BIST 9.550
DOLAR 34,54
EURO 36,01
ALTIN 3.005,46
HABER /  DÜNYA

Bu hesabı yapanlar altında kalır

İçişleri Bakanı Muammer Güler, Adana’daki ’Gezi Parkı’ gösterileri sırasında ağır yaralanan ve kaldırıldığı hastanede şehit olan komiser Mus...

Abone ol

İçişleri Bakanı Muammer Güler, Adana’daki ’Gezi Parkı’ gösterileri sırasında ağır yaralanan ve kaldırıldığı hastanede şehit olan komiser Mustafa Sarı’nın cenaze törenine katılmak için Osmaniye’ye geldi. Bakan Güler, cenaze töreni sonrasında Vali Celalettin Cerrah’ı ziyaret etti.
Bakan Güler’i valiliğe gelişi sırasında, iki öğrenci çiçek vererek karşıladı. Daha sonra tören mangasını selamlayan Güler, Vali Cerrah’ın makamına geçti. Bakan Güler burada, Taksim Gezi Parkı eylemleriyle ilgili açıklamada bulundu.
Taksim Gezi Parkı’nda başlayan, 28 Mayıs tarihinden bugüne kadar değişik boyutlar içerisinde devam eden protesto eylemlerinin, yurdun birçok yerinde yapıldığını belirten Güler, bu eylemlerin bir kısmının hak arama özgürlüğü çerçevesinde ve hiçbir müdahaleye gerek kalmaksızın icra edildiğini söyledi. Güler, "Çok sayıda da vatandaşımızın günün çeşitli saatlerinde; hem basın açıklaması, hem oturma eylemi, hem protesto eylemi şeklindeki toplantılarıyla gerçekleşti. Tekrar ifade ediyorum, polisimizin herhangi bir müdahalesi olmadı. Ancak birçok yerde, toplanılması izne tabi olan veya genel hayatı etkileyecek, kamu düzenini bozacak nitelikteki yerlerde ve günün değişik saatlerinde, polisin bütün ikazlarına rağmen dağılmama, polisin bedeni kuvvet veya tazyikli su kullanmasına binaen bu direnişin sürdürülmesi, polise taşlı, sopalı, molotof kokteylli, sapanlı ve çelik bilyeli saldırıların yapılması neticesinde, bazı yerlerde müdahaleler de oldu. Bunlardan biri de Adana ilimizde gerçekleştirilen eylemdi. Adana’da bir grubun kanunsuz eylemi ve polise mukavemeti karşısında; kamu düzenini temin etmek ve bu kanunsuz eylemi gidermek üzere yapılan çalışmalar sırasında bir komiserimiz, bir evladımız Mustafa Sarı maalesef düşme neticesinde, elim bir kaza sonucu hayatını kaybetti. Bu tür kanunsuz eylemlerin sonuçlarının böyle üzücü hadiselere yol açması da maalesef yaşanıyor. Sadece komiserimiz değil, daha önce de 2 vatandaşımız bu gösteriler sırasındaki değişik eylemler sırasında hayatını kaybetti. Hepsine Allah’tan rahmet diliyorum. Tabii çok sayıda yaralı da var. Bunlar hastanelerde tedavi ediliyor. Hatta bazılarının hayati tehlikesi de var. Söylemek istediğim şudur; emniyet teşkilatımız, güvenlik güçlerimiz, bütün hak arama hürriyetini saygıyla karşılayan bir teşkilattır. Ancak meşru sınırlar aşıldığı zaman yapılacak şey, yine kanunlarla öngörülen kuvvet kullanma, güç kullanmadır ki, yine bu da polis vazife ve selahiyet kanununda kaynağını anayasadan alarak, toplantı ve yürüyüş kanunlarında açıkça belirtilen hallerde kullanılan bir yetkidir. Kimse kargaşa ortamından siyasi rant çıkartma hesabı yapmasın. Bu hesap tutmaz, bunu yapanlar da bu hesabın altında kalır. Türkiye’ye lazım olan; demokratik meşru zeminin korunması ve bu zeminde de faaliyetin, her türlü rekabet ortamında sürdürülmesidir" ifadelerini kullandı.
Bakan Güler, geçtiğimiz günlerde Edirne’de yakalanan canlı bombayla ilgili soruya da şöyle cevap verdi:
“31 Mayıs günü Edirne ili Karaağaç ilçesinde şüpheli bir şahsın sorgulanması sonucunda, kimliğinin de bulunmaması neticesinde araştırma yapıldı. Bu şahsın DHKP-C terör örgütü üyesi Bulut Yayla olduğu, örgütün gençlik yapılanmasında eğitim gördüğü, yine terör örgütünün üst düzey sorumlularıyla irtibat halinde bulunduğu, daha önce 2012 yılında DHKP-C terör örgütüyle ilgili olarak yapılan geniş bir operasyonda firari olarak aranmakta olduğu, Avrupa’da silah ve özellikle bomba eğitimi aldığı, yurdumuza kaçak yolla girerek, muhtemelen kolluk güçlerine veya yabancı temsilciliklere bombalı bir saldırı yapma ihtimali olduğu belli olmuştur. Bütün bunlar tahkikat konusu yapılarak, 3 Haziran tarihinde adli merciler tarafından tutuklanmıştır.”
Ziyarette Vali Cerrah, Bakan Güler’e, Osmaniye ziyaretinin anısına valilik logolu seramik tabak hediye etti.