Eskişehir’in Tepebaşı ilçesine bulunan bir köyde, kanal içindeki yosun ve kamışlar nedeniyle akışı yavaşlayan ve seviyesi yükselen sular köy...
Abone olEskişehir’in Tepebaşı ilçesine bulunan bir köyde, kanal içindeki yosun ve kamışlar nedeniyle akışı yavaşlayan ve seviyesi yükselen sular köylülerin kabusu oldu.
İlçenin Cumhuriyet Köyü’ne bağlı Yıldırım Çiftliği’nde bulunan kanaldaki su, çevresinde bulunanlara bereket yerine eziyet veriyor. İçinde oluşan yosunlar ve kamışların akışı yavaşlatması sonucu kanal içinde seviyesi yükselen su, basıncın artması yüzünden zeminden evlerin bodrumlarını ve tarlaların zeminini dolduruyor. Yıllardır bu nedenle evlerinin ve tarlalarındaki mahsullerin çürüdüğünü iddia eden köylüler, yetkililerden sorunlarına bir an önce çözüm bulmalarını bekliyor.
29 senedir aynı köyde yaşayan ve kanaldaki basınç nedeniyle evinin bodrumunu su basan çiftçi Hilmi Işık, senelerdir bu sorunu yaşadıklarını ve kendileriyle kimsenin ilgilenmediğini söyledi. Tarlalarındaki mahsullerinin zarar gördüğünü aktaran Işık, “Geçen sene de aynı sıkıntı nedeniyle 70 tane ağacım kurudu. Tarlalarımızda sebze, meyve kalmadı, hepsi telef oldu. Yetkililerden sorunumuza çözüm bulmalarını istiyoruz” dedi.
“YETKİLİLERDEN VATANDAŞ OLARAK ŞİKAYETÇİYİZ”
Köy sakinlerinden Muzaffer Karakelle ise, kanaldaki suyun normal seviyeden fazla olması nedeniyle bu sıkıntıyı yaşadıklarını öne sürerek, tarlalara ve evlere dolan suyun hastalıklara yol açmasından korktuklarını kaydetti.
Hiçbir yetkilinin kendileriyle ilgilenmediğini iddia eden Karakelle, şöyle konuştu:
“Tarlalarımız altı tamamen sudur. Üzerinde gözüken ise topraktan sızan sudur. Şuanda bitkilerin kökleri tamamen suda kalmış durumdadır. Eğer bu şekilde devam ederse hiçbir bitki fazla suya dayanamaz ve ölür. Ayrıca burada suyun böyle durması hastalık yapıyor. Benim doktor komşum var, çocuklarını kesinlikle buraya getirmiyor. Hatta hastalık falan olacak diye arazisini satacağını söylüyor. Bunun nedeni de Sulama Birliği’nin kanal seviyesini 20 santimetre beton seviyesine düşürmemesidir. Geçen sene sadece 80 tane ağacımız kurudu. Biz bu konuyla ilgili vali yardımcımıza gittik ve bizi Devlet Su İşleri’ne yönlendirdi. Orası da Sulama Birliği’ne gönderdi. Sulama Birliği de ’Bakacağız’ diyor ama bir haftadır sadece bakıp geri gidiyor. Devlet Su İşleri bu işleri Suluma Birliği’ne devrettiğinden beri biz bu sorunu yaşıyoruz. Biz fidan dikiyoruz, fidan yetişiyor ve sonrasında ölüyor. Biz kanallara bakım yapılması gerektiğini söylüyoruz. Bu kanal belki 40 sene önce yapılmış, betonları falan çatlamış durumdadır. Bir de suyu yetiştiremiyoruz diye sürekli su basıyorlar, bu sefer de topraktan su gidiyor. Biz yetkililerden de vatandaş olarak şikayetçiyiz.”
Karakelle, tarlalarını kurtarmak için kendi imkanlarıyla drenaj açtıklarını, ama onun bile suyu tahliye etme konusunda faydalı olmadığını da sözlerine ekledi.
“EYLÜL-EKİM GİBİ SORUNU ÇÖZECEĞİZ”
Köylülerin iddialarına yanıt veren Sulama Birliği Başkanı Selami Ayaz da, problemin su içi yosun ve kamışlardan kaynaklandığını ifade ederek, bahse konu kanalı, sulama işlemleri bittikten sonra gelecek eylül-ekim aylarında beton olarak yeninden yapacaklarını bildirdi. Aralıklarla su içi yosun ve kamışlarla mücadelelerini sürdüklerini anlatan Ayaz, “Su içi yosunları ve kamışları nedeniyle suyun akışı yavaşlıyor ve su seviyesi yükseliyor. Hal böyle olunca da meydana gelen basınçla su evlerden ve tarlalardan çıkıyor. Avrupa’dan getirdiğimiz makineyle ara ara bahse konu kanalda temizleme çalışmaları yapıyoruz. Çalışmaların ardından su da köylülerde rahatlıyor. Güzün çiftçilerin sulama işlemlerini tamamlamasının ardından eylül-ekim ayları gibi kanalda tadilat yapacağız ve tamamen beton hale getireceğiz” diye konuştu.
(İHA)