BIST 9.725
DOLAR 35,20
EURO 36,75
ALTIN 2.968,40
HABER /  GÜNCEL

Bu Osmanlı yazısı çok tartışılır!

Cumhuriyet gazetesi yazarı Mine Kırıkkanat'ın dünkü 'Osmanlı'nın En Ünlü İçoğlanı' başlıklı yazısı çok tartışılacak

Abone ol

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Muhteşem Yüzyıl dizisine yönelik eleştirilerinin ardından tartışmalar hız kesmeden devam ediyor. Erdoğan'ın bu çıkışı eleştirilirken bir yandan da tarihimizin anlatıldığı gibi olmadığını da ortaya çıkarıyorlar.

OSMANLI'NIN SEKS HİKAYELERİ

Murat Bardakçı diyor ki; “İstanbul halkı için seks skandalları, sık rastlanan olaylardandır. Hiçbir dönemde de engellenememiştir.

Kitaba göre ilk kayıtlı fahişelere Kanuni Sultan Süleyman devrinde rastlanmış. Bununla birlikte ilk jigololar Yavuz Sultan Selim devrinde ortaya çıkmış.

DEVAMI İÇİN TIKLAYIN

Köşe yazarları da bu tartışmayı köşelerine taşıyor. Kimi destek verirken kimi de Başbakan'ı haksız çıkaracak tarzda bilgileri paylaşıyor. Son olarak Taraf gazetesinden Ertan Altan Murat Bardakçı'nın kitabından kesitler alarak Osmanlı'nın seks hikayelerini haberleştirmişti. Cumhuriyet gazetesi yazarı Mine Kırıkkanat da 'Osmanlı'nın En Ünlü İçoğlanı' başlıklı yazısı ile çok tartışılacak satırlara imza attı.

"Dünyadaki hiçbir imparatorluk tarihinde, Osmanlı Sarayı'ndaki kadar beşik cinayeti işlenmemiş, hiçbir imparator ve kral, Osmanlı sultanları kadar çok oğul katletmemiştir."diyen Kırıkkanat, Muhteşem Yüzyıl'la ilgili tartışmalara da katıldı.

Cumhuriyet gazetesinde Mine Kırıkkanat'ın köşesinden satır başları;

1442 yılında Osmanlı payitahtı Edirne, Sultanı ise Fatih'in babası İkinci Murat'tı.

Eflak Prensi Vlad Besarab, o yıl kardeşi Prens Güzel Radul'la (Radu cel Frumos) birlikte babaları Ejderha Vlad (Drakula) tarafından Osmanlı Sultanı'na rehin olarak Edirne Sarayı'na gönderildiğinde, sadece 11 yaşındaydı.

İki rehin prense Edirne'deki sarayda çok iyi davranıldı, ilerde Osmanlı'ya hizmet eğitimini de Sultan Murat'ın "içoğlanı" kadrosunda aldılar...

İÇOĞLAN KADROSUNDAN EMEKLİ OLDU

Ama Sultan'ın gözdesi Vlad'dı. Öyle ki genç prens sakalı bıyığı çıkıp "içoğlanı"kadrosundan emekli olunca; İkinci Murat kendisine 6 yıl süreyle duyduğu şefkatin karşılığını da cömertçe ödedi. 1448'de 17 yaşına basan Vlad'ı voyvoda unvanıyla bezeyip yanına bir ordu kattı ve Eflak tahtını fethe gönderdi.

***

Ama Osmanlı sultanları, her ne kadar aşk ile iş ilişkilerini birbirine karıştırsalar da enayi sayılmazlar... İkinci Murat da pek sevdiği Prens Vlad'ın kendisine bizzat verdiği "içoğlanı" eğitimine hoşlanarak mı, yoksa dişlerini sıkarak mı katlandığından pek emin değildi. Vlad'ı Eflak'a voyvoda gönderirken, kardeşi Güzel Radul'u rehin tutarak Osmanlı'ya bağlı kalmasını sağlama aldı.

