Bu filmleri mutlaka izleyin! Ken Loach’ın en iyi 24 filmi
Yeni liberalizmin karşısına sinema ile dikilen İngiliz televizyon ve sinema yönetmeni Ken Loach’ın birbirinden eşsiz 24 filmini sizler için derledik..
Oxford’da hukuk eğitimini tamamlayıp, yıllardır işçi sınıfının sinema perdesindeki sesi olmaya devam Ken Loach filmlerinin en göze çarpan yanları tamamen sıradan, günlük hayatın içinden karakterlere yer vermesi, işçi sınıfının sorunlarını dillendirmesi ve filmlerinde oldukça samimi bir atmosfer yaratabilmesi. Ken Loach filmlerini izlerken adeta kendinizi günlük hayatta bir arkadaşınızla dertleşir gibi hissediyor ve film süresince zamanın nasıl akıp gittiğini anlamıyorsunuz. Ken Loach’ın sinemaya kazandırdığı birbirinden etkileyici filmlerden bazılarını size öneriyoruz, bu vasıtayla belki de yeni favori filminizi keşfedersiniz…
Düşen Kadın / Poor Cow (1967) Genç bir kadın olan Joy, hatalarla dolu bir hayat yaşamaktadır. Genç yaşta bir hırsızla evlenip çocuk sahibi olan Joy, kocası hapse düştükten sonra başka birisini bulur. Yine hırsızlık yapan bu yeni kişinin sonu da hapis olur. Bu noktadan sonra kendini iyiden iyiye kaybeden ve sürekli bu tip erkeklerle takılmaya başlayan Joy, bir gün oğlunun ortadan kaybolmasıyla kendine gelir ve hayatındaki asıl önemli olan şeyin ne olduğunu anlar.
Kerkenez / Kes (1969) Okulda kabadayı, evde alakasız bir anne ve abisi tarafından dayak yiyen, işçi sınıfına ait bir Yorkshire çocuğu olan 15 yaşındaki Billy Casper, Kes adını verdiği bir şahini evcilleştirmeye ve eğitmeye başlamasıyla hayatında bir takım değişiklikler yaşar. İngilizce öğretmeni Mr. Farthing ve sınıf arkadaşları tarafından yardım alan ve yüreklendirilen Billy, sonunda şimdiye kadar farkında olmadığı bir tarafını keşfederek mutsuz varlığının amacını bulur, ta ki hayatının trajedisi meydana gelene kadar. Altı kez Cannes Film Festivali'nde büyük ödül alan ve İngiltere'nin en büyük yönetmenlerinden kabul edilen Ken Loach'ın ilk filmi olan Kes, aynı zamanda yönetmenin en önemli filmlerinden.
Aile Hayatı / Family Life (1971) Genç bir kadın olan Janice, sıkıcı bir orta sınıfı hayatı sürdüren ve kızları ne zaman hayatta kendi yolunu bulmaya çalışsa 'hata yapacağını' düşünen, kısıtlayıcı ve muhafazakar anne babasıyla birlikte yaşamaktadır. Kendileri için katı bir yaşam kurmuş olan anne baba, önyargılarıyla yaşamakta ve çocuklarının her türlü isyankar davranışını düzeltmek gerektiğine inanmaktadır. Kızları hamile kaldığında onu kürtaja zorlarlar ve kız kürtajın yol açtığı duygusal ve zihinsel sonuçlar ile baş etmeyi beceremediğinde, ikiyüzlü bir tavır sergileyerek onu 'kendilerini üzmekle' suçlarlar. Bir kızları kaçıp kurtulmuştur; ama daha genç olanı hala evdedir ve iplerini koparamamaktadır. İkiyüzlü bir toplumun sert ve acı dolu portresini sunan bir başyapıt. Sandy Ratcliff, güçsüz ama çaba gösteren, ancak sonunda sistem tarafından yanlış anlamalarla yenilgiye uğratılan kız rolünde oldukça etkileyici.