BIST 9.390
DOLAR 34,43
EURO 36,29
ALTIN 2.837,00
HABER /  GÜNCEL

Bu tavsiyelere kulak verin

Beslenme uzmanları, oruç tutanlara sahur ve iftarda hafif, ve koseltrolü düşük yemekleri tercih etmelerini tavsiye etti.

Abone ol

Beslenme ve diyet uzmanları, Ramazan ayının başlaması sebebiyle oruç tutan kişilerin sahur ve iftarda hafif, hazmı kolay ve kolestrolü düşük yemekleri tercih etmelerini tavsiye ettiler. Diyet uzmanlarına göre, iftarda en iyisi hafif bir çorba, bir sebze yemeği. İftar sofrasında mutlaka yoğurt ve meyve bulunmalı. Sahurda ise pilav ve börek yerine kahvaltılık tercih edilmeli. İhlas Tıp Merkezi Diyetisyen Uzmanı Doktor Öznur Yıldız, bütün gün boş kalan mideye iftarda birden yüklenilmemesi gerektiğini belirterek, "Hafif yemeklerden başlayarak yavaş yavaş midenizi alıştırarak diğer yemeklere geçmelisiniz. İftarda ve sahurda, mutlaka bol bol sebze, meyve tüketmeli, ayrıca kızartma, kavurma yöntemiyle pişmiş yemekler yerine haşlama, fırında yada ızgarada pişmiş yemekler tercih etmelisiniz. Yemek pişirirken katı yağlardan kaçınmalı ve kırmızı eti mümkün olduğunca az kullanmaya dikkat etmelisiniz. Ramazanla birlikte artan tatlı tüketme eğiliminizi yağlı tatlılar yerine hoşaf, komposto veya sütlü tatlılarla frenlemeye çalışmalısınız" dedi. Ramazan'da yemek kadar vücudun ihtiyacı olan sıvı alımına dikkat edilmesini tavsiye eden Dr. Yıldız, "Gün boyunca su içemiyeceğiniz için, iftardan sonra bol bol su içerek böbreklerin çalışmasını sağlanmalısınız. İftar sırasında yemekle beraber çay, kahve içmek yemeklerden alınan vitaminleri öldüreceğinden, çay ve kahve tüketiminizi yemekten sonra gerçekleştirmelisiniz" diye konuştu. İşte Ramazan ayında yapılan yanlışlar: "Çok Yemek: Ramazan'ın en bilinen özelliklerinden birisi iftar sofralarının çeşitliliği ve bolluğudur. Bütün gün aç kalındığı için, iftarda vücudun ihtiyacından çok daha fazla yemek yenir. Araştırmalara göre ülkemizde iftar sofralarına bir insana yetecek yemeklerin 2-3 katı fazla yemek konmaktadır. Boş olan mideye bu kadar çok yemek yiyerek yüklenildiğinde sindirim zorlaşacak, bu da midede ağırlık, ekşime, yanma, bulantı, uyuklama gibi sorunlara yol açacaktır. Bağırsaklarda ise şişkinlik, kabızlık ve gaz gibi problemler oluşacaktır. Bu sebeple sahurda, özellikle de iftarda sadece yiyebileceğimiz kadar yemek bulunursa, vücudumuza boş yere yükleme yapmamış ve sağlığımızı da korumuş oluruz. Çabuk yemek: İftar ve sahur sofralarında en çok yapılan yanlışlardan birisi de çok çabuk ve yeterince çiğnemeden yemek yememizdir. Sindirim bilindiği gibi önce ağızda çiğnemeyle başlar. Beyin doyma emrini 15-20 dakikada verir, çabuk yemek yediğimizde doyma emrini henüz alamadığımız için kendimizi hala aç hissederiz ve gereğinden fazla yemek yeriz. Çok çeşitli yemek: Ülkemizde iftar sofralarının zenginliği gelenek haline gelmiştir. İftar sofrasındaki yiyeceklerin çok çeşitli olması , bunların sağlık ve beslenme kurallarına uymaması başta sindirim sisteminin zorlanmasıyla birlikte birçok sağlık sıkıntısına yol açar. İftar menüsünü hazırlarken aynı gruptan 2 yemeğin olmamasına, yemeklerin karın doyurucu, renk ve kıvam bakımından birbiriyle uyum içinde olmasına dikkat edilmelidir. Sahura kalkmamak ya da sahurda çok yemek: Günümüz şartlarında çoğu kişi, özellikle de çalışanlar iftarda fazla yemek yiyerek sahura kalkmıyor, başka bir grup da sahurda fazla yemek yiyorlar. Her ikisi de yanlış, çünkü bütün gece ve bütün gün boş kalan midede asit salgısı artacak ve bu da çeşitli mide rahatsızlıklarına yol açacaktır. Bunun dışında açlık, kan şekerinin düşmesi, tansiyonun azalması gibi sorunlarla da karşılaşılacaktır. Uyku sırasında sindirim yavaşlayacağı için, sahurda çok yemek sindirim sistemini zorlayacaktır. Aç karnına sigara içmek: Sigaranın insan sağlığına, özellikle solunum yollarına verdiği zarar artık herkes tarafından biliniyor. Ramazan'da sigara tiryakilerinin çoğu, iftar yemeğine başlamadan hemen bir sigara içerler. Aç karnına içilen sigaranın zararları çok daha fazla olduğu için, yemekten önce sigara içilmemelidir".