BIST 9.831
DOLAR 35,15
EURO 36,55
ALTIN 2.966,83
HABER /  GÜNCEL

Bu sözler emekli Paşa'ları kahredecek

Eski komutanlarına seslenen Balyoz Planı davasının tutuklu sanığı Kurmay Albay Mustafa Önsel açtı ağzını yumdu gözünü....

Abone ol

Balyoz Planı davasının tutuklu sanığı Kurmay Albay Mustafa Önsel isim vermeden Eski Genelkurmay başkanları Hilmi Özkök, Yaşar Büyükanıt, İlker Başbuğ ve Işık Koşaner'i adeta yerden yere vurdu.

"Asker lafı eğmeden, bükmeden söyler. Sorulduğunda 'Var da diyemem, yok da diyemem' diyen sevgili komutanım şimdi rahat uyuyabiliyor musun? Ya sen, durup dururken saçma Nisan bildirisi yayımlayarak siyasete şekil vermeye çalışan pek sevgili komutanım. Biz cezaevinde mağdurken zırhlı aracınla gezmekten mutlu oluyor musun? 'Çok üzülüyoruz', 'hukuki süreç', 'sabır' diyenlere de silah arkadaşlığı ölmüş diyorum."

KENDİNİ SAVUNMADI, KOMUTANLARINI SUÇLADI

 PAŞALAR NE DEMİŞTİ?

"VAR DA DİYEMEM YOK DA"


Eski Genelkurmay Başkanı, emekli Orgeneral Hilmi Özkök, meşhur 'Darbe Günlükleri' ile ilgili sorulan bir soruya 'Var da diyemem yok da diyemem'  yanıtını vermişti.

"BEN YAZDIM"

Eski Genelkurmay Başkanı Emekli Orgeneral Yaşar Büyükanıt da 27 Nisan bildirisini kendisinin kaleme aldığını belirterek "O muhtıra değil, TSK'nın laiklik karşısındaki hassasiyetini vurgulayan bir bildiridir" demişti.

"DURUMLARINA ÇOK ÜZÜLÜYORUZ"

Eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ ise soruşturmalar kapsamında  tutuklanan askerlerin durumları için "Hepsiyle ailece tanışıyoruz. Durumlarına üzülüyoruz" demişti.

"HUKUKİ SÜREÇ"

Emekli Orgeneral Koşaner, de istifasının ardından yayınladığı veda mesajında tutuklu komutanlarla ilgili hukuki süreci eleştirmişti:

"Tutuklamaların evrensel hukuk kaidelerine, hakka, adalete ve vicdani değerlere uygun olarak yapıldığını kabul etmek birçok hukukçunun da ifade ettiği gibi mümkün değildir."

İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmada savunmasını yapan Önsel, hakkındaki suçlamayı reddettiğini belirterek, savunma değil suçlama yapacağını söyledi. İlki 22 Şubat 2010 olmak üzere geçen yıl 2 kez tutuklanıp tahliye edilerek 4 ay tutuklu kaldığını anlatan Önsel, bu yıl yine şubat ayında tutuklanıp özgürlüğünün gasp edildiğini, bundan dolayı ruhunun bu haksızlığa isyan halinde olduğunu dile getirdi:

"Post modern darbe diye yakın tarihin kayıtlarına giren 28 Şubat süreci ile ilgili dava açılsın bakalım" diyen Önsel, "Bu hiç gündeme getirilmez. O dönemin en namlı generalini yandaş ticari kuruluşlarda danışman olarak çalıştıracaksın, onunla ABD'lerde JINSA denilen Yahudi kuruluşunda sarmaş dolaş olacaksın, beni de darbeci olarak yargılatacaksın. Bu durumu şiddetle kınıyorum"

"DİKTA REJİMİ YAŞIYORUZ"

Bir ihtilal mahkemesinde yargılandığı düşüncesine hakim olduğunu ifade eden Önsel, "Henüz doğmadığım 1960 ihtilalinin, öğrenci olduğum 12 Eylül'ün, uygulamalarının çoğunu yanlış bulduğum 28 Şubat'ın hıncı bizden çıkartılıyormuş gibi hissediyorum. Şu anda aslında demokrasi görünümlü bir darbe, bir dikta rejimi yaşıyoruz. 12 Eylül'de, 28 Şubat'ta neler olduysa bugün de benzer, hatta daha da kötü şeyler oluyor. 12 Eylül ve 28 Şubat'ın arkasında kim varsa bugünkünün arkasında da aynı güç var" dedi.

Önsel, 31 yıl boyunca teniyle bütünleşen ama şimdi ayrı düştüğü üniformasıyla konuştuğunu belirterek, şunları kaydetti:

"İhanet odaklarıyla işbirliği yaparak, tarafımıza bu iftiraların atılmasına ve geleceğimizin haksız yere karartılmasına, hürriyetimizin gasp edilmesine sebep oldular. Onları lanetliyorum. Bu ihanetleri unutulmayacak. Gelecekleri için geçmişlerini satan bu çakalları suçluyorum. En büyük kinimiz onlaradır. Lanetimiz gelecek kuşaklarını da kucaklayacaktır."

KOMUTANLARINI YERDEN YERE VURDU

Suçlayacağı bir başka grubun ise geçmişte "Komutanım" dedikleri kişiler olduğunu kaydeden Önsel, şöyle devam etti:

"Asker lafı eğmeden, bükmeden söyler. Sorulduğunda 'Var da diyemem, yok da diyemem' diyen sevgili komutanım şimdi rahat uyuyabiliyor musun? Ya sen, durup dururken saçma Nisan bildirisi yayımlayarak siyasete şekil vermeye çalışan pek sevgili komutanım. Biz cezaevinde mağdur iken zırhlı aracınla gezmekten mutlu oluyor musun? Sahi şu Dolmabahçe'de baş yetkili ile sen ne konuştun? Hangi konuda ikna edildin? Yoksa bizlere yapılacak operasyonlara yeşil ışık orada mı yakıldı? Ne verdin? Sana da mı kaset gönderdiler yoksa? Yıllarca görev nedeniyle ayrı kaldığım eşimden ve çocuklarımdan hukuksuzca ayrı bırakılırken siz torunlarınızı gönül rahatlığıyla sevebiliyor musunuz?"

Grevde olan komutanlarına seslenen Önsel, "Çok üzülüyoruz. Hukuki süreç, sabır diyenlere, silah arkadaşlığı ölmüş diyorum. Yönetiyorum zannettiğiniz ordunun sahte CD'lerle beli kırılmış siz kime komutanlık yaptığınızı sanıyorsunuz?" sözleriyle seslendi.