevkaladelik gördük."


"Böyle bir haber, haber olabilir mi? Böyle bir haberin değeri olabilir mi? Olamaz" diyen Arınç, Tunceli'ye gitmeden önce de 'Arınç Tunceli'ye gelecek diye PKK eylem yapacak' şeklindeki haberlerin gazetelerde yer aldığını ancak, Tunceli'deki sivil-asker yetkililerin kendisini arayarak böyle bir şeyin olmadığını ifade ettiklerini söyledi. Yapılan bir ankette, güvenilir kurumlar sıralamasında medyanın en son sıralarda yer aldığına işaret eden Arınç, şöyle devam etti:


"Medyayı bu hale düşürmesinler. Bu tür haberlerle, asparagaslarla, saçmalıklarla, beni, bir başkasını, Tunceli halkını küçültmeye kalkmak, buradan rejim sorunu çıkarmak, buradan laiklik tehlikesine işaret etmek kargaları bile güldürecek basitlikte bir olaydır. Folklorcular ne zaman başlarını açarlar, açarlar mı kapatırlar mı, bu kimi ilgilendirir Allah aşkına? Küçücük, minnacık yavruların kendi özel giysileri içerisinde folklor gösterisi yapmasından rejim için bir tehlike çıkarmak acaba sadece bu kişinin mi aklına geldi? Ya bu haberi çok önemseyerek, bir iki cümle söyleyen bir iki siyasetçiye ne demeli? Türkiye'nin gündemi bu değil. Hele hele bundan rejim adına bir şey çıkarmaya kalkmak, Türkiye'nin rejimi böyle saçmalıklarla yıkılacak, örselenecek bir güçsüzlükte değil."


Arınç, Türkiye'de her şey kendisini yenilerken, medyanın da kendisini yenilemesini gerektiğini savunarak, "Bu tür haberler Tunceli'ye büyük bir kötülüktür. Tunceli halkı vatanına, devletine, askerine, Meclisi'ne bütün kurumlara bağlıdır. Tunceli'yi böylesine haberlerle adeta tepki çeken bir il olarak göstermeyi, izole etmeyi kimse kendisine hedef olarak almasın. Bu felaket haberlerinden, paranoyaya dönüşmüş başörtüsü haberlerinden bıktık artık. Sorumlu bir basın istiyoruz. Her önüne geleni istediği gibi eleştiren, yalan haberle insanları suçlayarak çuvaldız batıran bir basının iğneyi kendisine batırması lazım" şeklinde konuştu.