Ne var ki Vlad Besarab, önce velinimetinin ordusuyla alıp iki ay sonra yitirdiği, ardından tekrar oturduğu Eflak tahtına iyice yerleşip, kaidesini artık güvencede hissettiği an... Rehin kalan kardeşi Radul'u gözden çıkararak Osmanlı'ya isyan bayrağını çekti.

İBNE-G..VEREN-SÜZGEÇ

Osmanlıcada ise çocukluğunda maruz kaldığı tacize gönderme yapan Kalleş, İbne, Süzgeç, Götveren lakaplarıyla ya da Kazıglu Bey diye anılıyordu. (Kaynak: Matei Cazacu, "Prens Drakula'nın Tarihi", Droz, 1988)

Çoğu Batılı tarihçinin uzun zaman anlam veremediği bu lakaplardan özellikle dördüncüsü, Almanca sanılıp yüzyıllarca "G..veren" diye söylendi!

Fatih Sultan Mehmet, babasının eski gözdesinin uçan kaçan Osmanlı'dan kazıkla çıkardığı "içoğlanlığı" hıncını öğrenince gazaba gelip, Eflak Voyvodası Vlad Tepeş'e karşı düzdüğü ordunun başına kimi geçirdi biliyor musunuz? İçoğlanıyken aldığı eğitime sadakat gösteren rehin kardeşi, Güzel Radul'u...

***

OSMANLI 300 ASKERİ KAZIĞA GEÇİRDİ

Osmanlı ordusu Eflak'ı aldı, Güzel Radul 15 Ağustos 1462'de voyvodalık tahtına oturdu ama, kazıkçı kardeşini ele geçiremedi. Vlad Tepeş, sığındığı Macarlar tarafından esir alındı. 12 yılın sonunda serbest bırakıldığında, yine Eflak'a dönüp 1476'ya kadar voyvoda olarak hüküm sürdü. Aralık ayında Osmanlı ordusuyla girdiği savaşta öldürüldü ve 300 askeri kazığa geçirilirken, Vlad'ın kesilen kafası Fatih Sultan Mehmet'e gönderildi.

Ama Vlad Tepeş'in ardında bıraktığı kazıklı ve kanlı efsane, 1897 yılındaBram Stoker'a, kurgusal romanı Drakula'daki ölümsüz kont, ancak kalbine kazık çakılarak yok edilebilen vampir karakterini esinledi. Romanya'nın Transilvanya bölgesi, Francis Ford Coppola başta olmak üzere romanın sinemaya uyarlandığı pek çok filmle birlikte dünyada Kont Drakula'nın ülkesi olarak tanındı.

PEYDAHLANAN ÇOCUK SAYISI SULTANLARIN Kİ KADAR YÜKSEK DEĞİL

Dünyadaki hiçbir imparatorluk tarihinde, Osmanlı Sarayı'ndaki kadar beşik cinayeti işlenmemiş, hiçbir imparator ve kral, Osmanlı sultanları kadar çok oğul katletmemiştir. Hatta Batılı saraylarda veliaht olmasın diye oğul ve kardeş katli parmakla gösterilecek kadar azdır. Çünkü hiçbirinin tekeşli evlilik dışı ilişkileri ve metres sayısı; odalık, cariye, nikâhlı nikâhsız eşle dolup taşan Osmanlı haremi kadar kalabalık olmayıp, peydahlanan çocuk sayısı da sultanlarınki kadar yüksek değildir. Biseksüel ve pedofil egemen sayısı da öyle...

TÜRKİYE'YE YUTTURULMAYA ÇALIŞILAN OSMANLI GÜZELLEMESİ

Muhteşem Yüzyıl dizisine saldırmaktan "kardeş katli" yasasının övülmesine, topluma yutturulmaya çalışılan Osmanlı güzellemesinin tamamı, çokeşliliği sorgulatmamak ve hatta yakın tarihte yeniden geçerli kılmak için yapılmaktadır.

"İntikam, aşağılanmış benliklerin silahıdır."

ALICE BRUNEL ROCHE