Beta mikrobu özellikle kış ve ilkbahar aylarında sinüzit, otit ve zatürreye yol açıyor, işte ayrıntılar..
Abone olÇocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Yrd. Doç. Dr. İlke Özahi İpek, boğazda ve deride iltihaplanma yapan bir çeşit bakteri olan A grubu beta hemolitik streptokokların tedavi edilmediğinde bazı ciddi komplikasyonlara yol açabileceğini söyledi.
Bu mikrobun kış ve ilkbahar aylarında daha sık görüldüğünü belirten Dr. İpek, "A grubu beta hemolitik streptokoklar, herhangi bir hastalık belirtisi yapmadan da boğazda ve ciltte taşınabilir. Neden olduğu enfeksiyonlar çoğunlukla boğaz enfeksiyonu ya da ciltte impetigo şeklindedir ve hafiftir. Streptokoklar ayrıca, sinüzit, orta kulak iltihabı ve zatürreye, nadiren de olsa ağır, hayatı tehdit edici enfeksiyonlara neden olur. Bu mikrop, boğaz ağrısı, ateş ve döküntü ile seyreden kızıl hastalığının da etkenidir. Kızıl en sık 5-15 yaşlarında olmakla birlikte, her yaşta görülebilir" dedi.
Mikroorganizma, enfekte kişilerin burun veya boğaz salgılarına veya derideki enfekte yaralara direkt temas ile bulaşıyor. Dr. İlke Özahi İpek, "İnsanların bir arada bulunduğu okul, sinema, alışveriş merkezi gibi kapalı ve havalanması yetersiz ortamlarda kolaylıkla yayılır. Boğaz ve cilt enfeksiyonu olanlar bakteriyi daha çok bulaştırırken, boğazlarında bakteriyi taşıdıkları halde kendileri hastalanmayanlar daha az bulaştırıcıdır" diye konuştu.
TEDAVİ EDİLMEZSE KALBİ ETKİLEYEBİLİR
Tanı boğaz kültürü ile kesinleştiriliyor. 24 saatlik uygun antibiyotik tedavisiyle genellikle bulaştırıcılık son buluyor, ancak olası komplikasyonlar açısından tedavinin tamamlanması önem taşıyor. Tedavi edilmeyen ya da yetersiz tedavi edilmiş A grubu beta hemolitik streptokok enfeksiyonlarının, akut romatizmal ateş denilen, kalp tutulumu ve eklem iltihaplarına neden olabildiğini ifade eden Dr. İlke Özahi İpek, şunları kaydetti:
"A grubu beta hemolitik streptokok enfeksiyonlarının bir diğer komplikasyonu da, hastalığın başlangıcında 2-3 hafta sonra ortaya çıkabilen böbrek tutulumudur. Antibiyotik tedavisi ile tam iyileşme sağlanır ve komplikasyonlar önlenir. Tedavi ağızdan veya kas içi enjeksiyonla yapılır. Önemli olan tedavinin verildiği şekilde ve sürede uygulanmasıdır. Boğaz ağrısı nedeniyle yemek yemekte güçlük çekilebilir, bu durumda yumuşak veya sıvı gıdaları tercih etmek gerekir. Çocuğun bol sıvı almasını ve istirahat etmesini sağlamak gerekir. Tedaviyi tam ve yeterli sürede uygulayan ve klinik bulgusu olmayan hastalarda tedavi sonrası boğaz kültürü özel durumlar dışında gerekli değildir."