Bilim insanları sonunda yüz yıllardır bitmeyen Kleopatra fetişine bir nokta koyabilecek.
Abone olİNTERNETHABER
Elizabeth Taylor'dan Sophia Loren'e kadar bir çok büyük aktris O'nu canlandırdı, ama şimdi gerçeğe en yakın haliyle karşımızda.
Bin yıllardır devam eden Kleopatra efsanesi için hep çok farklı şeyler söylendi. Kimi tarihçi çok kısa ve ortalama bir güzelliği vardı dedi, kimisi çok güzel bir yüzü, düzgün hatları vardı dedi. Ortak olan tek kanı ise kraliçenin ikna kabiliyeti üstüneydi.
Ailesi 300 yüz yıl Mısır'da yaşamış olan Kleopatra M.Ö. 69 yılında İskendiriye'de doğar ve en büyük şansı tam da bu dönemlerde ailesinin yönetimdeki gücüdür. Aslı Yunan olarak bilinen Kleopatra, Mısır ve Hellen güzelliklerinin sembolü olarak da kabul edilir.
Mısır'ı yönetmekten, Sezar'ı yönetmeye (Roma'yı yönetmekten bile zordur denilir), hatta kimi söylencelere bakılırsa Rusya'ya kadar uzanan şöhretiyle tam bir fetişdir Kleopatra.
Böylesi bir kadının gerçekte ne olduğu, nasıl olduğu da tabi ki asırlardır hem tarihçiler hem de bilim insanları için ciddi bir merak konusuydu. Şimdi ise tarihçiler ve bilim adamlarının ortak çalışmaları şaşırtıcı bir sonuçla karşımızda.
Kleopatra'nın yüzü, Dendera'daki duvar resimlerinden ve çeşitli kil tabletlerin ve büyük yüzüklerin üstüne işlenmiş resimlerinden yola çıkılarak gerçeğe en yakın şekilde tasarlandı.
Melez olmasının verdiği cazibe ve düzgün yüz hatları sayılmazsa bir çok insan buna inanmak istemiyor. Çünkü bunca dünya güzeli oyuncunun canlandırdığı yüz için hep en ulaşılmaz hayal edilmişti. Elizabeth Taylor'ın porselen ve beyaz suratı ya da Roma dizisindeki Lyndsey Marshal'in şehvetli hali herkes için tabi ki daha cazipti.
Sesinin tonu, ikna gücü, sempatik tavırları kesinlikle tartışılmayan birer gerçek olarak kabul edilen yönleri dışında bir çok kişi bu yüzü yakıştıramadı Kleopatra'ya.
Ama eldeki resim ve kalıntılar ışığında, üç boyutlu bilgisayar teknolojisiyle oluşturulan bu yüz, bire bir olmasa da Kleopatra'nın gerçek yüzü olarak kabul edildi.
ÖNCEKİ HABERLER
