BIST 9.550
DOLAR 34,53
EURO 36,16
ALTIN 2.993,83
HABER /  DÜNYA

Bu operasyon Hollywood filmlerini aratmadı

ABD Uyuşturucu ile Mücadele Dairesi, eroin karşılığında tüfek, füze ve tabanca için anlaşan çeteyi çökertti. Çetede bir de Türk var.

Abone ol

ABD Uyuşturucu ile Mücadele Dairesi (DEA), iki uluslararası operasyonda, Hizbullah ve Taliban'a para ve silah sağlamak için uyuşturucu ticareti yapan biri Türk dört zanlıyı yakaladı. Yüzlerce kilo eroin karşılığı 48 stinger füzesi, 6 bin uzun namlulu tüfek ve 1000 Glock tabanca için anlaşanlardan Çetin Aksu ve diğer zanlılar için ömür boyu hapis istemiyle dava açılması bekleniyor.

ABD Başkanı Barack Obama'nın uluslararası terörizm ve uyuşturucu ticareti ile mücadeleyi artırmak için yeni bir plan açıkladığı gün, ABD Uyuşturucu İle Mücadele Dairesi (DEA), uluslararası iki operasyonda biri Türk dört kişinin yakalandığını duyurdu. Açıklamada, yaklaşık üç yıldır sürdürülen operasyonların, "Terör örgütlerinin uyuşturucu ticareti ile bağlantılarını ortaya çıkarmayı amaçladığını" kaydedildi.

HİZBULLAR İÇİN TAM 6 ÜLKEDE OPERASYON

DEA yetkilerin verdiği bilgiye göre, ilk operasyon 2008 yılında Taliban'ın uyuşturucu şebekeleri ile bağlantısını ortaya çıkarmak için yapıldı. Ajanlar, Afganistan'ın Kandahar kentinde uyuşturucu satıcısı Taza Gul Alizayi'den, ABD'de satmak üzere 5 kilogram eroin satın aldılar. Aynı ajan, iki yıl sonra yine Alizayi'nin karşısına bu kez Taliban militanı olarak geçti ve 6 Kalaşnikof ile 10 kilo eroin istedi. Siparişi kabul eden Alizayi, ajana, ülkedeki bütün eroin laboratuarlarının Taliban'ın kontrolünde olduğu bilgisini de verdi. Alizai, pazartesi yapılan operasyonla Maldiv Adaları'nda yakalandı ve New York'ta tutuklandı.

ABD ajanları için, Türkiyeli Çetin Aksu'nun karıştığı Hizbullah operasyonu ise Taliban operasyonundan çok daha karmaşık ve zorlu geçti. DEA'ye bağlı ajan ve muhbirler, önce kod adı 'Doktor' olan İranlı Kürt Siyavuş Hanareh ile 2010 yazında temasa geçtiler, ABD'de satmak üzere yüksek kalitede eroin bulmasını istediler. 10 Aralık 2010'da DEA ajanları, İstanbul'da buluştukları Henareh'le bu kez ABD'ye yüzlerce kilo eroin kaçırılmasını görüştü. Ayrıca sağlanacak kârdan ABD'de silah alınmasının mümkün olabileceğini anlattılar. Hanareh, yıl sonunda Budapeşte'de görüşmek istedi. 12 Ocak'ta Bükreş'teki görüşmede de, Türkiye üzerinden eroin temini ele alındı. İlerleyen tarihlerde Hanareh, ajanlara 500 kg eroin temin etmeye hazır olduğunu bildirdi.

9.5 MİLYON DOLARA 8 STİNGER FÜZE

Ardından Hanerey, ajanları, 'Farez' kod adlı Lübnanlı Başar Vehbi ve Çetin Aksu ile tanıştırdı. Aksu da, 200 kg. eroin sağlayabileceğini belirtti. Haziran ayına kadar Romanya, Kıbrıs ve Malezya'da çeşitli görüşmeler yapıldı, uyuşturucu ve karşılığında silah alımı pazarlıkları yapıldı. Nihayet Malezya'nın Kuala Lumpur kentinde bir araya gelen taraflar, 13 Haziran'da yazılı bir anlaşma imzaladı. Anlaşmaya göre Vehbi ve Aksu, ajanlardan 9.5 milyon dolar karşılığında 48 karadan havaya Stinger füzesi, 5 bin Kalaşnikof ve 1000 adet de M4 tipi tüfek satın almayı taahhüt ediyordu. Satın alma işlemi Hizbullah için yapılacaktı. Ayrıca alıcılara 1000 adet de Glock marka, dedektörlerde tespit edilemeyen 'hayalet tabanca' sağlayacaklardı.

NEW YORK SAVCILIĞI ÖMÜR BOYU İSTEYECEK

Silah tesliminden önce son kez geçen pazartesi günü Romanya'nın başkenti Bükreş'te bir buluşma ayarlandı ve Hanareh ve Aksu bu buluşmada yakalandı. Hanareh hemen New York'a götürülürken, Aksu işlemleri tamamlanıncaya kadar Bükreş'te gözaltında tutuluyor. Üçüncü zanlı Vehbi ise, Maldiv Adaları'nda yakalanıp New York'a götürüldü. New York savcılığı dört zanlının ömür boyu hapis cezası istemi ile yargılanacaklarını açıkladı. Ayrıca iddianamede adı geçen, ancak kimlikleri belli olmayan üç kişinin daha suçlanabileceği belirtiliyor.