Harvard Üniversitesi’nde yürütülen bir araştırmaya göre kan grubu, felç riskini etkileyebilir. En riskli durumdakiler ise ...
Abone olHarvard Üniversitesi Tıp Fakültesine bağlı Brigham and Women's Hospital'dan uzmanlar tarafından yürütülen bir araştırma, AB kan grubuna sahip insanların ve B kan grubuna sahip kadınların felç geçirme riskinin, kan grubu 0 olanlara oranla daha yüksek olduğunu gösterdi.
Yaklaşık 90 bin kadın ve erkekte tespit edilen 2901 felç vakasının incelendiği araştırmada, AB kan grubuna sahip kadın ve erkeklerde felç geçirme riskinin 0 kan grubu olanlara göre yüzde 26; B kan grubuna sahip kadınların felç geçirme riskinin ise 0 kan grubu olanlara oranla yüzde 15 daha fazla olduğu saptandı.
Kan grubunun, alyuvarların yüzeyindeki proteinlerle ilişkili olduğunu belirten uzmanlar, insanların bağışıklık sistemlerinin çok erken yaşlarda bu özelliklere göre şekillendiğini, bazı kan gruplarının alyuvarların kümelenmesini ve damar yüzeylerine tutunmasını daha mümkün kıldığını, bunun da pıhtı oluşumuna yol açtığını kaydetti.
TEK BAŞINA FELÇ NEDENİ DEĞİL
Uzmanlar, kan grubunun tek başına felç riski oluşturduğunun söylenemeyeceğini de belirterek, genler, yoğun sigara ve içki tüketimi, az egzersiz gibi başka faktörlerin de felç riskini belirlediğini bildirdi. Araştırmanın başkanlarından Dr.JoAnn Manson, son verilerle insanları paniğe sevk etmeyi amaçlamadıklarını ancak bulguların, herkesi sağlıklarıyla ilgili önlem almaya teşvik edecek yeni bilgiler sunduğunu söyledi.
Daha önceki araştırmalarda da A, B ve AB kan grubuna sahip insanlarda felce yol açan pıhtı oluşumu ve kalp krizi riskinin daha yüksek olduğu, 0 kan grubuna sahip kimselerde ise kanama riskinin daha fazla olması nedeniyle pıhtı oluşumunun daha nadir görüldüğü belirlenmişti.
Amerikan Kızılhaçı'na göre, beyazların yüzde 45'i, siyahilerin yüzde 51'i, Hispanik kökenlilerin yüzde 57'si ve Asyalıların yüzde 40'ı 0 kan grubuna sahip, başka bir deyişle ''evrensel donörler''. En az rastlanan kan grubu olan AB'nin görülme oranları ise beyazlarda ve siyahilerde yüzde 4, Hispaniklerde yüzde 2, Asyalılarda ise yüzde 7.