BIST 9.673
DOLAR 35,23
EURO 36,74
ALTIN 2.962,64
HABER /  GÜNCEL

Bu hastalık bende olmaz demeyin!

Sağlık Bakanlığı Kan Hizmetleri Daire Başkanı Bilal Aytaç, Türkiye'de yaklaşık 1 milyon civarı taşıyıcısı bulunan bu hastalığa karşı herkesi uyardı

Abone ol

Sağlık Bakanlığı Kan Hizmetleri Daire Başkanı Bilal Aytaç, Türkiye'de yaklaşık 1 milyon 300 bin civarında talasemi taşıyıcısı, 4 bin 500 civarında da hasta bulunduğunu söyledi.

Sağlık Bakanlığı Kan Hizmetleri Daire Başkanı Bilal Aytaç, Türkiye'de yaklaşık 1 milyon 300 bin civarında talasemi taşıyıcısı, 4 bin 500 civarında da hasta bulunduğunu söyledi.

Aytaç, ''8 Mayıs Dünya Talasemi Günü'' dolayısıyla Adana Hekimevi'nde düzenlenen toplantıda yaptığı konuşmada, kalıtsal kan hastalıklarından olan ve halk arasında ''Akdeniz Anemisi'' olarak bilinen talaseminin Türkiye'de önemli bir halk sağlığı sorunu olduğunu ifade etti.

Ülkede genelinde talaseminin görülme sıklığının yüzde 2.1 olduğunu belirten Aytaç, ''Antalya, Mersin ve Antakya'da bu oran 3-4 kata çıkabiliyor. Bu nedenle talasemiyi bölgesel bir hastalık olarak da nitelendirebiliriz. Ülkemizde yaklaşık 1 milyon 300 bin civarında taşıyıcı 4 bin 500 civarında hasta bulunuyor. Muhtemelen yılda 300-400 arasında da hasta çocuğun dünyaya gelmesi bekleniyor. Dolayısıyla bu hastalık toplum ve ülke sorunu'' diye konuştu.

Adana İl Sağlık Müdürü Aytekin Kemik de talaseminin her şeyden önce önlenebilir bir hastalık olduğuna işaret ederek, hastalıkla ilgili çalışmalarda önemli mesafeler aldıklarını vurguladı.

Kemik, hastalığın önlenebilmesinin tek yolunun akraba evliliklerini ve hasta kişilerin birbirleriyle evlenmelerini engelleyebilmek olduğuna dikkati çekerek, şu bilgileri verdi:

''Bakanlığımızın 1998'den bu yana yaptığı çalışmalarda Adana'da 10 yılda 192 bin kişi tarandı, 8 bine yakın hasta çocuğun doğması engellendi. Geçen yıl içerisinde Çukurova Üniversitesine ön tanıyla sevk edilen 615 çocuktan yaklaşık 375'ine tanı kondu ve 75 hasta çocuğun doğması engellendi. 2010 yılında birinci basamakta aile hekimleri bu hastalıkla ilgili farkındalık yaratmak amacıyla çeşitli kurslar düzenlendi.''

Dr. Kemik, Adana'da Talasemi Merkezi'nin bulunduğunu, bunun yanı sıra Çukurova Üniversitesinin de bu konuda çalışmalar yaptığını anlatarak, hedeflerinin 10 yıl içerisinde sakat doğacak veya doğması muhtemel çocukları sıfır düzeyine indirebilmek olduğunu kaydetti.

Genetik Hastalıklar Danışma Derneği (GENDER) Başkanı Prof. Dr. Volkan Baltacı da Türkiye'de akraba evliliklerinin Doğu illerinde yüzde 42'ye ulaştığını belirterek, şöyle konuştu:

''Akraba evliliklerinde Türkiye ortalaması yüzde 20 seviyelerinde. Dolayısıyla bu Türkiye'yi saatli bomba haline getiriyor. Sağlıklı bir anne, aniden tedavisi olmayan zeka özürlü bir hasta bebekle karşılaşabiliyor. Bu Türkiye'nin her yeri için geçerli bir sorunken bugün talasemi bu coğrafyanın çok önemli bir problemi. Taşıyıcı oları yüksek.''

Baltacı, Türkiye'de artı nikah işlemleri sırasında istenen kan testleriyle taşıyıcıların belirlendiğini sözlerine ekledi.

Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Biyokimya Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Akif Çürük de toplantıda hasta sorunlarının konuşulup, yeni tedavi yöntemlerinin anlatılacağını belirtti.

Toplantıya, Adana Valisi İlhan Atış, sağlık çalışanları, talasemi hastası ve taşıyıcıları ile aileleri katıldı.